Gelişmiş Arama
Ziyaret
20586
Güncellenme Tarihi: 2010/03/07
Soru Özeti
Allah-u Teala insanı hangi amaç için yarattı?
Soru
İnsan neden yaratıldı? Dünyaya gelmesi ve dünyadan göçmesi kendi elinde olmayan bu varlığın dünyadaki görevi nedir?
Kısa Cevap

a) Allah-u Teala’nın yaratıcılığı yaratmayı gerektiriyordu.

b) Yaratılış düzeni hikmetli ve bir hedef üzerinedir.

c) Kainatın ve diğer varlıkların yaratılmasının son hedefi insandı; çünkü her şey onun içindir ve en güzel yaratıcı tarafından en güzel surette yaratılmıştır.

d) Yaratılışın hedefi ne olursa olsun sonucu hiçbir şeye muhtaç olmayan Allah’a değil insanın kendisine döner.

e) İnsanın yaratılışının asıl hedefi gerçek kemal ve saadete ulaşmak, yüce insani makamlara yetişmek ve melekut alemine ulaşmaktır. Bütün bunlar ise Allah’a olan bilinçli bir marifet ve ubudiyetle (kullukla) gerçekleşir.

Ayrıntılı Cevap

İster ilim, kudret, malikiyet, hâkimiyet gibi zata ait ve Allah’ın varlığının terkipsiz oluşunun gereği olan zatının kendisi olan sıfatlar, ister fiile mensup olan ve sıfat-ı fiili diye bilinen rububiyyet, razikiyyet, halikiyyet, irade ve rahmet gibi İlahi isim ve sıfatlar her biri subutiye sıfatlardır. Allah-u Teala onlarla kesintisiz feyiz vermektedir. Bu arada Onun yaratıcılık sıfatı daima ve kesintisiz olarak yaratmayı gerektirmektedir: ‘O her gün yeni bir iştedir.’[1]

 

Dikkat çeken başka bir nokta şudur: Allah-u Teala hikmet sahibidir; hikmet sahibi de boş ve anlamsız işler yapmayacağından yaratılış bir hedef üzerinedir. Bu düzen Allah’ın yüce sıfatları doğrultusunda kurulmuş ve onda en küçük bir eksiklik ve kusur yoktur. Âlemdeki bütün zerreler lisan-i halleriyle şöyle diyorlar:

 

Dairede bir nokta eksik veya fazla değildir.

Ben bu meseleyi açıkça görüyorum.

 

Kur’an ayetlerinin nassına göre varlıkların yaratıcısı onları boş ve batıl olsun diye yaratmadı. Aksine O’nun yaratmasının eksen ve esası hak temel üzerine kurulmuştur. Bu en güzel düzende en küçük parçalar bile yüce ve değerli maksatları gütmekte, hiç biri boş ve gereksiz değildir:

 

Bu perde bir ip boş değildir

Gerçi ipin ucu bize görünmemektedir.

 

Şu noktayı da göz ardı etmemek gerekir, kâinatın ve diğer varlıkların yaratılışının son hedefi insandır. Daha açık bir deyimle Allah, alemi Ademoğlu için yarattı. O, yaratılmışların en güzelidir, çünkü Allah en güzel yaratıcıdır. Varlık fabrikasından onun gibisi çıkmamıştır. Hadis-i kutsi’de şöyle buyuruyor: ‘Ey Ademoğlu, her şeyi senin için yarattım, seni de kendim için yarattım.’[2]

 

Şimdi asıl konuya geçelim. İnsanın yaratılmasından amaç ne olursa olsun sonucu insanın kendisine dönmektedir. Allah’ın ona ihtiyacı yoktur, Allah her şeyden ganidir; bütün varlıklar ve bu cümleden insan Allah’a muhtaçtır; Ey insanlar! Siz Allah'a muhtaçsınız ve Allahsa, odur müstağni ve hamde layık.[3]

 

‘Ve Musa demişti ki: Siz de nankörlük etseniz, yeryüzünde kim varsa hepsi de nankörlük etse şüphe yok ki Allah, müstağnidir ve gerçekten de hamda layıktır.’[4]

 

Hz. Ali (a.s), Hemmam diye meşhur olan hutbesinde şöyle buyuruyor: ‘Allah-u Subhan yaratılmışları yaratırken onların itaat ve kulluklarından müstağni, günah ve isyanlarından güvende idi; zira günahkarların günahı ona zarar vermez, itaat edenlerin itaati ona fayda sağlamaz.’[5] (emre itaat ve günahtan sakındırmak kulların kendisine fayda sağlamaktadır).

 

Kur’an-ı Kerim’de insanın yaratılış hedefi çeşitli şekillerde ele alınmıştır. Bunlar gerçekte bu hedefin bir boyutuna işaret etmektedir. Örneğin:

 

‘Ben, cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım.’[6]

 

‘Hanginizin daha iyi davranacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratan O’dur.’[7]

 

Yani tekamüle ulaşmak için bu eğitimle karışık yapılan imtihandır.

 

‘Onlar, aykırılığa düşmekten bir türlü kurtulamazlar. Ancak Rabbinin merhamet ettiği kimseler müstesna ve zaten de bunun için halketmiştir onları.’ [8]

 

Görüldüğü üzere bu ayetler dikkatleri bir noktaya odaklamaktadır, o da insanın eğitim, hidayet ve tekamülü noktasıdır. Buradan da şu anlaşılmaktadır: İnsanın yaratılış hedefi kemal, saadet ve yüce insani değerlere ulaşmasıdır. Bunlar da Allah’a bilinçli bir kulluk, ubudiyyet ve marifetle gerçekleşebilir. Nitekim, ‘Allah’a kulluk, değerli bir cevherdir ki, batını rububiyyettir.’[9] Kim ona ulaşırsa Allah’ın dışındaki her şeye musallat olur.

 

Bir rivayette İmam Cafer-i Sadık (a.s) şöyle buyuruyor: ‘İmam Hüseyin (a.s) ashabının yanına gelerek şöyle buyurdu: Yüce Allah kullarını kendisini tanısınlar diye yarattı. Onu tanıdıklarında Ona kulluk ederler, Ona kulluk ettiklerinde Ondan başkasına kulluk ihtiyacı hissetmezler.’[10]



[1] - Rahman/29

[2] - el-Menhec-ul Kaviy, c.5, s.516; İlm-ul Yakin, c.1, s.381.

[3] - Fatır/15

[4] - İbrahim/8

[5] - Nehcu’l Belağa (feyz), Hutbe-i Hemmam, s.11

[6] - Zariyat/56

[7] - Mülk/2

[8] - Hud/118-119

[9] - Misbah-uş Şeria Der Hakikat-ı Ubudiyyet.

[10] - Saduk, İlel-uş Şerayi’ (El-Mizan’dan naklen c.18, s.423).

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Kur'an-i Kerim "Açık kitap nazil ettik. Bu ayetteki açık kelimesinden maksat nedir?
    9490 Tefsir 2011/07/23
    Açık (mübin) Kur'an'ın bir sıfatıdır. Kur'an'ı bu şekilde vasıflandırmakla onu halka daha fazla tanıtmayı hedef almaktadır. Onun diğer semavi olan ve olmayan kitaplara olan üstünlüğünü açıklıyor. Çünkü hiçbir kitabın emir ve programları Kur'an gibi açık değildir.Kur'an'da sürekli çeşitli ayetlerde bu Kur'an'ı nazil ettiğini açıklaması hidayet nimetini insanlara hatırlatmak içindir.
  • Hz. Zehra’nın (s.a) şahsiyeti hangi yönlere sahiptir?
    10849 Masumların Siresi 2010/07/06
    Sadece irdeleme ve derin düşünme aracılığıyla engin boyutlarına ulaşmanın mümkün olduğu Hz. Zehra’nın (a.s) yüce şahsiyetinin yönleri çok geniş ve engindir. O yüce şahsiyetin manevî ve ilahî, ilim ve marifet, siyasal ve toplumsal mücadele yönleri hakkında okumak ve araştırmak bize hedefimize ulaşmada yardımcı olacaktır. Kadınların efendisinin muhtelif ...
  • Âlimler ve müçtehitlerin Savefi Şahları hakkında ki genel görüşleri nedir?
    7289 تاريخ بزرگان 2009/04/08
    Her şeyden önce bilmek gerekir ki âlim ve müçtehitler şöyle bir genel kaideye inanırlar: Dini tebliğ edip yaymak için çaba harcamak lazımdır ve onun temellerinin sağlamlaştırmak için hiçbir fedakârlıktan kaçınılmamalıdır. Ancak bu ortak hedefe ulaşmak için metot konusunda görüş ayrılığı olabilir.İmam ...
  • “A’lem, fe’l a’lem”in anlamı nedir?
    8345 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/06/06
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Ölüm meleği her diri varlığın canını almaktadır mı?
    20487 Eski Kelam İlmi 2011/04/11
    Hadislerin genel ifadesinden anlaşılan şu ki ölüm meleği (Azrail) canları alan ilahi araçların başındadır ve her canlı varlığın canını almaktadır.Ancak önemli olan şunu bilmektir ki, bütün canlıların canını alan Allah'tır. Onun uyguladığı sünnet gereği bu iş belli araçlar vasıtasıyla gerçekleşir. Bu vasıta meleku'l-mevt ...
  • Aerobik egzersizinin hükmü nedir?
    6555 Müzik Eşliğinde Spor Hareketleri 2012/05/15
    Ayetullah el-Uzma Hamanei: Genel olarak günah ortamlarına uygun olan eğlendirici bir müzik olur veya şehveti tahrik eder yahut haram bir işe neden olur veyahut fesada yol açarsa caiz değildir. Ayetullah el-Uzma Sistani: Ritmi eğlence ve oynamaya neden olursa bilerek dinlenmemelidir. Ayetullah el-Uzma Safi ...
  • Neden Allah cennetin çoğunu maddi hususlar ile nitelemiştir?
    7469 بهشت و جهنم 2012/05/27
    Kur’an-ı Kerim’de cennet ve cehennem hem maddi özellikler ve hem de ruhani ve manevi özellikler ile betimlenmiştir. Maddi nimetler ile nitelemek, birçok insanın manevi ve ruhani nitelemeler aracılığıyla bilgi edinmesinin zor ve hatta imkânsız olması nedeniyledir. Zira insanların zihni daha çok maddi konulara alışıktır ve bu nedenden ...
  • İmam Mehdi (a.s)’ın kısa biyografisini sunabilir misiniz?
    3313 امام مهدی عج 2020/01/20
  • Karz-ul hasene ev kredisi hesabına humus gelir mi?
    7618 Tasarruf Humusu 2011/04/13
    Sorunuz büyük taklit mercilerinin bürolarına gönderildi ve şimdiye kadar elimize geçen cevaplar şunlardır:Hz. Ayetullah el-Uzma Hamanaei: Söz konusu meblağın gelirinizden olan miktarına humus gelir, humus yılı başında onun beşte birini vermelisiniz.  Hz. Ayetullah el-Uzma Mekarim Şirazi: Humusunu vermemişseniz, geri kalana humus gelir. ...
  • Zengin olan kimselerin sahip oldukları servet kendilerin göstermiş oldukları çabanın karşılığı mıdır yoksa Allah’ın kendilerine vermiş olduğu lütuf müdür?
    11480 Eski Kelam İlmi 2011/07/14
    Rızık ve azık veya servet genel anlamda Allah tarafından bağışlanan genel bir lütuftur. Ancak Allah’ın genel anlamda olan bu lütuf ile servet elde etmek için çaba harcamak ve uğraş göstermek arasında her hangi tezat söz konusu değildir. Ama Allah u Teâlâ’nın, iman eden kulları ilişkin has ...

En Çok Okunanlar