Gelişmiş Arama
Ziyaret
23567
Güncellenme Tarihi: 2011/12/20
Soru Özeti
İmam Hüseyin’in (a.s) Rukayye adında bir kızı var mıydı?
Soru
İmam Hüseyin’in (a.s) Rukayye adında bir kızı olduğu konusunda şüphesi olanlar var. Onlar bu şüpheyi her tarafta yayarak kendi zanlarını topluma telkin etmeye çalışıyorlar. Lütfen toplumu aydınlatmak için bu konuda delile dayalı cevap verin ki bizde onu başkalarına aktarabilelim.
Kısa Cevap

Fedakarlık ve insani kemallerle dolu Kerbela gibi bir olayda yaşı küçük olan kimseler fazla dikkat çekmemiş olabilir. Hz. Rugayye’nin (s.a) yaşamı, babası, amcası, halası gibi yüce şahsiyetlerin nurlarının ışığı arkasında kaldığından tarih kitaplarında İmam Hüseyin’in (a.s) Rugayye adında küçük bir kızı olduğu konusuna değinilmemiştir. Bazı maktellerde İmam Hüseyin’in (a.s) şöyle buyurduğu rivayet edilir: ‘Ey bacım! Ey Ümmü Kulsüm! Sen ey Zeynep! Sen ey Rukayye ve Fatıma ve Rubab! Sözümü hatırlayın, ben öldüğüm zaman benim için yaka yırtmayın, yüzünüzü tırmalamayın ve uygunsuz sözler söylemeyin.’[1]-[2]

İmamın (a.s) buradaki hitap şekline ve sözünün içeriğine baktığımızda Onun (a.s) üç veya dört yaşındaki kızına böyle hitap etmesi uzak bir ihtimal görünüyor.

Bir başka yerde ise İmam’ın (a.s) şöyle buyurduğu rivayet edilir: ‘Ey Zeynep! Ey Sukeyne! Ey evlatlarım! Benden sonra size kim kalacak? Ey Rukayye! Ey Ümmü Kulsüm! Sizler benim yanımda Allah’ın emanetleriydiniz. Artık benim miad anım yaklaşmıştır.’[3]

İmamın (a.s) bu sözü ve içeriğinden maksat Onun üç yaşındaki kızı Hz. Rukayye olabilir.

İmam Hüseyin’in (a.s) üç veya dört yaşındaki kızı Rugayye’nin söz edildiği en eski kaynak İmaduddin Taberi’nin eseri olan Kamil-u Behayi adlı kitaptır. O bu eserinde şöyle yazıyor: ‘İmam’ın dört yaşında bir kızı vardı ve babasına çok düşkündü. Bir gece rüyasında babasının yanında oturmuş olduğu halde gördü kendisini. Uyandığında ‘Babam nerede? Artık dayanamıyorum.’ dedi. Ondan ‘Rüyanda ne gördün?’ diye sorduklarında dedi ki: Baktım babamın yanında oturmuşum, O da beni yanına aldı.’ Yezid bunu duyunca ‘Babasının başını getirin Ona gösterin’ dedi. Babasının başının getirip üzerinden örtüyü kaldırdılar. Hz. Rugayye babasının başını görünce ah çekip oracıkta öldü.[4]

Ancak alimler birçok karineye dayanarak İmam Hüseyin’in (a.s) Rukayye adında bir kızının olduğunu ispatlamaktalar. İmam Hüseyin’in Kişiliği adlı kitabın yazarı, rical ve tarih alimi olan Ayetullah Maraşi Necefi’den bu konu hakkında sorduğunda şöyle buyurdu: ‘Muteber belgeler bu konuda her ne kadar suskun olsalarda bu, inkar edilemeyecek kadar meşhur bir meseledir.’[5]

Astan-ı Kuds-i Razavi’ye bağlı uluslararası Zair aylık dergisinin 135. sayısında (İsfend/1384) Hz. Rukayye’nin makberesi hakkında aktardığı güzel bir olayı aşağıda özet olarak getiriyoruz: ‘Ayetullah Mirza Haşim Horasani şöyle buyuruyordu: Necef’in büyük alimlerinden Şeyh Muhammed Ali Şami bana şöyle dedi: Yaşı 90 üstünde olan ve soyu Seyyid Murteza’ya ulaşan, anne tarafından dedemiz olan Ağa Seyyid İbrahim Dimeşki’nin yalnızca üç kızı vardı. Birgün büyük kızı Hz. Rukayye’yi rüyasında görüyor. Hz. Rukayye ona ‘Babana söyle şehrin valisine desin ki kabrime su dolmuştur ve tamire ihtiyacı var.’ diye buyuruyor. Kız rüyasını babasına anlatıyor. Babası da bu işin akıbetinden korktuğu için (çünkü iktidar Sünnilerin elindeydi) durumu bildirmiyor. Bu rüya üç gece üstü üste görülüyor. Ama baba önem vermiyor. Dördünce gece kendisi rüyasında Hz. Rukayye’yi ‘Neden valiye kabri tamir etsin diye haber vermiyorsun?’ diye kızdığını görüyor. Bunun üzerine Seyyid ertesi gün valinin yanına giderek rüyaları anlatıyor. Vali de Sünni ve Şianın ileri gelenlerini toplayarak, ertesi gün kilid açmak için herkesin gusül alarak gelmesini ve kilid kimin eliyle açılırsa kabri de onun açıp pak naaşı çıkarması önerisinde bulunuyor. Kilid Seyyid İbrahim’den başkasının eliyle açılmıyor. Evet kabir suyla dolmuştu. Seyyid İbrahim üç gün o pak bedeni dizlerinin üstünde tutuyor ve hüngür hüngür ağlıyordu. Namaz vakitlerinde temiz bir parçanın üzerine koyuyor, sonra tekrar dizlerinin üzerine alıyordu. Tamir üç gün sürdü, bu üç günde Seyyid asla yemek ve su ihtiyacı hissetmedi, hatta uykusu bile gelmiyordu. Tamir bittikten sonra bedeni kabire koydular. Kabir 1323 yılında İran Sadr-ı Azamı Hacı Mirza Ali Asgar Etabek Eminu’l Sultan tarafından onarıldı. 23 Rebiussani 1405 yılında ise Suriye’nin vakıflar bakanı Dr. Muhammed el-Hatib yeni binanın temelini attı. Hicri 1419 ylında bütün süslemeleri tamamlandı. Süs malzemelerinin tümü İran’dan Şam’a götürüldü ve süslemeyi İran’lı sanatkarlar yaptılar.

 



[1] - İbn-i Tavus, Ebulkasım Ebulhasan b. Saaduddin, el-Luhuf Ala Katli’t-Tufuf, s.141, İntişarat-ı Usve, Kum, 1. Baskı, H.K.1414; A’lamu’l Vera, 236.

[2] -Tarihi Açıdan Hz. Rugayye’nin (a.s) Hakkında Araştırma’dan alıntıdır

[3] -Bir grup yazar, Mevsuat-ı Kelimati’l İmami’l Hüseyin (a.s), s.511, İntişarat-ı Dau’l Maruf, Kum, 1. Baskı, H.Ş.1373

[4] -Taberi, Alauddin, Kamil-u Behayi, c.2, s.179 (Hicri 6. yy). Bu kitap, Şeyh İmaduddin el-Hasan b. Ali b. Muhammed Taberi İmami’nin eseridir. O bu eserini Hulagu Han’ın vezir olan Bahauddin’in emriyle yazdı. Galiba onun emriyle yazıldığı için adına Kamil-u Behayi denmiştir. Cevad Muhaddisi, Der Ferhengi Aşura, s.200 (Bu konuyu Şeyh Abbas Kummi’nin Münteha’l Amal adlı eserinden nakletmiştir.) Aynı konu Tarihu’l Fey, s.861’de de gelmiştir. Maali’s-Sıbtayn, c.2, s.127’de de Hz. Rukayye’nin adı geçmiştir.

[5] -Şahsiyyet-i Hüseyin (a.s), s.615.

Ayrıntılı Cevap
Bu sorunun ayrıntılı cevabı yoktur.
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Hafızayı takviye etmenin yolları nelerdir?
    8761 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/04/04
    Peygamber efendimiz ve masum İmamlardan bizlere ulaşan rivayetlerin bir kısmı bazı bitkilerin özellikleri, ilaçlar ve yiyecekler hakkındadır. Birçok rivayette hafızayı takviye etmenin yolları ve hangi yiyecekler ve ilaçların kullanılması gerektiği açıklanmıştır. Zikri geçen rivayette İmam Ali (a.s) şöyle buyuruyor: “Her kim biraz halis safranı, ayak otu ve ...
  • İnsan kıyamette bu dünyada sevdiği ve ilgi duyduğu insanlarla mı haşır olacak?
    3207 Hadis 2020/01/20
  • Hz. Fatıma Zehra (a.s) nerede toprağa verildi?
    47421 تاريخ کلام 2011/10/23
    Fatıma Zehra (a.s), İslam Peygamberinin (s.a.a) elçiliğe seçilmesinden sonra[1] ve hicretten sekiz yıl önce (peygamberliğin beşinci yılında) Mekke’de doğmuş[2] ve dokuz yaşındayken İmam Ali (a.s) ile evlenmiştir.[3] Peygamberden (s.a.a) sonra Hz. Fatıma’ya (a.s) zulüm ...
  • İslamın beşer medeniyetinin ilerlemesindeki rolü nedir?
    10791 Fıkıh Tarihi 2012/02/15
    Medeniyet her milletin yücelişi ve ilerlediğinin göstergesidir. İslami ülkelerdeki medeniyetin icat edilişinin geçmişi şu anlamdadır: Müslümanlar fikir, düşünce, servet, sermaye ve hakeza kudret üretmiş olmalarıdır. Eğer böyle bir durum olmamış olsaydı hiç bir medeniyet şekillenmezdi.Medeniyet şu anlamdadır: Şehirleşmeyi, düzen ve kanunu, ...
  • Hac ve umre giderlerini hayırlı işlerde kullanmak hac ve umrenin sevabını taşır mı?
    14834 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/06/14
    Tüm ömür boyunca bir defalığına Allah’ın evini ziyaret etmek gerekli şartları taşıyan herkese farzdır ve bu farzdan yüz çevirmek diğer farzlarda olduğu gibi hiçbir bahaneyle caiz değildir. Ama müstehap hac ve umre gibi müstehap amellerin tümüyle ilgili olarak genel bir kaide vardır ve bu kaide esasınca içinde ...
  • Ehlisünnetin kadınları kabirleri ziyaret etmekten men etmesinin nedeni nedir?
    8975 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/21
    Ehlisünnet kitaplarında kadınların kabir ziyaretinde bulunmasının mekruh veya haram olduğunu yansıtan bir takım rivayetler mevcuttur. Lakin böyle ziyaretlerin caiz olduğunu belirten daha güçlü hadislerin varlığı ve birinci grup hadislerin senet ve muhtevasındaki zayıflık, birçok Ehlisünnet âlimini şer’i şart ve durumlara riayet etmesi halinde kadınların da erkekler gibi ...
  • Namazda kırattan sonra rükû’a gitmeden önce azıcık beklemek gerekiyor mu? Rükû’a bitişik kıyamın hükmü nedir?
    11569 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/09/09
    Namazda kırattan sonra biraz bekleme ve rüku’a bitişik kıyamın hükmü konusunda büyük taklit mercilerinin görüşleri şöyledir: Ayetullah Uzma Hamanei’nin (Allah onun ömrünü uzun etsin) Defteri: Cevap 1: Durmak vacip değildir ve tekbirin söylenmesi de farz değil, müstehaptır. Cevap 2: Rükün olan ...
  • Hz. Ali’ye (a.s.) göre vacip nedir? Vacipten daha vacip nedir? Zor nedir? Daha zor nedir? Acayip nedir? Acayipten daha acayip nedir? Yakın nedir? Yakından daha yakın olan nedir?
    13965 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/14
    Allame Meclisi’nin “Biharu’l Envar” adlı kitabında da naklettiği bir rivayette: Şahsın birisi Hz Ali’den (a.s) şu sorularına cevap vermesini istedi; vacip nedir? Vacipten daha vacip hangisidir? Acayip nedir? Acayipten daha acayip nedir? Zor olan hangisidir? Zordan daha zor olan nedir? Yakın nedir? Yakından daha ...
  • Güvercin oynatmanın İslamdaki hükmü nedir?
    10378 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/29
    Bu işin kendiliğinden şer’i bir sakıncası yoktur, ancak genel olarak başkalarını ve komşuları rahatsız ve eziyet edecekse ve bazı bölgelerede bunu yapan ciddiye alınmayacaksa sakıncalı olduğu söylenebilir. Bütün bunları göz önüne alan büyük taklit merciileri şöyle fetva vermişlerdir:Hz. Ayetullah Hamanei’nin Bürosu:
  • Anne rızası olmadan Müslüman olmayan bir kızla evlenmenin hükmü nedir?
    9048 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/09/22
    İslam dini insanların bozulması ve yozlaşmasını önlemek ve ahlakî yozlaşmalardan kaynaklanan problemlerden birey ve toplumu korumak ve aynı şekilde aile müessesesini güçlendirmek için evlenmeyi çok tavsiye etmiştir. Elbette gencin hayatı ve geleceği için karar alabileceği bir erginlik ve rüşt yaşına ermesi de İslam dini tarafından önemsenen ...

En Çok Okunanlar