Gelişmiş Arama
Ziyaret
2591
Güncellenme Tarihi: 2019/10/07
Soru Özeti
İmam Rıza (a.s) şuan hayatta olsaydı türbesinin böyle ihtişamlı ve gösterişli olmasını onaylar mıydı?
Soru
İmam Rıza (a.s) şuan hayatta olsaydı birisini avare görmektense kendi elbisesini satmaya razı olmaz mıydı? Ama şuanda kim meşhede gitse memleketine geri döndüğünde Türbenin maneviyatını anlatacağına türbenin ihtişamından ve görkeminden bahsetmektedir. Sanki müzeye gitmiş gibi. Kabrin olduğu avluda sanki müze gibi altın kılıçlar ve gerdanlıklar asılması putperest öğretilerin bir parçası değil mi? Bütün bu harcamaların daha münasip bir yerde kullanılması doğru olmaz mıydı? Masum İmam’ın Mukaddes türbesini idare edenler gerçekten İmam’ın mülkü hakkında karar verme yetki ve yetkinliğine sahip mi? Neden kendi canlarının istediği kararları almaktalar?
Kısa Cevap

Hiç şüphesiz İmam Rıza (a.s) kendi hayatında altın tuğlalardan yapılmış bir evde yaşamayı kabul etmezdi. Bununla birlikte Hazretin sevdalılarının İmam Rıza (a.s)’ı  ziyarete gelen sevenlerinin rahat etmesi için geniş ve olanaklı bir muhit hazırlamalarının da bir sakıncasıda yoktur. Zira Masum İmam (a.s)’ın görevi olduğu gibi sevenlerinin ve dostlarınında görevleri vardır. Bu çalışma bir anlamda ilahi şiar’ın yüceltilmesi olmakla birlikte bir açıdanda Hazrete duyulan sevgi ve saygının dışa vurumudur. Öte yandan sanatcıların eserlerini halkın genelinin görmeye fırsat bulamadıkları müzelerde sergilemek yerine Türbeye armağan etmeleri ve burada sergilenmesinin ne sakıncası var. Bizler nasıl ziyaretle sevgimizi gösteriyorsak onlarda baş yapıtlarını türbeye armağan ederek Masum İmam’a olan alakalarını ifade etmektedirler.

Bunu putperestlik olarak görmek doğru değildir. Zira ziyaretciler bu ihtişamlı yapıya değil bu mekanın sahibine saygı göstermektedirler.

İmam Rıza (a.s)’ın Türbesi gibi mukaddes ve hürmete layık mekanların sevenleri ve aşıkları tarafından bütünüyle kendi imkanlarıyla İslami sanatlar kullanılarak görkeme ve ihtişama kavuşturulmasının ne sakıncası olabilir. Kutsal mekanların haşmeti ve göz alıcılığı ona verilen değerin bir göstergesi değil midir?

Bütün bu ihtişam, hatta yüz kat fazlası söz konusu olsa bile gönlü imamla olana hiçbir şekilde etki etmez. Bütün bu görkeme rağmen maneviyatın zirvesi müminler için bu mekanlarda muhakkak olmaktadır. Evet dünyevi anlamda en güzel mekanda manevi duyguları zirvede yaşamak göz uçuyla bile bu ihtişama teveccüh etmemek asloan bu değil midir? Dünya gözümün önündeyken dünyaya değilde Hakka teveccüh etmek.

İmam Rıza (a.s)’ın babası İmam Kazım (a.s) hakkında Allah’a yöneldiğinde insanların onun yakınından gelip geçmesini ibadetine engel bilmediği nakledilmektedir.

Ebu hanife derki: İmam Sadık (a.s)’ın huzuruna vardım. Arz ettim: Evladın Musa’yı gördüm, O namaz kılıyordu  insanlarda önünde geçip gidiyordu ama O buna engel olmuyordu. İmam Sadık (a.s) şöyle buyurdu: Evladım Musa (a.s)’ı çağırın. Sonra Musa Kazım (a.s) huzura geldi. İmam Sadık (a.s) buyurdu: Evladım, Ebu hanife diyor ki : Evladın Musa’yı gördüm, O namaz kılıyordu  insanlarda önünde geçip gidiyordu ama O buna engel olmuyordu. Musa Kazım (a.s) babasına arz etti: Evet doğrudur babacan. Karşısında namaz ikame ettiğim Hak herşeyden bana daha yakındır. Zira Allah Teala kendisi şöyle buyuruyor: “Biz ona şah damarından daha yakınız.” İmam Sadık (a.s) evladı bunu söyler söylemez kucakladı ve şöyle buyurdu: Annem babam sana feda olsun Ey İlahi sırların hazinedarı.[1]

Bu hadisi rivayet etme gayemiz şudur ki: Ziyaretine yöneldiğimiz yüce insanlar İbadette haktan başka birşeye teveccüh etmeyen dünyaya göz ucuyla dahi yönelmeyen hakikat meşaleleridir. Bizlerde onların huzurunda dünyaya teveccüh etmemeyi öğrenmeliyiz.

İmam Rıza (a.s)’ın Türbesinin ihtişamlı ve görkemli olmasında bir sakınca olmamakla birlikte değerli taşların ve altın kullanılması konsu daha çok adet ve göreneklerin bir yansıması olup dini bir yaptırım değildir. Zahiren yetkililer toplumsal bununla mücadele etmemeyi yeğlemişlerdir. Zira bu yapılar beytulmalla değilde ziyaretcilerin kendi bağışlarıyla yapılmaktadır.

 

 

 

[1] Kuleyni, Muhammed bin. Yakup, Kafi, 3.c, 297.s, 2.bk, tahran, 1362.şemsi.

«عَلِیُّ بْنُ إِبْرَاهِیمَ رَفَعَهُ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ مُسْلِمٍ قَالَ دَخَلَ أَبُو حَنِیفَةَ عَلَى أَبِی عَبْدِ اللَّهِ (ع) فَقَالَ لَهُ رَأَیْتُ ابْنَکَ مُوسَى (ع) یُصَلِّی وَ النَّاسُ یَمُرُّونَ بَیْنَ یَدَیْهِ فَلَا یَنْهَاهُمْ وَ فِیهِ مَا فِیهِ فَقَالَ أَبُو عَبْدِ اللَّهِ (ع) ادْعُوا لِی مُوسَى (ع) فَدُعِیَ فَقَالَ لَهُ یَا بُنَیَّ إِنَّ أَبَا حَنِیفَةَ یَذْکُرُ أَنَّکَ کُنْتَ تُصَلِّی وَ النَّاسُ یَمُرُّونَ بَیْنَ یَدَیْکَ فَلَمْ تَنْهَهُمْ فَقَالَ نَعَمْ یَا أَبَةِ إِنَّ الَّذِی کُنْتُ أُصَلِّی لَهُ کَانَ أَقْرَبَ إِلَیَّ مِنْهُمْ یَقُولُ اللَّهُ عَزَّ وَ جَلَّ- وَ نَحْنُ أَقْرَبُ إِلَیْهِ مِنْ حَبْلِ الْوَرِیدِ قَالَ فَضَمَّهُ أَبُو عَبْدِ اللَّهِ (ع) إِلَى نَفْسِهِ ثُمَّ قَالَ یَا بُنَیَّ بِأَبِی أَنْتَ وَ أُمِّی یَا مُودَعَ الْأَسْرَارِ وَ هَذَا تَأْدِیبٌ مِنْهُ (ع) لَا أَنَّهُ تَرَکَ الْفَضْل»‏.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Kur’an’da gelen ‘Sadugatihinne ve ‘Ucurehunne’ neyin hakkındadır?
    5674 Tefsir 2012/02/22
    ‘Sadugatihinne’[1] daimi evlilik hakkındadır ve mehir için ‘Sıdak’ denmiştir.[2] Bu kelimenin geçtiği ayet, kadınların kesin haklarının birinden bahsetmekte ve koca, karısı bağışlamadığı sürece[3] karısının mehrini ödemesi ...
  • Ahzap suresinin 37. ayetinin nüzul sebebi nedir?
    25528 تاريخ بزرگان 2011/04/13
    Ahzap suresinin 37. ayeti Peygamber’le (s.a.a) Cahş’ın kızı Zeynep’in evliliği hakkında olup şöyle buyuruyor: ‘An o zamanı ki Allah'ın, kendisine nimet verdiği ve senin de nimetler verdiğin kişiye ‘eşini bırakma ve çekin Allah'tan’ diyordun.’Zeyd bin. Harise azad edilmiş bir köle olup, Peygamber (s.a.a) onu kendisine ...
  • Müslim b. Akil’in Kerbela’ya gelen kızlarının ismi nedir?
    6896 تاريخ بزرگان 2009/02/04
    Hz. Müslim b. Akil’in hayatını anlatan kitaplar incelendiği zaman, Onun Atike ve Hamide adlı iki kızının olduğu anlaşılmaktadır. Atike, Kerbelada Aşura günü, düşmanın çadırlara saldırması sonucu şehid oldu. Hamide ise, Kerbela’da esir düştü. Hz. Müslim’in nesli onunla devam etti. ...
  • İslam ve imanın şartları nelerdir?
    10109 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/07/17
    İslamın ve imanın dereceleri vardır. Şehadetyni yani ‘Eşhedü en la ilahe illallah’ ve ‘Eşhedü enne Muhammeden Resulullah’ı söyleyen herkes Müslümandır ve bu İslamın ilk derecesidir. Dolayısıyla kendisinin ve çocuklarının bedeninin pak olması, Müslüman kadınla evlenmesi, Müslümanlarla yaptığı ticaretin doğru oluşu, mal, can ve ırzının haram ve özel ...
  • Kur’an’da kötümserliğin anlamı nedir?
    11340 Pratik Ahlak 2011/11/12
    Kötümserlik, içsel bir halet olup çok kötü bir sıfattır ve çeşitli açılardan incelenebilir. Zira bireysel, toplumsal, ruhi, cismi, uhrevi ve dünyevi birçok menfi etkileri vardır. İslam kaynaklarında kötümserliğin etki ve sebeplerinin açıklanmasının yanı sıra, bu hastalığın tedavi yolları da zikredilmiştir. ...
  • Sahihi Buhari, muteber bir kitap mıdır? Neden iki emanet hadisi bu kitapta mevcut değildir?
    9683 سرنوشت حدیث 2012/06/16
    Ehlisünnetin bakışında Sahihi Buhari en muteber hadis kitabıdır ve Şii’lerin bakışında da ondaki birçok hadis lâfzî ve manevi olarak Şia’nın hadislerine benzemektedir. Bu esas uyarınca isnat edilir bir kitap sayılır. Elbette bu, Sahihi Buhari’de bir hadis bulunmazsa, hiçbir şekilde söz konusu hadisin güvenilir olmayacağı anlamına gelmez; zira ...
  • Kur’an ayetleriyle mukayese ettiğimizde hadislerin itibar derecesi ne ölçüdedir?
    7736 Kur’anî İlimler 2009/06/06
    Kur’an-ı Kerim ve muteber hadislerin her ikisi dini kaynaklardan sayılırlar ve her ikisi de şer’i hüccettirler. Kur’an hakkında senet yönünden inceleme yapılmaz Çünkü Kur’an’ın tümünün Allah katından indiğinde ve aynı şekilde Peygamber (s.a.a) tarafından bize ulaştığında bir şüphe yoktur. Sadece Kur’an ayetleri ifade ettikleri mana bakımından ...
  • Teorik İrfan ile Pratik İrfanın farkı nedir?
    9187 Teorik İrfan 2008/05/04
    Pratik irfanın iki manası söz konusudur:1- Sulûkun bizzat kendisi ve davranış.2-Sulûk yöntemini içeren öğretiler.Pratik irfan bazen birinci anlamın karşısında kullanılırken bazen de ikinci anlamın karşısında; yani pratik irfan, salikin bulgularını veya varlık felsefesi ve bilgi felsefesi konularını araştırmaktadır. ...
  • İnternetten film ve müzik indirmenin hükmü nedir?
    6737 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/17
    Film müstehcen ve müzik haram türden olursa onları indirmek, izlemek ve dinlemek, site sahiplerinin izniyle ve parasını ödeyerek olsa bile haramdır. Ama izlenmesi ve dinlenmesi caiz olan film ve müziklerin indirilmesi, site sahiplerinin koyduğu şartlara uyularak ve parasını ödeyerek olursa sakıncasızdır. Yoksa hırsızlık olur ve caiz değildir. ...
  • Bid'at nedir ve onunla ilgili İslam'ın hükümleri nelerden ibarettir?
    7398 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/01/13
    Bid'at, sözlük manası olarak yeni yapılan ve geçmişi olmayan iş demektir ve ıstılahta ise; "Dinde olmayan bir şeyi dine sokmak demektir" yani aslında dinde ve şeriatta olmayan bir şeyi dine ve şeriata mal etmektir. Bid'at koymak dinde büyük günahlardan sayılmıştır. Onlara ait mekânları ...

En Çok Okunanlar