Gelişmiş Arama
Ziyaret
10544
Güncellenme Tarihi: 2008/02/01
Soru Özeti
Acaba Halifetullah / Allah’ın halifeliği makamı herkes için midir ve ayrıca bu makamdan daha üstün bir makam bulunmakta mıdır?
Soru
Bütün insanlarda yaratılışta kapasite olarak halifetullah olma yeteneği varmıdır? Kullukta kemaletin en son makamımıdır halifetullah veya bundan başka makamlar var mıdır?
Kısa Cevap

Arapça literatürde halife yahut hilafet kavramları “hulf: başın gerisi” kökünden türemiş ve birinin yerine gecen manasında kullanılmıştır. Başka birisinin yerine geçmek ise; somut işlerde kullanıldığı gibi, kuramsal ve hakiki işlerde de kullanılır.

Bakara suresinin 30. ayetinde gecen, “Ben yeryüzünde muhakkak bir halife kılacağım…” cümleden açıkça anladığımız; Allahın halifesi olma makamı sadece Hz. Adem'e özgü bir makam değildir, bilakis tüm insanlar için potansiyel olarak var olan bir makamdır.

Sonraki ayetlerden de anlaşılan, Allah'ın yeryüzünde halifesi olmak için gerekli olan Allah’ı ve onun isimlerini tanımaktır, bu ise insanın kulluk vazifesini en güzel şekilde yerine getirmesine bağlıdır. Lakin tüm insanlar Allah'a olan kulluklarını istenildiği şekilde yerine getirmediklerinden Allah'ın halifesi olamamaktadırlar. Yeryüzünde Allah'ın halifesi olmak sadece Allah’a tam bir teslimiyet ile boyun eğenler için geçerlidir, aksi takdirde meleklerin bile layık olmadığı bu yüce makam büyük cinayetler işleyen bir insan ulaşması düşünülemez.

Elbette herkes aynı derecede Allah’ın halifesi olma makamına sahip değildir, zira kimin Allah’ın isimleri hakkındaki bilgi ve marifeti daha çoksa ve ne kadar o isimlerin mazharıysa, ilahi hilafet makamı da o denli yüksektir.

Ayet ve rivayetleri incelediğimiz de bu tanıma ve mazhariyeti kendisinde en üst seviyede bulunduranlar; Peygamber efendimiz (s.a.a), Hz. Fatime (s.a) ve 12 imamdır (a.s), dolayısıyla Allah’ın halifesi olmada en üst derecede bulunan on dört masumdur. Sonrasında ise diğer peygamberler ve peygamberlerden sonra da Allah’a kullukta kusur etmeyen, salih, bilgili ve bildiğine amel eden insanlar gelmektedir.

Acaba bir insan için düşünebileceğimiz en üst makam Allah’ın halifesi olmak mıdır yoksa bundan daha üstün bir makam var mıdır?

Halifetulllah / Allahın halifesi kavramını iyice incelediğimiz takdirde, bundan daha üstün bir makamın olmadığını anlıyoruz. Zira halife, yerine gecen anlamındadır Allah kelimesi ise; yüce Allah'ın tüm diğer sıfatlarını kapsayan ve kendisinde bulunduran bir isimdir. Nitekim Allah’ın halifesi olan aslında diğer bütün kemal sıfatlarında halifeliğini üstlenmiş kimsedir. Öyleyse bu makamdan daha üstün bir makam bulunmamaktadır.

Ayrıntılı Cevap

Yukarıda sorulan sorunun çok daha iyi anlaşılması için öncelikle iki noktaya değinmemiz gerekmektedir:

1- Halife ve hilafet kavramları “hulf” kelimesinden türemiş ve birinin yerine gecen anlamındadır. Bu hilafeti üç şekilde düşüne biliriz; bazen somut işler için kullanılır: “O düşünmek veya şükretmek isteyenler için gece ile gündüzü birbirine halef kılmıştır.”[1] Bazen kuramsal işler için: “Ey Davut, gerçek şu ki, biz seni yeryüzünde bir halife kıldık. Öyleyse insanlar arasında hak ile hükmet…”[2] Bazen ise hakiki işler için kullanılır, örneğin Hz. Adem'in yeryüzünde Allah’ın halifesi olarak tayin edilmesi gibi: “Hatırla ki Rabbin meleklere: Ben yeryüzünde bir halife tayin edeceğim, dedi…”[3]

2- Yüce Allah, insanı yarattığı zaman ona kendi ruhundan üflemekle, kendi halifesi olma potansiyelini insana vermiş oldu. “Ona şekil verdiğim ve ona ruhumdan üflediğim zaman, siz hemen onun için secdeye kapanın!”[4] Bu ayetin dışında, Bakara suresinin 30. ayetindeki “yeryüzünde bir halife tayin edeceğim” ayetinden de açıkça Hz. Adem'in Halifetullahlığından bahsedilmektedir ve bu hilafet sadece Hz. Adem'le sınırlı değildir, onun soyundan da bu makama ulaşacak kimselerin olacağı anlaşılmaktadır, çünkü: Birincisi, ayette gecen “hilafetin tayini” cümlesi Arap grameri açısından “cümle-i imsiye”dir ve böyle cümleler her zaman devamlılığa işaret eder. İkincisi, meleklerin: “Yeryüzünde fesat çıkaracak, orada kan dökecek insanı mı halife kılıyorsun?” sorusundan anlaşılan bu hilafet makamının Hz. Adem'den sonra da devam edeceğidir. Zira kan döküp, fesat çıkaracak olanlar başkalarıdır, melekler burada masum olan Hz. Adem'i kastetmemişlerdir, eğer maksatları Hz. Adem olsaydı şüphesiz yüce Allah : “Adem kan döküp, fesat çıkarmaz” diye buyururdu.

Fakat ilahi hilafet makamına ulaşmak; Allah’ın isimlerini tanımaya ve bu tanıma kulluğa bağlıdır. Kuşkusuz bazı insanlar da Allah’a kullukta kusur ettikleri ve ona gerektiği gibi kul olmadıklarından, Allah’ın isimlerini tanıyamamakta, dolayısıyla onun hilafetine ulaşamamaktadırlar. Çünkü meleklerin bile layık olmadığı bu yüce makama cinayetler işleyen bir insan ulaşması düşünülemez.[5]

Diğer taraftan tanımanın farklı dereceleri olduğu için; Allah'ın hilafeti de herkes için aynı derecede değildir. Kim ilahi isimleri daha güzel tanır ve kendisinde mazhar kılarsa o derece ilahi hilafetteki makamı yükselir.

Ayet ve rivayetleri incelediğimiz de, bu tanıma ve mazhariyeti kendisinde en üst seviyede bulunduranlar; Peygamber efendimiz (s.a.a), Hz. Zehra (s.a.) ve 12 imamdır (a.s), dolayısıyla Allah'ın halifesi olmada en üst derecede bulunan on dört masumdur. Sonrasında ise peygamberler ve peygamberlerden sonrada Allah'a kullukta kusur etmeyen, salih, bilgili ve bildiğine amel eden insanlar gelmektedir.

İnsan için bu makamdan daha üstün bir başka makam var mı sorusuna gelince, kesinlikle olmadığını rahatlıkla söyleyebiliriz, çünkü: Halifetulllah / Allahın halifesi kavramını iyice incelediğimiz takdirde, bundan daha üstün bir makamın olmadığı anlaşılır. Zira halife, yerine gecen anlamındadır Allah kelimesi ise; yüce Allah’ın tüm diğer sıfatlarını kapsayan ve kendisinde bulunduran bir isimdir. Nitekim Allah’ın halifesi olan aslında diğer bütün kemal sıfatlarında halifeliğini üstlenmiş kimsedir. Öyleyse bu makamdan daha üstün bir makamı düşünemeyiz.



[1] Furkan:62.

[2] Sad: 26.

[3] Bakara:30.

[4] Hicr:29.

[5] Recebi,İnsan Şinasi,s: 153- 154.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Acaba kadın veya erkek, şehvetinin tahrik olunması için cinsel ilişkide bulunurken başka bir şahsı tasavvur etmeleri caiz midir?
    8801 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2015/06/18
    Aşağıdaki cevaplar taklidi mercilerin defterlerinden alınmıştır: Ayetullahi’l uzma Hamenei hazretleri (yüce gölgesi devam etsin) Vacibi ihtiyat gereğince terk etmesidir. Ayetullahi’l uzma Mekarimi Şİrazi hazretleri (yüce gölgesi devam etsin) Bu iş mekruhtur, ondan sakınınız. Ayetullahi’l uzma Safi Gölpaygani hazretleri (yüce gölgesi devam etsin) Soruda farz edilen tefekkür ve ...
  • Mehdiliği tehdit eden şeyler nelerdir?
    6736 Eski Kelam İlmi 2012/08/22
    Mehdiliği tehdit eden hususlar çoktur. Biz burada sadece üç önemli şeye işaret edeceğiz: 1. Eğer en üstün kanunlar ehil olmayan uygulayıcıları eline düşerse veya eğer en pahalı şeyler ehil olmayan insanların elinde bulunursa, ne kanundan ve ne de belirtilen değerli şeyden bir sonuç alınamaz. Mehdilik ...
  • Diriliş cisimsel mi yoksa ruhani midir?
    16008 Eski Kelam İlmi 2012/05/27
    Her ne kadar akli deliller ahiret ve bu dünyevi hayat dışındaki başka bir dünyanın gerekliliğine tanıklık etse de ahretin nitelik ve keyfiyeti, ahiretin sadece ruhani olup olmayacağı veya hem ruhani ve hem cismani olup olmayacağı ve de cisimsel dirilişi kabul etme durumunda bu cismin maddi mi yoksa ...
  • Selamun Aleyküm. Eğer bir kimsenin baba ve annesi ölmüşse onun kız kardeşleri ve erkek kardeşleri kendisinden miras alır mı yahut mirasın tümü evlatlarına ve eşine mi kalır?
    6063 2015/06/29
    Kur’an-ı Kerim’in ayetleri ve masumların hadisleri eksen alınarak fakihler bir takım kaide ve usulleri mirası taksim etmek için tedvin etmiş ve ilmihallerde onları beyan etmişlerdir. Mirası taksim etmeyle ilgili konuların aydınlanması için her tabakadaki varislere, mirasın asıl ve fer’i kaidelerine ve aynı şekilde matematiğe aşina olmak gerekir. ...
  • Cabir b. Efleh kimdir?
    5178 تاريخ بزرگان 2011/08/17
    Cabir b. Efleh-i İsmailî beş ve altıncı asırdaki İspanyalı gökbilimcilerinden olup “Kitabu’l-Hayat Fi Islahi’l-Mucesta” kitabının yazarıdır. O, muhtemelen Sivil’de (İşbiliye) dünyaya gelmiştir; zira bazı yazarlar ve özellikle de Cabir’in oğluyla tanışık olduğunu belirten Musa b.Meymun (529-600) ve Betruci onu İşbilî olarak adlandırmışlardır. Bazen Cabir b. Efleh’in adı başka şahıslar ...
  • Rum ordusunu başında (İran’la olan savaşta) imparator Heraklüyus vardı. Bu imparator, Allah’ın sevgili kullarından ve mümin midir? Acaba cennete gidecek midir?
    7960 تاريخ بزرگان 2008/08/12
    Müslümanların, Rumluların zaferinden sonraki sevinçleri, onların ve imparatorlarının müslüman oldukları anlamına gelmez. Ama iman getiren ve iyi amel yapan herkes cennete gitmeyi hak edecektir. ...
  • Babam bir spor salonunda çalışıyor. Salonun beyazcamından kendi evimizden şahsi olarak istifade etmenin hükmü nedir?
    4888 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/22
    Halk elinde olan malların ya hakiki yönü ya da hukuksal yönü vardır; yani bunlar ya şahsi mallardır ya da devlete bağlı kurumlara ve özel şirketlere aittir. Başkasının (şahsi veya şahsi olmayan) mallarından izin ve müsaade alınmaksızın istifade etmek kesinlikle caiz değildir ve gasp hükmünü taşımaktadır.
  • Şirk nedir?
    19304 Eski Kelam İlmi 2009/10/10
    Şirk lügatte, pay vermek anlamındadır, Kur’ani kullanışta ise şirkten kasıt Allah-u Teala’ya ortak ve benzer koşmaktır. Şirk, tevhit ve “hanifliğin karşısında yer almaktadır. Hanif yani, istikamet ve itidale yönelmek. Muvahhit insanlar şirkten yüz çevirip tevhit esasına yöneldikleri için onlara hanif denir.
  • İran İslam Cumhuriyetinin dışındaki Ülkelerde oy kollanmanın hükmü nedir?
    6100 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/05/19
    Diğer ülkelerin seçimlerine iştirak etmek eğer Müslümanların maslahatına ters ise veya İslam düşmanlarının güçlenmesine neden oluyor ise caiz değildir. İslam ve Müslümanların maslaha­tını ardında getiriyor ve onların güçlenmesine neden oluyor ise seçimlere iştirak edip oy kol­lanmak uygundur. Bu durum dışında oy kollan­mak mubahtır. Mükellefin ihtiyarine bağlıdır. ...
  • Acaba ruh ve Cin’in insana eziyet etme gücü varmı?
    5117 Tefsir 2019/01/22
    Bizlerin Cin hakkında sahip olduğu bilgi oldukca kısıtlıdır. Buna rağmen hadislerden anlaşılan Cinlerinde insanlar gibi mesuliyetleri ve görevleri olduğudur. Onlarda çeşitli inançlara sahiptir. Bazıları itaat ehli bazıları ise isyankardırlar. Cinler düşünce güçü açısından zayıf olmakla birlikte birçok işi süratle yerine getirecek kayde değer harikulade güçe sahiptir. Aynı ...

En Çok Okunanlar