Gelişmiş Arama
Ziyaret
8156
Güncellenme Tarihi: 2011/10/23
Soru Özeti
Siyonistlere menfaat sağlayan ürünleri alıp satmanın hükmü nedir?
Soru
Müslümanların, Siyonistlere menfaat sağlayan ve İslam ülkelerinde de üretilen veya piyasaya sürülen ürünleri alıp satmaları caiz midir?
Kısa Cevap

Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız.

Ayrıntılı Cevap

Hz. İmam Humeyni (r.a) ve diğer taklit merciileri şöyle buyuruyorlar: İslam ve Müslümanlarla harp halinde olan Siyonistlere menfaat sağlayan malları üretmekten ve satın almaktan sakınmak bütün Müslümanlara farzdır. Yine aşağılık İsrail devletinin üretim ve satımından faydalandığı malları ithal edip satmaktan sakınmalarıda farzdır. Genel olarak, İslamın ve Müslümanların düşmanı olan gasıp İsrail devletinin faydasına olacak her türlü muameleden sakınmak gerekir. Onların mallarını ithal ederek ve satarak kâr elde etmek kimseye caiz değildir. Aynı şekilde İslama ve Müslümanlara zarar verecek hangi ürün olursa olsun satın almak Müslümanlara caiz değildir.[1]

 

Diğer taklit merciilerinin fetvaları şöyledir:

 

Hz. Ayetullah el-Uzma Hamanei’nin Bürosu: Genel olarak gasıp İsrail devletinden ithal edilen malların alım ve satımı haramdır. Yine Siyonist şirketlerin veya elde ettikleri kârla gasıp İsrail devletine yardım eden şirketlerin mallarını alıp satmak haramdır; hangi ürünün siyonistlere ait olduğunu belirlemek mükellefin kendi görevidir. Bu menfaatlerin Siyonistlere gittiği veya İslam ve Müslümanlara düşmanlık etmek için kullanıldığı belli olmazsa onları alıp satmanın sakıncası yoktur.

 

Hz. Ayetullah el-Uzma Sistani’nin Bürosu: Menfaatlerinin bir kısmını Siyonistleri desteklemek kastıyla verdikleri ispat olan şirketlerle muamale yapmak caiz değildir.

 

Hz. Ayetullah el-Uzma Mekarim Şirazi’nin Bürosu: Hayır caiz değildir ve yalnızca zorunlu durumlarda ve zaruret miktarınca caizdir.

 

Hz. Ayetullah el-Uzma Safi Gulpaygani’nin Bürosu: Genel olarak az çok dünyanın siyasi durumunu ve İslam düşmanlarının uğursuz hedeflerini bilen her Müslüman, İsrailli şirketlerin İslam ülkelerinde, hatta diğer ülkelerde aşağılık amaçlarına ulaşmak, beşeriyete karşı cinayetler işlemek ve milletlerin ekonomisine sahip olmak için çaba harcadıklarını, onların maddi sevetlerini yağmaldıklarını görmektedir. Bunlardan da önemlisi Müslümanların manevi servetlerini yağmalıyor, küfür ve ecnebi kültürünü yayıyorlar. (Dolayısıyla) Onları güçlendirip takviye edecek her türlü ticaret ve ilişki haram olup, Müslümanlar, onların ellerini İslam ülkelerinden kesilmesi için uğraşmalı, ekonomide, siyasette ve kültürel alanlarda hakimiyet kurmalarına ve öncelik kazanmalarına engel olmalıdırlar.

 

Hz. Ayetullah el-Uzma Mehdi Hadevi Tahran’nin Görüşü: Siyonizmin İslam alemi, hatta beşeriyet için arzettiği tehlikeden dolayı, bu akımı destekleyecek her türlü girişim haram ve yasaktır. Buna göre siyonizme dolaylı da olsa destek olacak malların, zorunlu durumların ve zaruretin dışında alınıp satılması yasaktır. Bunun da tesbiti mükellefin kendisine ait olup yakine ulaşmadıkça onları almaya ve satmaya herhangi bir engel yoktur.



[1] -İmam Humeyni, Haşiyeli Tevzih-ul Mesail, c.2, s.1010

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Ölen ve cenazesi geç defnedilen bir ferdin ruhu nasıl bir duruma girer?
    31081 Eski Kelam İlmi 2012/01/18
    Kur’an-ı Kerim’den istifade edildiği kadarıyla, Yüce Allah ölenlerin ruhunu özel bir âlemde korumaktadır ve geç defnedilme durumunda ruha bir zarar gemlememektedir; bununla birlikte rivayetlere göre, cenazenin çabuk defnedilmesi icap eder. ...
  • Acaba Hz. Masume (s.a) mezarının ziyareti için özel bir gusül mevcut mudur?
    6150 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/20
     Bazı Taklit Mercileri İmamların Haremlerine girmek ve ziyaret etmek için gusül almayı müstehap bilmektedirler. Diğer bazı taklit mercileri ise bu ziyaretler için gusül’ün müstehap oluşunu rivayet açısından sabit bilmemekte şöyle buyurmaktalar: Eğer bir kimse ziyaret için gusül almak isterse bunu reca (sevap ümidi) ile ...
  • Miraç nedir? Hz. Muhammed’in (s.a.a) dışında da bir peygamber miraca gitmiş midir?
    22418 Eski Kelam İlmi 2011/12/10
    Miraç, Arapça’da göğe çıkmak için kullanılan vasıta demektir. Rivayet ve tefsirlerde ise Peygamberimizin (s.a.a) fiziki olarak Mekke’den Beytu’l-Mukaddes’e gitmesine, oradan göğe çıkmasına, sonrada tekrar Mekke’ye dönmesine miraç denmektedir. Rivayetlerden anlaşıldığı kadarıyla Resulullah’ın (s.a.a) dışında herhangi bir peygamber miraca gitmemiştir; sadece Hz. Süleyman, Hz. İdris ve Hz. İsa ...
  • Şia ile sünninin evlenmesi caiz midir?
    47244 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/02/28
    Continue... ...
  • Şia Hz. Ali(a.s)'ın faziletlerini ispatlamada Ehl-i Sünnet'in mütevatir hadislerine dayanabilir mi?
    7463 Masumların Siresi 2011/06/21
    Tevatür yalan üzere anlaşmaları mümkün olmayan büyük bir kalabalığın bir konuyu nakletmelerine denir. Biz inanıyoruz ki Hz. Ali'nin faziletleri ve onun imameti hakkındaki nas tevatürle sabittir. Bunu Şia'nın hadis ve tarih kaynaklarının yanı sıra Ehl-i sünnetin kitaplarından ve sahabilerin hadislerini nakleden eserlerden istifade ediyoruz. Buna göre bizim bu konuyla ilgili ...
  • hangi sınıra kadar kocasına itaat etmelidir? Erkek onu yolculuğa mecbur edebilir mi?
    10470 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/18
    Hz. Ayetullah Hadevi Tahrani’nin belirtilen soru hakkındaki cevabının açıklaması şudur:Kadın cinsel doyum konusunda erkeğe itaat etmelidir ve erkek evden çıkmayı yasaklarsa bu durumda kendisi evden çıkamaz. Elbette evlilik hayatının farz ve haramlarla yetinmeyle sorundan yoksun olmasının imkânsız olduğuna dikkat edilmelidir. Ama ahlaka riayet etmek evliliğin pekişmesi ve tatlılığını ...
  • Peygamber Efendimize (s.a.a) göre başkalarına hediye vermenin adabı nasıldır?
    17497 هدیه 2012/05/19
    Hediye vermek ve almak Peygamber Efendimizin (s.a.a) ameli siresinde vardı. Ama Peygamber Efendimizden (s.a.a) gelen rivayetler esasınca hediye verme işi kendi ve diğerlerine meşakkat ve zahmeti beraberinde getirmemelidir; zira bu işteki hedef ünsiyet ve ülfet oluşturmaktır ve eğer onun adap ve şartlarına riayet edilmezse uygun olan neticeye ...
  • Geçici evlilikte iddet beklemenin felsefesi nedir?
    8946 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2009/10/18
    Kadın yaise ise iddet beklemesine gerek yoktur. Yaiseden kasıt Kureyişli ise altmış ve Kureyşli değilse elli yaşını doldurmuş olmasıdır. Kısır olan kadın yaise sayılmaz, bu yüzden evlendikten sonra iddet beklemesi gerekir.Bu hükmün felesefesine gelince ayet ve rivayetlerde hükümlerin bütün ...
  • İslam’la Hıristiyanlık arasındaki Allah’ın oğlunun olması ve olmaması meselesindeki tezat ve zıtlık nasıl giderilebilir?
    8453 Eski Kelam İlmi 2010/06/12
    Müslümanlar, Tevhid suresi gereğince Allah-u Teala’nın kimseyi doğurmadığına ve kimseden doğmadığına inanmaktalar. Bu inanç bütün tevhidi dinlerde vardır. Hz. İsa’nın (a.s) dinide bu kaidenin dışında değildir; zira bütün semavi dinler akıl ve fıtrat üzerine kuruludur. Allah-u Teala’nın varlık aleminin yaratıcısı ve hiçbir şeye muhtaç olmadığı konusu akıl ...
  • İslam’ın Tebliğ Yöntemi Nasıldı?
    12515 Masumların Siresi 2011/08/17
    Tebliğ mesaj iletmek anlamındadır. Tüm ilahî peygamberlerin ve özellikle de yüce İslam Peygamberinin misyonu insanları karanlıklardan nura yöneltmek olduğundan, İslam’da tebliğ Allah’ın mesajını kullarına ulaştıran bir vesile olarak çok önemlidir. İslam’da tebliğ yöntemleri sözlü, yazılı ve amelî olarak üç kısma ayrılabilir. Bu her üç kısmın da değişik türleri vardır. ...

En Çok Okunanlar