Gelişmiş Arama
Ziyaret
6239
Güncellenme Tarihi: 2009/07/04
Soru Özeti
İmam evlatlarının adına yapılmış türbelere inanmanın ölçüsü nedir?
Soru
Ben İmam evlatlarına ait türbeler hakkında soru sormak istiyorum, Bu konu etraflıca açıklayan bir site var mı?
Kısa Cevap

İmam evlatlarından maksat Ehl-i Beyt İmamlarının soyundan gelen zatların türbeleridir. Bir çok hadiste Resulullah’ın soyuna saygı göstermenin gerekli olduğu vurgulanmış ve bu iş için büyük bir sevap ve mükafat vaat edilmiştir.

Resulullah’ın soyuna saygı göstermenin bir örneği de onların mezarlarına saygı göstermek, oraları ziyaret etmek, onarmak ve temiz tutmaktır.

Elbette şu iki noktaya dikkat etmek gerekir:

1. Resulullah’ın soyuna saygı göstermekle ilgili tavsiyeler hayatlarında Peygamber’in ahlak ve gidişatını sürdüren Peygamber’in evlatlarına aittir.

2- Günümüzde bazı çıkarcı insanlar yalanla bazı yerleri İmamzade ve mukaddes türbe olarak halka tanıtmaktalar. Hatta bazen oralarda hiçbir kabir bile bulunmamakta ya da var olan kabir Ehl-i Beyt’e mensup değildir. Bu tür su-i istimallerin önünü alabilmek için dikkat etmek gerekir.

Bu iki noktaya dikkatle İmamzadelere (türbelere) karşı vazifemiz belli olur.

Merhum Muhaddis Kummi, bu konuda şöyle demektedir: “İlk önce İmamzade’nin (türbe sahibinin) soyu belli olmalıdır. İkinci olarak onun şahsiyet olarak yüce bir makama sahip olduğu ve üstün bir kişiliğinin olduğu bilinmelidir.”

Ayrıntılı Cevap

Bir çok hadiste yer aldığına göre Resulullah’ın evladına saygı göstermek onlara değer vermek emredilmiştir.[1] Resulullah şöyle buyurmuşlardır: “Benim evlatlarıma saygı gösteren gerçekte bana saygı göstermiştir.”[2]

İmam Rıza (a.s) da şöyle buymuştur: “Bizim evladımızın yüzüne bakmak ibadettir.” Sonra bir adam sizin İmam olan evladınıza mı bakmak ibadettir? diye sordular. İmam: “Peygamber’in yol ve gidişatından ayrılmadıkları ve günaha bulaşmadıkları sürece o hazretin soyunun hepsine bakmak ibadettir.” dediler.[3]

Peygamber’in evlatlarına ve soyuna saygı göstermek hem onların hayat dönemi ve hem de vefatlarından sonraki dönem için geçerlidir.

Nitekim İslam, insanın kendi ölülerinin mezarını ziyaret etmesini emretmiştir.”[4]

Buna göre Peygamber’in dünyadan gitmiş olan evlatlarına saygı göstermenin yollarından biri de onların mezarlarını ziyaret edip o mezarları korumaktır. Bu gibi yerleri onarmak, temiz tutmak, ıtır sürmek bu mezarların sahiplerine bir çeşit saygı sayılır. Çünkü bu işler o mezarların daha muhteşem bir konuma gelmelerine ve halkın oraları ziyaret etmelerine sebep olur.[5]

Burada hadislerde de işaret edilen bir noktayı vurgulamakta yarar vardır. O da şu ki tüm bu tavsiyeler gerçek anlamda Resulullah’ın soyundan gelen ve hayatların boyunca o hazretin yol ve yönteminden ayrılmayan kimseler içindir.

Diğer bir noktada şu ki: Günümüzde bazı çıkarcı insanlar yalanla bazı yerleri İmamzade ve mukaddes türbe olarak halka tanıtmaktalar. Hatta bazen oralarda hiçbir kabir bile bulunmamakta ya da var olan kabir Ehl-i Beyt’e mensup değildir.

Bu tür su-i istimallerin önünü alabilmek için daha fazla dikkat etmek gerekir.

Bu iki noktaya dikkatle bizim İmamzadelere (türbelere) karşı vazifemiz belli olur.

Merhum Muhaddis Kummi, bu konuda şöyle demektedir:

“İlk önce İmamzade’nin (türbe sahibinin) soyu belli olmalıdır. Yani soy bilimiyle ilgili yazılmış kitaplarda onun masum bir imama mensupluğu kayıtlı olmalıdır. İkinci olarak onun masum bir imamın soyundan geldiğinin belirlenmesinin yanı sıra şahsiyet olarak kendisinin yüce bir makama sahip olduğu ve üstün bir kişiliğinin olduğu bilinmelidir. Bu iki noktanın bir türbe sahibi hakkında geçerli olduğu belirlenirse o zaman o türbeye saygı göstermek gerekir. Örneğin Hz. Abdulazim Hasani (Rey şehri) Hz. Masume (Kum) Hz. Seyid Muhammed (Samirra) Hz. Şahçirağ (Şiraz) ve… gibi türbeler de bu iki noktanın mevcut olduğu kesin olarak ispatlanmış olduğundan bu türbelere saygı göstermek gereklidir ve bunları ziyaret etmenin çok sevabı vardır. Ama bu noktalar belirlenmezse insan sadece Müslümanların Mezarlığı olarak buralarda Fatiha ve Kur’an okuyabilir ve orada bulunan ölüler için Allah’tan bağışlanma dileyebilir. Ancak şuna da dikkat etmek gerekir ki halk arasında meşhur olan türbelere de saygısızlık doğru bir iş değildir. Elbette doğru bir temele sahip olmadığı belirlenirse o başka; hatta bu durumda da saygısızlık yapılmaz sadece halka burada Ehl-i Beyt’en kimse defnedilmemiştir demekle yetinilir.”[6]



[1] Muhaddis Nuri, Mustedreku’l-Vesail, c. 12 s. 376

[2] Ade.

[3] Vesailu’ş-Şia c. 12 s. 311

[4] Biharu’l-i Envar, c. 79 s. 64

[5] Ziyaretin faydaları konusunu işlemek daha geniş bir fırsatı gerektirir. Ancak kısaca ziyaretin faydaları bilmek için Bkz. Soru 171.

[6] Bk. Tibayan yay. Soru ve Cevap “CD”.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Acaba Kuran’ı Kerim’de açıkça karaborsacılığa değinilmiş midir?
    7426 Tefsir 2019/02/18
    Kuran’ı Kerim’de karaborsacılık terimi açıkça ifade edilmiş olmasa da karaborsacılıkla ilgili olan ve aynı sonucu doğuran meseleler beyan edilmiştir. Hileli satış ve stokçuluk açıkça beyan edilmiştir. Başka bir ifadeyle stokçuluğun yasaklanması, stokçunun melun ve suçlu tanıtılması gerçekte karaborsacılığın men edilmesi ve kınanmasıdır. Zira stokçunun temel gıda ürünlerini ...
  • Zamanın İmamının (a.s) yiyecek ve giyeceği nedir?
    5594 Eski Kelam İlmi 2011/03/02
    İmam tıpkı diğer insanlar gibi yaşamakta, normal ve olağan bir yaşam sürmektedir. Rivayetlerden anlaşıldığı kadarıyla kendisi yiyecek ve giyecekten minimum ölçüde istifade etmektedir. Numanî, Ğıybet kitabında İmam Sadık (a.s) ve İmam Rıza’dan (a.s), Hz. Mehdi hakkında şöyle rivayet etmektedir: “Onun giydiği sadece kalın ve yediği de ...
  • Kuran ve hadis ışığında Tıp etiği ilke ve gereklilikleri nelerdir?
    2061 بیشتر بدانیم 2020/01/19
  • Araf suresinin Genel anlamı ve okumasının fazileti nedir?
    39842 Tefsir 2012/04/07
    Araf suresi Mekkede nazil olan surelerden ve iki yüz altı ayete sahiptir.[1] Bu surenin muhtevası ve fazileti hakkında tefsir ve hadis kaynaklarında bazı konular zikreilmiştir. Bizde sorduğunuz soruyu dikkate alarak bu konuyu iki kısımda sunmaya çalışacağız: Araf suresinin fazileti
  • Peygamberin (s.a.a) ve İmamlar’ın (a.s) sarıklarının rengi neydi?
    40384 Masumların Siresi 2011/12/10
    Birçok millet ve kavim, hatta günümüz modern dünyasında bile insanlar birbirlerini tanımak ve irtibat kurmak amacıyla çeşitli alametler kullanırlar. Seyyidler, tarihi olaylar, mezhepsel, toplumsal vb. nedenlerden dolayı özel bazı şiar ve alametlere sahiptirler. Dini açıdan seyyidlerin siyah sarık giymeleri cedleri Resul-i Ekrem’in (s.a.a) siyah sarık giymesinden kaynaklanmaktadır. ...
  • Hazreti Muhsin Kimdir ve nasıl şehit edildi, onun katili kimdir?
    32051 تاريخ بزرگان 2012/09/20
    Şia ve ehlisünnetin rivayet ve tarihi kaynaklara göre hazreti Muhsin (a.s.) Hz. Ali ve hazreti Fatma’nın çocuklarındandır. Ömer veya Kunfüz hazreti Fatma’yı (a.s.) duvar ile kapı arasına sıkıştırdı ve onun bu işi o kadar şiddetli ve baskısı o denli bastırıcı idi ki o hazretin kaburgalarının kırılmasına ve ...
  • Gusül alındığında bedenin sağ tarafını sol elle yıkamanın sakıncası var mı?
    5775 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/01/17
    Sakıncası yoktur.[1][1] -Daha fazla bilgi için bkz: İmam Humeyni, Tevzih-ul Mesail, c.1, s.216, mesele:361, 362, 363.
  • Acaba taklidi merci olamayan bir kimseye humus ödenebilinir mi?
    5937 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/07/18
    Bildiğiniz üzere bazı değerli mercilerin görüşüne göre kendi taklidi mercii olmayan bir başka mercie humus ödeyebilmek için sadece bazı prensipler dairesinde mümkündür. Söz konusu mercilerin değerli görüşleri aşağıda zikrediliyor: Eğer bir kimse imamın (a.f.) payını (humusu) taklit etmediği bir müçtehide vermek istiyor ise bir surette bu izin kendisine veriliyor. ...
  • Ben sekiz yıldır evlenmiş bulunuyorum ve şimdiye dek humusumu vermedim. Lütfen bana kılavuzluk eder misiniz?
    5674 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/05/03
    Hz Ayetullah Uzma Sistani’nin (ömrü uzun olsun) bürosu: İlk iş günü, onun yılbaşıdır ve her yıl o günde kalmış her şeyin humusunu ödemelidir; ister nakit para olsun ister azık gibi kalmış kullanılabilecek maddeler olsun ve ister yıl boyunca istifade edilmemiş eşya, elbise ve benzeri şeyler olsun durum ...
  • Şeytanın mı nüfuzu ve kudreti fazladır yoksa Allah’ın mı?
    6697 Eski Kelam İlmi 2012/01/23
    Hiç şüphesiz Allah’ın kudreti her şeyin yaratıcısı olması yönüyle bütün işlerde şeytandan daha fazladır. Hz. Âdem’in Allah’ın buyruğuna uymayarak şeytan’ın sözünü dinlemesi şeytanın sözlerinin gücü ve nüfusu nedeniyle değildi, şeytanın vesvesesinin sonucuydu, çünkü insan muhtar(irade sahibi) bir varlıktır. Kendi seçimlerinde değişik unsurların etkisi altındadır.

En Çok Okunanlar