Gelişmiş Arama
Ziyaret
51897
Güncellenme Tarihi: 2012/05/03
Soru Özeti
Namaz kılmayan kimseler kesinlikle cehenneme mi gidecektir? Hatta onlar birçok iyi iş yapsalar da cehenneme gidecekler midir?!
Soru
Namaz kılmayan kimseler kesinlikle cehenneme mi gidecektir? Hatta onlar birçok iyi iş yapsalar da yine cehenneme gidecekler midir?!
Kısa Cevap

Dini öğretilerimiz esasınca namaz, dinsel ameller arasında ilk ibadetsel fiildir. Eğer insanın namazı kabul edilirse, diğer ibadetsel amelleri de kabul edilir! Öte taraftan Kur’an ayetlerinin açıkça belirtmesiyle her kim zerre miktarınca iyi amel işlerse onun karşılığını alacaktır. Bu ayetler uyarınca, ölçme terazisinde hayrın miktarı fazla olacak olursa, insanın namazsız olsa da kurtuluş ehli olması apaçıktır. Namazı terk etmenin iki delili olabileceği söylenebilir.

1. İbadetsel amellerin biri sıfatıyla namazı inkâr etmek. Bu inkâr ve terk kesinlikli azap ve cehenneme neden teşkil eder.

2. Eğer namazı terk etmek inkâr etmeden kaynaklanmazsa ve tembellik ve önem vermemekten kaynaklanırsa, bu tartışılır bir konudur ve ayrıntılı cevapta buna değinilecektir.

Ayrıntılı Cevap

Yukarıdaki soruyu açıklamak birkaç meseleyi dile getirmek v incelemeye bağlıdır ve bu meseleleri ve konuları açıklamakla sorunun cevabına ulaşmayı arzu ediyoruz.

1. Hepimizin bildiği gibi dinsel öğretilerimiz esasınca namaz, dinsel ameller arasında ilk ibadetsel fiildir; yani inanç usullerinden sonra dinin rükünleri olarak adlandırılan amel merhalesinde önemsenen ilk şey namazdır. Namaz kendinden dinin temeli ve dayanağıdır diye tabir edilen şeydir. Aynı şekilde nakledildiği üzere eğer insanın namazı kabul edilirse, diğer amelleri de kabul edilir.[1] İbadet hükümlerinde namazın çok önemli bir konumu vardır ve onu hiçbir halde terk etmek caiz değildir. Sadece yükümlülüğün artık olmadığı baygınlık ve şuursuzluk halinde namaz kılınmaz. Namaz hak karşısında baş eğmek ve teslim olmaktır. Şeytan da bu zaviyeden darbe yemiştir; çünkü secde etme bağlamındaki ilahi buyruğun karşısında teslim olmamıştır.

2. Öte taraftan, Kur’an ayetlerinin açıkça belirttiği üzere her kim zerre miktarınca iyi amel işlerse, onun karşılığını alacaktır ve aynı şekilde her ne kadar kötü ve çirkin amelde bulunursa da onun cezasını çekecektir. Apaçık olduğu üzere bu ayetler uyarınca tartma terazisinde eğer hayrın miktarı üstün gelecek olursa, insan namazsız olsa da kurtuluş ehli olmalıdır.

3. Kur’an-ı Kerim şöyle buyurmaktadır:

ثُمَّ رَدَدْناهُ أَسْفَلَ سافِلينَ إِلاَّ الَّذينَ آمَنُوا وَ عَمِلُوا الصَّالِحاتِ فَلَهُمْ أَجْرٌ غَيْرُ مَمْنُون[2]

Bu ayette iyi ameller tabiri kullanılmıştır ve iyi amellerden birisi de namazdır. O halde insan diğer iyi amelleri işleyerek ödül alabilir.

4. İbadetsel amellerde kabulün ölçü ve kriteri ilahi niyettir; yani insan eğer namaz da dâhil olmak üzere en üstün ibadetsel ve insani amelleri ilahi bir niyet taşımaksızın ve Allah’a yaklaşma kasti gütmeksizin yaparsa ve bunda şirk hedefi güderse, bu ameller ilahi dergâhta kabul olmayacak ve onlar için herhangi bir sevap göz önünde bulundurulmayacaktır.

Bu öncülleri belirttikten sonra şöyle söyleyebiliriz: Her ne kadar namaz birçok eser ve bereketleri barındırsa, namaz kılmak insanı Allah’a yakınlaştırsa ve namazsız bir insan bu ilahi lütuf ve nimetten yoksun ve nasipsiz kalsa ve de namaz Allah’ı zikretmek olduğundan ve namazı kılmayan bir şahıs bu tür üstünlüklerden faydalanmasa bile, yüce Allah tüm günahları ve hatta tövbeden sonra şirk günahını bile bağışlaması ve af dilendiğinde bunu bağışlaması nedeniyle, kesin bir şekilde cennete girmenin ölçüsü namazdır ve binlerce iyi amel işlemiş tüm namazsız insanlar cehenneme girecek diye bir şey söylenemez.  Burada belirtilmesi gereken husus şudur: Namazı terk etmek iki deliden kaynaklanıyor olabilir.

1. İbadetsel amellerden biri sıfatıyla namazı inkâr etmek. Bu inkâr ve terk etmek kesinlikli azap ve cehenneme neden teşkil eder.

2. Ama namazı terk etmek inkâr etmekten kaynaklanmıyorsa ve sadece önemsememek ve tembellikten kaynaklanıyorsa bu husus tartışılır bir meseledir. Bu konuda 375. cevabı okuyunuz ki faydalı olacaktır.  

 


[1] "...إِنَّ أَوَّلَ مَا يُحَاسَبُ بِهِ الْعَبْدُ الصَّلَاةُ فَإِنْ قُبِلَتْ قُبِلَ مَا سِوَاهَا...", Kafi, c: 2, s: 268, Daru’l Kutubu İslamiye, Tahran, 1365 h.ş.

[2] Tin Suresi, 5,6.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Cemaat namazında saf nasıl tutulur? Hareket etmek namazı batıl eder mi?
    12279 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/03/07
    Karşılaştığınız olay (cemaat namazında saf oluşturmak) fıkıh kitaplarındaşöyle anlatılır:  1- Me’mum imamdan önde olmamalıdır.[1]2- Me’mum bir erkek ise imamın ...
  • Beyin ölümünden sonra organ bağışı hakkında taklit mercilerinin görüşünün ne olduğunu öğrenmek istiyorum.
    5981 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/12
    Aşağıdaki cevaplar taklit mercilerinin bürolarından alınmıştır: Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (Ömrü uzun olsun) Bürosu:Eğer diğer hastaları tedavi etmek için söz konusu hastaların beden organlarından istifade etmek kendilerinin ölümlerini çabuklaştırır ve hayatlarının noktalanmasına neden olursa, caiz değildir. Bu ...
  • Allah bir işi yapamayacak kadar güçsüz müdür ve bir başkasının O’nun işini yapması gerekir mi?
    7555 Eski Kelam İlmi 2012/06/23
    Bu soruda dile getirilen iddia ve varsayım şudur: Her nerede Allah’ın zatı bir işi yapmaya güç yetirebiliyorsa O’nun kendisi bu işi yapar ve eğer buna güç yetiremezse sebeplerden istifade eder. Allah’ın her işe güç yetirebildiğini bildiğimizden dolayı O’nun fillinin nedenler kanalıyla gerçekleşmesi muhaldir ve her kim bir ...
  • Öldürmenin çeşitlerini ayrıntılarıyla anlatınız.
    6619 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/03
    Öldürme, çeşitli yönlerden kısımlara ayrılabilir. Aşağıda kısaca onlara değiniyoruz:1- Haklı ve haksız olarak öldürme.2- Öldürmenin ne zaman yapıldığı3- Öldürmenin idamla, silahla veya sopayla olması, yine taşlanmak ve diğer şekillerde cezaları yönünden gerçekleşmesi. 4- Öldürmenin kasıtlı, kasıtlıya ...
  • İnsanın üstünlüğünü tehdit eden amiller nelerdir?
    7493 Pratik Ahlak 2012/01/23
    Kur’an-ı Kerim’in bakışında gerçekte insanın insanî makam ve üstünlükten düşmesine neden olan ahlakî düşüş, değişik etkenlere bağlıdır: Bir grup Kur’an ayeti, insanların gaflet, akıl ve düşünceyi kullanmama ve bunların gerekleriyle amel etmeme nedeniyle insanî üstünlüklerini yitirdiğini beyan etmektedir. Başka Kur’an ayetleri ise nefis hevesi ve dünya sevgisini ...
  • Kur’an’da Hz. Muhammed’in (s.a.a) adı kaç defa zikredilmiştir?
    17590 Kur’anî İlimler 2011/05/21
    Yüce İslam Peygamberi Hz. Muhammed’in (s.a.a) adı Kur’an’da dört defa gelmiş ve aşağıdaki surelerde zikredilmiştir:1. Ali İmran, 144. Ayet: “Muhammed, ancak bir peygamberdir. Ondan önce de peygamberler gelip geçmiştir. Şimdi o ölür veya öldürülürse gerisin geriye (eski dininize) mi döneceksiniz? Kim gerisin geriye dönerse, Allah’a hiçbir zarar ...
  • Hazreti Muhsin Kimdir ve nasıl şehit edildi, onun katili kimdir?
    33885 تاريخ بزرگان 2012/09/20
    Şia ve ehlisünnetin rivayet ve tarihi kaynaklara göre hazreti Muhsin (a.s.) Hz. Ali ve hazreti Fatma’nın çocuklarındandır. Ömer veya Kunfüz hazreti Fatma’yı (a.s.) duvar ile kapı arasına sıkıştırdı ve onun bu işi o kadar şiddetli ve baskısı o denli bastırıcı idi ki o hazretin kaburgalarının kırılmasına ve ...
  • Şüphesine itina etmemesi gereken kesirü’ş-şekk, şüphelerinin hiç birisine mi itina etmemelidir?
    7487 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/02/15
    ‘Kesirü’ş-Şekk’in (Çok Şüphe Edenin) şüphesi yoktur.’ kaidesine göre çok şüphe eden kimse şüphesine itina etmemelidir. Fakihlerin çoğuna göre bu kaide sadece namaza özgü olmayıp, abdest, gusül ve teyemmüm gibi namazın mukeddamatını da kapsarken hac, muameleler, itikatlar gibi terkipli ibadetleri de içine almaktadır. Bu görüşte olanlar ‘Kesirü’ş-Şekkin şüphesi ...
  • Bidat ve onun İslam’daki ölçüsü nedir?
    9155 Eski Kelam İlmi 2010/11/08
    “Bidat” sözlükte yeni ve geçmişi olmayan iş manasındadır. Istılahta ise “dinde olmayan bir şeyi dine sokmak” anlamındadır; yani din ve şeraitin bir cüzü olmayan ve de hiçbir İslam kanun ve buyruklarıyla uyuşmayan bir şeyi dine isnat etmektir. Bu yüzden İslam’ın tümel buyruklarını yeni ve modern hususlara ...
  • Peygamberden (s.a.a) gelen kırk hadis ezberleme hakkındaki rivayetler sahih midir? Bu kırk hadisin ölçütlerini söyleyiniz.
    12558 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/15
    Şii[1] ve bazı sünni[2] kaynaklarda çeşitli ibarelerle İslam Peygamberinden (s.a.a) ‘Erbain’ diye meşhur olan hadiste, kırk hadis ezberlemeye önemle tavsiye edilmiştir. Örneğin: ‘Ümmetimdem kim, halkın ihtiyaç duyduğu hadislerimden kırkını ezberlerse Allah ...

En Çok Okunanlar