Gelişmiş Arama
Ziyaret
3971
Güncellenme Tarihi: 2013/06/03
Soru Özeti
Kanıtla kabulün arasındaki fark nedir?
Soru
Kanıtla kabulün arasındaki farkı açıklar mısınız?
Kısa Cevap

 Kanıt ve kabul

Bu iki kavramı bir örnek üzerinden şu şekilde açıklayabiliriz: Farz edin bir şehirde bir grup kalp doktoru olsun, bu doktorlar özünde ve hakikatte bilgi ve birikim açısından bir düzeydede olabilir. İçlerinden ‘A’ şahsı yüksek düzeyde bir doktorda olabilir. Yani ‘A’ şahsı  şehirde var olan en bilgili, uzman ve tecrübeli kalp doktoru da olabilir. ‘B’, ‘C’, ‘D’ şahıslarıda sırasıyla bilgi ve birikim açısından ikinci, üçüncü ve dördüncü sırada olsunlar. Ama halk bu kalp doktorlarını nasıl tanır? Bu doktorların halkın yanında değeri ve itibarı nedir? Acaba halkın onlara verdiği değer ve itibar özde ve hakikatte olan değerleri ve itibarlarıyla aynı mıdır?

Birinci sınıf bir kalp doktoru olan ‘A’ şahsını toplumda birinci sınıf bir doktor olarak tanımakta mıdır? Veya bilgi ve birikim açısından ikinci sınıf bir doktor statüsünde olan ‘B’ şahsını toplum böylemi tanır? Bazen bu mümkün olabilir. Bazen ise bunun tam tersi gerçekleşebilir. Yani toplum bazı faktörler, reklamlar, akımlar, önyargılar sonucu kanıt makamında var olmayan ve kabul makamında gerçekle çelişen bir hüküm verebilirler. Dördüncü sınıf bir doktoru birinci sınıf, üçüncü sınıf bir doktoru ikinci sınıf hatta birinci sınıf bir doktoru dördüncü sınıf bir doktor bilebilirler. Böylesi durumlarda gerçekte vaki olan, kanıtlanabilir olanlar ve bizim kabulümüz farklılık taşır. Bizim nazarımızda olanla özünde olan farklıdır.[1]

Kabulle kanıt makamının farkı

Bizler her zaman zihnimizde oluşan tasavvurla gerçeğin birebir eşleştiğine inanırız. Eşyanın zihinde var olan görüntüsünün dış alemde olduğu gibi olduğunu kabul ederiz. Bununla birlikte uygulama noktasında zihinde gerçekleşen tasavvuru dış alemde vuku bulanla bir bilmemekteyiz. Yani düşündüğümüz her şeyin dış almede vuku bulacağına inanmayız. Hiçbir zaman Mülüman bir hekim (İslam Filozofu)  zihinde gerçekleşnen önermeler ve sonucun olduğu gibi dış alemde vücut bulacağını iddia etmez.  Aksine kabul makamının isbat makamından farklı olduğuna vurgu yapar. Kabul ve isbat makamı bazen mutabık olacağı gibi bazen ise tersi bir durum söz konusudur. Yani sebep sonuç ilişkisi zihne doğru yansıyacağı gibi tersi bir durumla sonuç zihinde sebebin yerini alabilir.[2]  Bunu engellemenin tek yolu şüpe götürmeyen, doğruluğu ispatlanmış bilgilerimizin aynasında tasavvurları ölçmek bir anlamda kabulü kanıtlanabilirliğe taşımaktır.

 

 

[1] Başvurunuz: Murtaza Mutahari, Mecmue asar, 17.c, 263.s, sadra, tahran, 1380.ş.

[2] Mecmue asar, 13.c, 865-866.s

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • cinsel sapıklık ve inhiraftan korkulmadığı taktirde evlilik bırkalabilinir mi?
    10114 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/01
    Evlilik olgusu bütün milletler arasında süre gelmiş bir gelenektir. Ancak islam dini evliliğe ve aile yuvasının ve teşkilatının kurulmasına çok önem vermiştir. Ayet ve rivayetlerdeki bütünlükten evliliğin ne kadar önemli olduğu çok güzel bir şekilde anlaşılıyor. Allahu teala kuranı kerimde bekar olanları evlendirin, şeklinde emr ...
  • İmam Musa Kazım’ın (a.s) hayatı, evlatları ve torunlarını özetle benim için açıklar mısınız?
    21759 تاريخ بزرگان 2011/01/20
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Melekler Âdem’in yaratılmasından önce Âdem’in bozgunculuk çıkaracağını nerden bilmekteydiler?
    13280 Tefsir 2011/06/20
    Meleklerin Âdem’in yaratılmasından önce Âdem’in bozgunculuk çıkaracağını nerden bildiği hususunda bir takım ihtimaller beyan edilmiştir:1. Lavh-i Mahfuz kanalıyla Âdem’in zürriyetinin yeryüzünde bozgunculuk çıkaracağı ve kan akıtacağı öğrenilmiştir. 2. İlahi haberler yoluyla öğrenilmiştir.3. Bu konu gerçekte meleklerin öngörüsüydü; çünkü onlar insanın bir takım tabii çelişkiler taşıyan toprak ...
  • Cennet ve cehennemde ölüm var mıdır?
    18303 Eski Kelam İlmi 2010/07/05
    Kur’an, rivayet ve aklî deliller, insanların cennete veya cehenneme gittiği zaman artık bir ölümün olmadığı hususunda müttefiktirler. Kur’an’ı Kerim bir taraftan kıyameti daimi gün (ebediyet günü) olarak adlandırmış ve öte taraftan da cennetlikleri daimiler (ebediler) sıfatıyla nitelemiştir. Rivayetlerde geldiği üzere cennetlik ve cehennemliklere şöyle ...
  • Yolculuktayım ve yolculuğumun müddeti belli değil. Lütfen seferî kılma ve tam kılma açısından namazımın durumunu belirtiniz.
    6948 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/08/22
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Cemaat namazı niyetinde namaz rekâtlarının sayısı belirtilmeli midir?
    6376 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/09/12
    Asıl yanıta değinmeden önce niyette iki önemli konunun dile getirildiği noktasını hatırlamak gerekir:1. Niyette söz gerekli midir?2. Niyette muteber olan şeyleri dile getirmenin lazım olmadığı açıklığa kavuştuktan sonra[1] hangi şeylerin niyette gerekli ve muteber olduğu konusu ortaya çıkmaktadır. ...
  • Hicr suresi 91. ayetteki bölenlerden Allah’ın kasti nedir?
    11333 Tefsir 2010/11/27
    Bu ayet-i şerifede yer alan “el-muktesimin” kavramı bölen ve bölücüler anlamındadır. Bu ayetin nüzul sebebinin ne olduğu ve kimler hakkında nazil olduğu hususunda ise tefsirlerde birkaç ihtimal beyan edilmiştir. 1. Hac aylarında yolculara Muhammed adındaki bir şahsın bir takım iddiaları olduğunu ve kesinlikle kendisinin sözlerini dinlememelerini ...
  • Üç Haslet hadisinin senedi sahih midir?
    7310 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2011/10/23
    Söz konusu hadisin bazı ravileri hakkında elde herhangi bir bilgi yoksa da birkaç sebepten dolayı ona istinat edilebilir:1-Hadis, çeşitli birinci grup rivayet kaynaklarında gelmiştir. Ve biliyoruz ki bir rivayet değişik kaynaklarda gelmişse ve büyük muhaddisler ona önem vermişlerse bu, onun itibarını ve muhaddislerin ...
  • Sigaranın orucu bozduğunu bilmeyen biri, sigara içerek tuttuğu oruçların kazasının yanı sıra keffarette vermeli midir?
    8350 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/13
    İmam Humeyni (r.a) ve diğer büyük taklit mercilerinin görüşleri şöyledir: (Oruç tutan kişi) Meseleyi bilmediğinden dolayı orucu bozan bir şey yapsa, eğer meseleyi öğrenme imkanı vardıysa farz ihtiyat gereği üzerine keffaret gelir. Eğer meseleyi öğrenme imkanı yoktuysa veya meselenin farkında değildiyse yahut filan şeyin orucu bozduğunu kesin olarak ...
  • Hz. Müslim kimdi?
    19268 Büyük Şahsiyetlerin Siresi 2010/12/22
    Akil’in oğlu olan Müslim üç imam (müminlerin önderi Ali, İmam Hasan, İmam Hüseyin (a.s) ) ile aynı asırda olup onları yakından görmüş, İmam Hüseyin’in (a.s) imameti zamanında imamının hedefleri için canını feda etmiş ve Übeydullah b. Ziyad emriyle şahadete ulaşmıştır. O bu zamanda İmam Hüseyin’in (a.s) ...

En Çok Okunanlar