Gelişmiş Arama
Ziyaret
13193
Güncellenme Tarihi: 2012/03/10
Soru Özeti
Adet günlerinde var olan düzensizliği dikkate alarak benim namaz ve orucumun hükmü nedir?
Soru
Ben iki çocuk sahibiyim. Doğum yapmadan önce düzenli bir âdetim yok idi. Ancak yedi günde temizlenirdim. Doğumlarımdan sonra da âdetim düzgün değildir. Altıncı günden on iki ve on üçüncü güne kadar renkli akıntılarım var. Bu durumda namazımın ve orucumun hükmü nedir?
Kısa Cevap

Eğer doğumlardan sonra âdetiniz adediye (adeti belli olan kimsenin) bir kimsenin adeti gibi altı güne dönmüş ise altı günü hayız ve geride kalan diğer günleri istihaza sayarsınız. Ama eğer âdetin değişmemiş âdetiniz adediye şeklinde yedi gün baki kalmış ise yedi gün hayız diğer günlerini istihaza olarak karar kılınız.

Ayrıntılı Cevap

Doğumdan önce her ay yedi gün kan görüyor olduğunuz için o zaman adediye (adeti günlerinin belli olan kimsenin adeti) olan bir kimsenin âdetine sahip idiniz. Şimdi de her ay on iki ve on üç gün kan gördüğünüz için yine adediye bir kimsenin âdetine sahipsin. Ama kan gördüğünüz günler on günden fazla olduğu için aşağıdaki düstura göre amel etmelisin:

“Adeti adediye (sayılı) şeklinde olan kadın eğer adetinden fazla kan görür ve on günden fazla olursa, eğer gördüğü tüm kanlar bir şekilde olursa adet olduğu günden beri günleri saysın adet günlerine kadar hayız geride kalan günleri de istihaza olarak karar kılsın. Ama gördüğü kanların türü ayni şekilde olmazsa; bazı günlerde hayız kanıyla aynı bazı günlerde de istihaza kanıyla aynı olursa; bu durumda eğer hayız kanının niteliğinde olan günler adetinin günleriyle aynı sayıda olursa o günleri hayız olarak saymalı kalan diğer günleri de istihaza karar kılmalıdır. Ama eğer hayız nitelikleri taşıyan kan adet günlerinden az olursa bu günleri ve adetini tamamlayacak günleri ekleyerek hayız olarak saysın ve geride kalan diğer günleri istihaza karar kılmalıdır”.[1]

Dolayısıyla eğer doğumdan sonra âdetiniz adediye şeklinde altı güne dönerse bu durumda altı gününü hayız geride kalan diğer günleri istihaza karar kılmalıdır. Ama eğer âdetiniz değişmezse ve âdetiniz yedi gün baki kalırsa âdetiniz günü sayılı olan kimse gibi yedi günü hayız geride kalan diğer günleri istihaza sayarsınız.

Aayetullah Mehdi Hadevi Tahranini’nin (Allah bereketini devam ettirsin) vermiş olduğu cevap şöyledir:

Eğer doğumdan önce adetinizin müddeti belli değildi ise; örneğin yedi gün, ve doğumdan sonra bu müddet değişmiş ve yeni adet belli bir müddet ile meydana gelmemiş ise, eğer gördüğünüz kan on günden daha fazla devam eder ve kanların tümü hayız veya istihaza niteliklerinde olursa ihtiyati vacip gereğince akrabalarınızda sizin yaşınızda olan kimsenin adetine müracaat etmelisiniz. Eğer onların da has bir adetleri yok ise üç ile on arasındakini hayız sayınız. Ki en uygunu daha önceki âdetinin günlerini yani yedi gününü hayız olarak sayınız geride kalan günleri de istihaza olarak karar kılınız. Ama eğer on günden daha fazla kan devam ederse, gelen bu kan bazı günlerde hayız kanının özelliklerini taşıyor ve bazı günlerde de istihaza kanın niteliklerini taşıyor ise, hayız niteliklerini taşıyan kanın devam ettiği günler üç günden daha az ve on günden daha fazla olmazsa bu günleri hayız diğer günlerdeki kanı istihaza olarak sayınız. Ama eğer hayız niteliklerini taşıyan kan üç günden daha az olursa onu hayız olarak karar kılınız. Onun sayısını da yukarıda işaret edilen iki yöntemden birisiyle (akrabanın adetine ya sayıyı seçerek) belirtiniz. Eğer kan on günden daha az devam ederse hepsini hayız olarak biliniz.

 


[1] “İmam Humeyni (el – Muhaşi lil İmam el- Humeyni)”, c. 1, s. 287, mesele; 493.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Hafızayı takviye etmenin yolları nelerdir?
    8761 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/04/04
    Peygamber efendimiz ve masum İmamlardan bizlere ulaşan rivayetlerin bir kısmı bazı bitkilerin özellikleri, ilaçlar ve yiyecekler hakkındadır. Birçok rivayette hafızayı takviye etmenin yolları ve hangi yiyecekler ve ilaçların kullanılması gerektiği açıklanmıştır. Zikri geçen rivayette İmam Ali (a.s) şöyle buyuruyor: “Her kim biraz halis safranı, ayak otu ve ...
  • İnsan kıyamette bu dünyada sevdiği ve ilgi duyduğu insanlarla mı haşır olacak?
    3207 Hadis 2020/01/20
  • Hz. Fatıma Zehra (a.s) nerede toprağa verildi?
    47421 تاريخ کلام 2011/10/23
    Fatıma Zehra (a.s), İslam Peygamberinin (s.a.a) elçiliğe seçilmesinden sonra[1] ve hicretten sekiz yıl önce (peygamberliğin beşinci yılında) Mekke’de doğmuş[2] ve dokuz yaşındayken İmam Ali (a.s) ile evlenmiştir.[3] Peygamberden (s.a.a) sonra Hz. Fatıma’ya (a.s) zulüm ...
  • İslamın beşer medeniyetinin ilerlemesindeki rolü nedir?
    10791 Fıkıh Tarihi 2012/02/15
    Medeniyet her milletin yücelişi ve ilerlediğinin göstergesidir. İslami ülkelerdeki medeniyetin icat edilişinin geçmişi şu anlamdadır: Müslümanlar fikir, düşünce, servet, sermaye ve hakeza kudret üretmiş olmalarıdır. Eğer böyle bir durum olmamış olsaydı hiç bir medeniyet şekillenmezdi.Medeniyet şu anlamdadır: Şehirleşmeyi, düzen ve kanunu, ...
  • Hac ve umre giderlerini hayırlı işlerde kullanmak hac ve umrenin sevabını taşır mı?
    14834 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/06/14
    Tüm ömür boyunca bir defalığına Allah’ın evini ziyaret etmek gerekli şartları taşıyan herkese farzdır ve bu farzdan yüz çevirmek diğer farzlarda olduğu gibi hiçbir bahaneyle caiz değildir. Ama müstehap hac ve umre gibi müstehap amellerin tümüyle ilgili olarak genel bir kaide vardır ve bu kaide esasınca içinde ...
  • Ehlisünnetin kadınları kabirleri ziyaret etmekten men etmesinin nedeni nedir?
    8975 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/21
    Ehlisünnet kitaplarında kadınların kabir ziyaretinde bulunmasının mekruh veya haram olduğunu yansıtan bir takım rivayetler mevcuttur. Lakin böyle ziyaretlerin caiz olduğunu belirten daha güçlü hadislerin varlığı ve birinci grup hadislerin senet ve muhtevasındaki zayıflık, birçok Ehlisünnet âlimini şer’i şart ve durumlara riayet etmesi halinde kadınların da erkekler gibi ...
  • Namazda kırattan sonra rükû’a gitmeden önce azıcık beklemek gerekiyor mu? Rükû’a bitişik kıyamın hükmü nedir?
    11569 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/09/09
    Namazda kırattan sonra biraz bekleme ve rüku’a bitişik kıyamın hükmü konusunda büyük taklit mercilerinin görüşleri şöyledir: Ayetullah Uzma Hamanei’nin (Allah onun ömrünü uzun etsin) Defteri: Cevap 1: Durmak vacip değildir ve tekbirin söylenmesi de farz değil, müstehaptır. Cevap 2: Rükün olan ...
  • Hz. Ali’ye (a.s.) göre vacip nedir? Vacipten daha vacip nedir? Zor nedir? Daha zor nedir? Acayip nedir? Acayipten daha acayip nedir? Yakın nedir? Yakından daha yakın olan nedir?
    13965 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/14
    Allame Meclisi’nin “Biharu’l Envar” adlı kitabında da naklettiği bir rivayette: Şahsın birisi Hz Ali’den (a.s) şu sorularına cevap vermesini istedi; vacip nedir? Vacipten daha vacip hangisidir? Acayip nedir? Acayipten daha acayip nedir? Zor olan hangisidir? Zordan daha zor olan nedir? Yakın nedir? Yakından daha ...
  • Güvercin oynatmanın İslamdaki hükmü nedir?
    10378 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/29
    Bu işin kendiliğinden şer’i bir sakıncası yoktur, ancak genel olarak başkalarını ve komşuları rahatsız ve eziyet edecekse ve bazı bölgelerede bunu yapan ciddiye alınmayacaksa sakıncalı olduğu söylenebilir. Bütün bunları göz önüne alan büyük taklit merciileri şöyle fetva vermişlerdir:Hz. Ayetullah Hamanei’nin Bürosu:
  • Anne rızası olmadan Müslüman olmayan bir kızla evlenmenin hükmü nedir?
    9048 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/09/22
    İslam dini insanların bozulması ve yozlaşmasını önlemek ve ahlakî yozlaşmalardan kaynaklanan problemlerden birey ve toplumu korumak ve aynı şekilde aile müessesesini güçlendirmek için evlenmeyi çok tavsiye etmiştir. Elbette gencin hayatı ve geleceği için karar alabileceği bir erginlik ve rüşt yaşına ermesi de İslam dini tarafından önemsenen ...

En Çok Okunanlar