Gelişmiş Arama
Ziyaret
23066
Güncellenme Tarihi: 2009/07/08
Soru Özeti
Kadın hangi durumda erkekle eşit miktarda miras alabilir?
Soru
Kadınla erkek hangi durumda eşit payda miras alabilirler? Eğer bir toplumda, çalışan kadın sayısı erkekten çok olursa kadınla erkeğin mirası eşit mi olur?
Kısa Cevap

Genel olarak iki yerde kadınla erkek mirastan eşit miktarda pay alabilirler: 1- Anne ve baba (bir çok yerde), 2- Ölenin anne tarafından akrabaları

 

Çalışan kadın sayısı erkekten çok olması, mirasın az ya da çok olmasını gerektirmez. Elbette toplumun manevi açıdan ilerleyebilmesi için İslam, kadınların evinin dışında çalışmasını teşvik etmemiştir. İslam ailenin geçimini sağlamak görevini erkeğe yüklemiştir. Fakat bu söylediklerimiz hükmün illeti (nedeni) değil, hikmetidir.

Ayrıntılı Cevap

Genel olarak iki yerde kadınla erkeğin mirası eşit miktarda olabilir:

 

a) Anne ve baba bir çok yerde ölen çocuğundan eşit miktarda pay alabilir.[1] Eşit alamayacakları yerler ise şunlardır:

 

1- Ölenin anne ve babasından başka mirasçısı yoksa mal üç kısma ayrılır ve iki kısmı babaya, geriye kalan bir kısmı da anneye verilir. Ama eğer ölenin iki erkek kardeşi veya dört kız kardeşi ya da bir erkek kardeşi ve iki kız kardeşi olursa ve bunların hepsi ölenle aynı babadan olsalar -anneleri ister bir olsun, ister farklı- anne ve baba olduğu sürece (kardeş ve bacı) miras alamazlar. Ama onların olmasından dolayı anne malın altıda birini, geri kalanını da baba alır.[2]

 

2- Eğer ölenin yalnızca anne, baba ve bir kızı varsa, öte yandan ölenin aynı babadan iki erkek kardeş veya dört kız kardeşi ya da bir erkek kardeşi ve iki kız kardeşi varsa miras altı kısma bölünür, anne ve babadan her biri bir kısmını, kızı üç kısmını alır, geriye kalan bir kısım ise dörde bölünür, bir kısmı babaya, üç kısmı da kıza verilir. Örneğin ölenin malını 24 kısma bölünse, 15 kısmı kızın, 5 kısmı babanın, 4 kısmı da annenindir.[3]

 

b) Kadın ve erkek, ölenin anne tarafından akrabaları ise eşit miktarda pay alırlar. Bununda çeşitli şekilleri vardır, örneğin:

 

1- Anne tarafından olan erkek ve kız kardeş[4]

2- Anne tarafından erkek ve kız kardeşinin çocukları[5]

3-Anne tarafından amca ve hala[6]

4- Dayı ve teyze (anne veya baba tarafından ya da baba ve anne tarafından)[7]

 

Son iki şekilde vacip ihtiyata göre mirasın bölümünde birbirleriyle anlaşma yapmalıdırlar.[8]

 

Sorunuzun, “çalışan kadın sayısı erkeklerden fazla olduğu yerlerde kadınla erkeğin eşit oranlarda miras alacağı” bölümünden neyi kastettiğiniz fazla belli değil. Eğer kastınız onların kendilerine ait bir gelirleri olduğu ve ailenin geçimini üstlenmedikleri halde nasıl erkekle eşit oranda miras alabilirler? ise cevap şudur:

 

1- Eşit oranların olduğu yerler azdır.

2- Kadın ve erkeğin bazı yerlerde mirastan eşit miktarda pay almaları İslamın eksikliğine değil aksine onun kamil bir din olduğunu göstermektedir. Bu şekilde kadınlar, asıl vazifeleri olan çocukların terbiyesiyle rahatlıkla meşgul olacaklar.

 

Eğer kastınız, bu durumda kadınlar erkeklerle eşit şartlarda olduğu, onlarında evin geçimine katkı sağladığı ve onlar olmazsa aile büyük bir zarar görecekse neden eşit oranlarda mirastan pay alamasınlar? ise cevap şudur: İslama göre kadın ahlaki ve dini kurallara uyduğu sürece dışarıda çalışmasının bir sakıncası yoktur, ancak İslam toplumda ki önemli ve esasi meselelerden dolayı kadının evde olmaya, evin işleri ve sorunlarıyla ilgilenmeye teşvik etmiştir.[9] Zira ev işleriyle uğraşmak kadının hem duygu ve hislerine uygundur, hem de toplumun daha iyi bir geleceğe sahip olmasına yardımcı olmaktadır. Gelecek, bugün aile ortamında yetişip eğitilen küçüklerindir. Kadınların toplumdaki rolü çok önemlidir. Yani toplumun eğitim ve hazırlığının temeli kadınlar tarafından atılmaktadır. Bu hassas rolün yerine getirilebilmesi için onlardan dışarıda ki işler istenmemiştir. Bu yüzden ailenin geçimini sağlamak erkeklere verilmiştir. Doğal olarak böyle bir durumda erkeğin payı da fazla olacaktır.[10] Son olarak diyoruz ki, İslamın çeşitli hükümlerini yan yana getirdiğimizde, kadının mirastaki payının erkeğinkinin yarısı olması veya bazı yerlerde eşit olması bir hikmet üzerine olduğunu göreceğiz.

 

Kadının mirasta ki hakkı erkeğin hakkının yarısı olarak verilmiş ise eğer, ailenin geçimini sağlamak görevi de kadınlardan kaldırılmıştır. Bazı yerlerde miras kadınla erkeğin arasında eşit şekilde bölüştürülüyorsa kadını annelik görevine teşvik etmek gibi nedenlerden dolayıdır.

 

Buraya kadar söylediklerimiz neden değil hikmettir. Yani kadınla erkeğin mirasının eşit olmamasının nedeni yalnızca ailenin geçimini sağlamaktan dolayı değil ki bu neden ortadan kalkınca hükümde değişsin ve kadının hakkı erkeğinkiyle eşit olsun.



[1] - Tevzih-ul Mesail-i Meraci, c.2, Mesele: 2734, 2735, 2736, 2737, 2738

[2] - a.k. Mesele:2732

[3] - a.k. Mesele:2733

[4] - a.k. Mesele:2743, 2744, 2745

[5] - a.k. Mesele:2749

[6] - a.k. Mesele:2757

[7] - a.k. Mesele:2759

[8] - a.k. Mesele:2757-2759

[9] - Bu konuya örnek olarak şöyle bir hadis rivayet edilmiştir: Allah Resulü (s.a.a) Hz. Ali (a.s) ve Hz. Fatıma (s.a) 'nın arasında işleri bölüştürdüğünde şöyle buyurdu: “Evin işleri Zehra'nın üzerine, dışarıda ki işlerde Ali' nin üzerinedir.” Hz. Fatıma (s.a) böyle bir taksimi görünce şöyle buyurdu: “Böyle bir taksime ne kadar sevindiğimi ancak Allah bilir.” Bihar-ul Envar. c.34, s. 31 ve 81; Vesail-uş Şia, c.14, s.123; Tefsir-ul Burhan, c.1, s.282

[10] - Daha fazla bilgi için bkz: İslami Fıkıhta Kadın ve Erkeğin Miraslarının Farklı Oluşu, 116. soru, (site: 2207)

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Göğe ne kadar çok çıkılsa oksijenin o oranda azaldığı bilimsel bir gerçektir. Kur’an’da bu gerçeğe işaret eden bir ayet var mı?
    13874 Tefsir 2010/12/28
    ‘Kur’an’ın kapsamlılığı’ hakkında görüş bildiren alim ve müfessirler, Kur’an’ın, pozitif bilimlerin bütün mesele ve ayrıntılarını ele alıp almadığı konusunda aralarında görüş birliği yoktur.Kimileri Kur’an’ın -bir ansiklopedi gibi- bilimsel konuların bütün detaylarını içerdiğini söylemekte, kimileri Kur’an, hiç bir bilimsel konuya değinmemiştir demekte, ...
  • Hazreti Muhammed’in (s.a.a) dokuz yaşında eşimi vardı?
    3807 پیامبر اکرم ص 2018/11/14
    İslam peygamberinin hayatını, eşlerinin özeliklerini ve peygamberin onlar ile olan ilişkilerini incelemek şu noktayı açığa çıkarır: Eğer Peygamber müteaddit eş edinmiş ise bu eylemin çeşitli hikmetleri bulunmaktadır. Burada onlardan bazılarına işaret edeceğiz. Öncelikle Peygamberin Ayşe ile olan evliliğinde şunu bilmemiz gerekir ki bu evlilik Ayşe’nin ...
  • Acaba din bir tane midir yoksa çeşitli midir?
    7115 Yeni Kelam İlmi 2010/01/02
    Dinden kasıt, Allah tarafından gönderilen ve Peygamberler (a.s.)'ın vasıtasıyla tebliğ edilen akaid, ahlak, kanunlar topluluğu ise bu durumda din tektir. Dinler arasında ki fark sadece hükümler arasında ki küçük ayrıntılardır ki, bireysel ...
  • Yüksek düzeyde kârla muzarebe yapmak doğru mudur?
    5646 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/29
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Peygamberin buyruğuna göre Kur’an’ın batın ve tefsirini açıklayan kimdir?
    9396 Eski Kelam İlmi 2011/08/17
    Bu içerik değişik tabirlerle imamlar (a.s) hakkında zikredilmiştir. Oların imanın temsilcileri, Kur’an’ın gerçek müfessirleri, konuşan Kur’an ve Kur’an’ın emirlerini aşikâr kılanlar oldukları ve başlarında da İmam Ali’nin (a.s) yer aldığı belirtilmiştir. Elbette bu hususun İslam inançlarında kanıtsal bir desteği de mevcuttur. Buna örnek teşkil edecek rivayetler vardır. Bu cümleden ...
  • Ehl-i kitap, meadın cismani olduğuna inanıyor mu? Lütfen bu alanda bir kaç kitap tanıtır mısınız?
    7999 Tefsir 2010/12/28
    Cevabın daha iyi anlaşılabilmesi için birkaç noktaya dikkat çekmek gerekiyor:1-Ehl-i kitabın (ister Yahudi olsun, ister Hıristiyan, ister Zerdüşt) öğretilerinde cismani mead adı altında bir konudan özel olarak bahsedilmemiştir. Bu yüzden bu konuda söyleyeceğimiz şeyler Ehl-i kitabın dini kitaplarından mead inancı hakkında anladıklarımızdır.
  • Berzah âleminde ilmî tekâmül gerçekleşebilmektedir, ama amelî tekâmül mümkün değildir. Bu konu felsefî açıdan ispat edilebilir mİ?
    11767 İslam Felsefesi 2012/01/23
    Kur’an ve rivayet açısından berzah eksenli tekâmül kabul edilmiş bir konudur. Felsefe de buna değinmiş ve onun hakkında değişik bahisler dile getirilmiştir. İnsanın berzah âleminde farzları yerine getirerek ve haramlardan sakınarak daha yüksek bir tekâmüle ulaşması anlamında olan ilmî tekâmülün mümkün olmadığını ilkönce hatırlatmak gerekir; çünkü berzah âlemi yükümlülük ...
  • Şia’daki adaletin Mutezile ile farkı nedir?
    10518 Eski Kelam İlmi 2012/01/23
    Şia ve Mutezile’den ibaret her iki okul da adaleti kendi mezhep usullerinden biri olarak ilan etmekte ve her ikisi de aklî iyi ve çirkine inanmaktadır; yani bir takım konular hakkında hatta mukaddes şeriat tarafından bir hüküm belirtilmemişse dahi, insan aklı yalnız başına onların iyi veya kötü olduğunu ...
  • Ölümden sonra ruhun, dünyanın işleri ve olaylarından haberi olabilir mi?
    39809 Eski Kelam İlmi 2010/06/12
    Kur’an-ı Kerim’den ve Masum İmamların (a.s) rivayetlerinden, öldükten sonra ruhların dünyaya gelebildikleri, yakınlarının, eş ve dostlarının vs. durumlarından haberdar oldukları anlaşılmaktadır. Meleklerinde bu işteki rolü reddedilmediği gibi buna açıkca değinilmiştirde.Rivayetlerde bu konuda şöyle buyurulmaktadır:1- ‘Şüphe yok ...
  • İkinci Halife, Hz. Ali (a.s)’ın damadı mıydı?
    12708 تاريخ بزرگان 2010/01/16
    İkinci halifenin Hz. Ali (a.s)’ın kızı Ümmü Kulsümle evlendiği konusu hem Şii, hem de Sünni rivayetlerde gelmiştir. Ama bu olayı anlatan rivayetler aynı olmayıp, birbirlerinden farklıdırlar. Sünni ve Şii rivayetlerde ortak olan nokta ikinci halifenin Ümmü Kulsüm’ü istediği, ama ...

En Çok Okunanlar