Gelişmiş Arama
Ziyaret
12631
Güncellenme Tarihi: 2012/04/05
Soru Özeti
Rivayetlere göre iman ile sevgi ilişkisini beyan ediniz?
Soru
Rivayetlere göre iman ile sevgi ilişkisini beyan ediniz?
Kısa Cevap

Rivayetlerde sevgi ile din ilişkisini incelemek için ilkin din, iman, sevgi ve muhabbet meselesi arsında var olan zati ilişkiyi inceleyeceğiz. Sonra iki tür sevgiye; birisi ilahi muhabbet ikincisi şehvani sevgisine değineceğiz. Lütfen detaylı cevaba müracaat ediniz.

Ayrıntılı Cevap

Rivayetlerde sevgi ile din ilişkisini incelemek için ilkin din, iman, sevgi ve muhabbet meselesi arsında var olan zati ilişkiyi inceleyeceğiz. Sonra iki tür sevgiye; birisi ilahi muhabbet ikincisi şehvani sevgisine açıklayacağız. Sonraki unvanda ehlibeyt sevgisi bağlamda olan özel önemliliğe ve onun iman olan direk nisbetine değineceğiz. Son olarak Allahın, peygamberin ve ehlibeytin düşmanlarına karşı kin ve nefretin (buğz) konumuna değineceğiz.

  1. Din ile Sevginin İrtibati:
    1. İmam sadık şöyle buyuruyor: “Her kim Allah için severse, Allah için düşmanlık yaparsa, Allah için verirse o imanı kamil olan kimselerdendir”.[1]
    2. İmam Sadıktan hübb ile buğz imandan mıdır şeklinde soruldu? O hazret şöyle buyurdu: “Acaba iman hüb ile buğz dışında bir şey midir? Sonra şu ayeti okudur: “Fakat Allah, size imanı sevdirmiş ve onu gönüllerinize güzel göstermiş; inkârı, fasıklığı ve (İslâm’ın emirlerine) karşı çıkmayı da çirkin göstermiştir”.[2]
    3. Bir gün Allah resulü kendi ashaplarına şöyle buyurdu: “İmanın hangi unsuruna sarılması daha muhkemdir? Ashap dediler: Allah ve Allah resulü daha iyi bilirler: Bir kısmı da namazdır dediler. Bazıları da zekâttır dediler; bir diğer kısım da oruç ve hacdır şeklinde görüş belirtiler ve… O hazret şöyle buyurdu: “Söylenilenlerin her birisinin has değeri vardır ama imanın en mutmain kulpu Allah yolunda sevmek, Allah yolunda nefret etmek, Allahın evliyalarını sevmek ve Allahın düşmanlarından nefret duymaktır”.[3]
    4. İmam Sadık şöyle buyuruyor: “Her kim din için sevmezse, din için düşmanlık yapmazsa dini yoktur”.[4]
  1. İlahi Muhabbet:
    1. İmam sadık şöyle buyuruyor: “Bir Mümin kalbini dünyadan boşatsa, yukarı gider ve Allahın muhabbetinin tatlılığını kendinde bulursa, dünya ehlinin nezdinde aklı delilikle karışmış kimse gibi olur. Oysaki bu grup Allahın muhabbetinin tatlılığıyla karıştırılmış dolayısıyla onun dışında hiçbir şeyle uğraşmazlar”.[5]
    2. İmam Sadık şöyle buyurmuş: “Ben sizden olan mümin bir kimseyi öyle severim ki namaza durduğunda yönünü Allaha çevirsin ve kalbini dünya ile meşgul etmesin. Zira namazda kalbini Allaha yönelten her kula Allah yüzüyle ona yöneliyor ve müminlerin muhabbet ve sevgisini kendi muhabbet ve sevgisinden sonra ona fark ettiriyor”.[6]    
    3. İmam Sadık’ın ashaplarından birisi şöyle buyuruyor: Bilinçli ve uyanık olunuz! Dünyada zahit olmadığınız müddetçe imanın tadını tatmanız diyor. Zira ben imam Sadık’dan şöyle duydum buyuruyor ki; “Mümin dünyadan kalbini arındırır yukarılara çıkar ve Allahın muhabbetinin tatlılığını haddi zatinde bulacak ve onun dışında hiç kimseyle uğraşmaz; hakeza buyuruyor: Kalp saf olduğu taktirde yer onun için dar olur ta ki (Allaha doğru) yukarılara gitti”.[7]
    4. İmam Ali şöyle buyuruyor: “Nasıl oluyor da bir kimse Allahın muhabbetini iddia ediyor da ama kalbi dünya sevgisiyle aram bulmuş”.[8]
    5. İmam Ali başka bir yerde şöyle buyuruyor: “Güneş gecenin karanlıklarıyla cem olunmadığı gibi Allah sevgisi ile dünya sevgisi de bir arada cem olunmuyor”.[9]
    6. Hz Ali şöyle buyuruyor: “Cennette en lezzetli ve en iyi şey Allahın sevgisi ve Allah yolunda sevmektir”.[10]    
    7. Bazı kitaplarda şöyle nakledilmiştir: Hazreti Abbas ve hazreti Zeynep küçük idiler, hazreti Ali Abbas’ın güzlerinden öptü sonra hazreti Zeynebe döndü baktı. Hazreti Zeynep şöyle dedi: Ey baba Acaba bizi seviyor musun? O hazret şöyle buyurdu: “Çocuklarımız ciğerlerimizin parçalarıdırlar”. Zeynep dedi: ama nasıl oluyor da iki sevgi bir kalpte yerleşebiliyor? Biri Allah’ı sevmek diğeri çocuklarını sevmek, eğer bizden vazgeçilmiyorsa Allah’ı halisane sev bize karşı da şefkatli ol!.[11]
  2. Şehvani Sevgisi (Mezmum Sevgiler):

Dünya sevgisi Allahın sevgisi karşısında yer aldığını söylemiştik. Bazen bu iki tür muhabbetin birisine ilahi aşk ya irfani aşk diğerine dünyevi aşk deniliyor. Bunların her birisinin de farklı şubeleri vardır. Kuranı kerimde belirtildiği üzere şehvet sevgisi insanlar için sevimli kılınmıştır ki şunlardan ibarettir: 1- Kadına karşı olan aşk (cinsel aşk), 2- çocuklara duyulan aşk, 3- paraya duyulan aşk (altın ve gümüş). 4- dünyevi güzelliklere ve imkanlarına duyulan aşk: “Kadınlar, oğullar, yük yük altın ve gümüş, salma atlar, davarlar ve ekinler gibi nefsin şiddetle arzuladığı şeyler insana süslü gösterildi. Bunlar dünya hayatının geçimliğidir. Oysa asıl varılacak güzel yer ancak Allah’ın katındadır”.[12]  Rivayette şöyle okuyoruz: Allah Teâlâ Davut’a vahyi etti ki ashaplarını şehvetlere dalmaktan korkut. Ve (onun getirilerinden) sakındır. Şehvetlere gönül bağlamış olanların kalpleri benden perdelenmiş ve üstünden perde çekilmiştir.[13]

  1. Ehlibeyt ve İmamların Muhabbeti:
    1. İmam Sadık şöyle buyuruyor: “Kim ehlibeyti severse ve bizim sevgimiz onun kalbine yerleşirse hikmetin çeşmeleri onun kalbinden dilinin üzerine akar ve kalbinde iman yenileniyor”.[14]  
    2. İslam Peygamberinden nakledilmiştir: “Kim Alibeyt muhabbetiyle ölürse şehit olarak dünyadan gitmiştir. Biliniz ki her kim alimuhammedin sevgisiyle ölürse bağışlanmıştır. Biliniz ki her kim Alimuhammedin sevgisiyle ölürse kamil imanla dünyadan gitmiştir”.[15]
    3. İslam peygamberi şöyle buyurmuşlardır: “Mümin bir kimsenin sahifesinin baş levhası Ali b. Ebu Talibin sevgisidir.[16] Hakeza şöyle buyurmaktadır: Ali’yi sevmek imandandır, Ona kin yapmak nifaktandır.[17] Hazreti Fatma hakkında şöyle buyuruyor: Her kim Fatma’yı severse cennettedir ve her kim ona düşman olursa cehennemdedir”.[18]  
  2. Allah’ın Düşmanlarından Beri ve Onlardan Nefret Etmek:

Allaha duyulan sevginin sadık olduğuna delalet eden alamet Allahın düşmanlarına karşı düşman olmaktır. Zira sevgi ile nefretin ikisi bir arada olması anlam taşımaz. Bir birine zıt olan iki şeye sevgi bağlamak nifakın alameti ve sevginin yalanlığından hakidir. Bu nedenledir ki Allah ve Allahın evliyalarının sevgisini konu edip zikir edilen birçok rivayetlerde Allahın düşmanlarından nefret duymak ve onlardan teberi etmek de zikredilmiştir. Burada birkaç rivayete örnek olsun diye işaret edilecektir:

  1. İmam Rıza (a.s.) şöyle buyuruyor: “Dinin niheti ve kemali bizim velayetimizde ve düşmanlarımızdan teberi etmektedir”.[19]
  2. Şahıslardan birsi imam Sadık’a (a.s.) şöyle buyurdu: “Birisi vardır ki hakkınızdaki sevgiyi kalbinde taşıyor ama düşmanlarınızdan nefret etmekte zayıftır. İmam cevabında şöyle buyurdu: “Bizi sevdiğini sanıp düşmanlarımızdan beri olduğuna sahip olmayan bir kimse yalancıdır”.[20]

 


[1] KÜLEYNİ, “el-Kafi”, Tahran: darul-Kutubul İslamıye, 1365, h.ş., c. 2, s. 134.

[2] A.g.e., s. 125.

[3] A.g.e., s. 125.

[4] A.g.e., s. 127.

[5] A.g.e., s. 130.

[6] MECLİSİ, Muhammed Bakır, “Biharu’l-Envar”, Lübnan: Müesesetul-Vefa, 1404, kameri, c. 81, s. 24.

[7] Şeyh Hur Amuli, “Vesailuş-Şia”, Müesesetul - Alul-Beyt, 1409, kameri, c. 16, s. 13. 

[8] AMEDİ TEMİMİ, “Gurerul-Hikem ve Durerul –Kelm”, İntişarati Tebliğati İslami, 1366, şemsi, s. 141.

[9] Muhaddis NURİ, “Müstedrekül-Vesali”, Müesesetul - Alul-Beyt, 1408, kameri, c. 12, s. 42.   

[10] MECLİSİ, Muhammed Bakır, “Biharu’l-Envar”, Lübnan: Müesesetul-Vefa, 1404, kameri, c. 66, s. 251.

[11] Muhaddis NURİ, “Müstedrekül-Vesali”, Müesesetul - Alul-Beyt, 1408, kameri, c. 15, s. 251.   

[12] Ali İmran, 14. 

[13]Biharu’l-Envar”, Lübnan: Müesesetul-Vefa, 1404, kameri, c. 1, s. 154.

[14] A.g.e., c. 27, s. 90.

[15] A.g.e., c. 23, s. 233.

[16] A.g.e., c. 27, s. 142.

[17] A.g.e., c. 37, s. 92.

[18] A.g.e., c. 27, s. 116.

[19] A.g.e., c. 27, s. 58.

[20] A.g.e. , c. 27, s. 58.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Zamanın imamı (a.s) kimin eliyle şahadete erecektir ve ondan sonraki dönem ne kadar sürecektir?
    9095 Eski Kelam İlmi 2011/05/21
    Zamanın imamının (a.s) ömrünün sonu hakkında iki grup rivayet mevcuttur. Birinci gruptaki rivayetler onun tabii bir ölümle, ikinci gruptaki rivayetler ise şahadet ile ömrünün noktalanacağını bildirmektedir. Ama onun katilinin kim olduğu noktasında elde kabul edilir bir rivayet ve delil mevcut değildir. Aynı şekilde zamanın imamının vefatından kıyamete dek süren ...
  • İmamiye Şia’sı ve Ehlisünnetin İbn. Teymiye hakkındaki görüşü nedir?
    8416 شیعه آماج تهمتها 2015/06/29
    İbn. Teymiye, Hicri-Kameri 661 yılında Şam yarım adasında yer alan (bugünkü Türkiye) Harran şehrinde dünyaya geldi ve 67 yıl süren bir yaşamın ardından Hicri-Kameri 728 yılına denk gelen yılda Şam Kalesi hapishanesinde öldü. İbn. Teymiye ilahi sıfatlar, peygamberlere ve velilere tevessül etmek hakkında özel inançlara sahiptir. Onun ...
  • İslam’ın bakışında nazar değmesi ve vesveseyi etkisiz kılmak için dua yazmanın bir meşruiyeti var mıdır?
    14501 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/05/21
    İslam, fakihler ve mercilerin bakışında hastalık, nazar değmesi ve vesvese gibi sorunları gidermek için muteber ve masumlardan gelen duaları okumak ve yazmak doğru ve onaylanan bir fiildir. Yüce rehberlik makamı dua, dua yazmak ve dualarla kutsanma hakkında sorulan bir soruya cevaben şöyle buyurmuştur: Eğer dualar temiz imamlardan (a.s) nakledilmiş ...
  • Ayat namazı nasıl kılınır?
    11319 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/28
    Konuyu iki bölümde ele alacağız: a) Ayat namazına neden olan şeyler.b) Ayat namazının nasıl kılındığı.a) Ayat namazı şu olaylardan biri vuku bulduğunda farz olur: Güneş tutulması, Ay tutulması (tutulmalar kısmi de olsa), deprem ve halkın genelini korkutan şimşek çakması, ...
  • Bazı Kuran ayetleri, ilahi peygamberlerin masumluğuyla çelişiyor mu?
    18114 Eski Kelam İlmi 2007/11/26
    Yukarıdaki soruya şöyle cevap verilebilir:1. “İsmet” masum olan bir şahısta ruhla özleşmiş ve onu günah, unutkanlık, kötü işler ve hata yapmaktan engelleyen ve koruyan bir sıfattır. Bununla beraber masum olan şahıs mecbur kılınarak iradesi elinden alınmamaktadır.2) Peygamberlerin masum olmalarının sırrı, Allah’a olan aşk, inanç, kâmil bir iman ve ...
  • İnsanların mutluluk ve mutsuzluğunu ve neticede cennet ve cehenneme girmes’n’ belirleyen şey yıldız ve felekler midir?
    6936 آسمان و زمین 2012/07/24
    İnsanların cennet ve cehenneme girmelerinde hareket ve davranışlarını en önemli neden sayan birçok ayet ve rivayet mevcuttur. Siz Şii mütekellimlere müracaat ederseniz onların insanların mutluluk ve mutsuzluklarında yıldızların ve feleklerin etken olduğunu söylediklerini göremezsiniz. Bu konuda bir rivayet bulunsa ve senet açısından kabul edilse bile onun zahiri ...
  • Şiilerin arasında Hz. Âdem’in (a.s) müminlerin önderi Ali’nin (a.s) elleriyle yaratıldığına dair bir inanç var mıdır?
    11282 Varie 2012/08/21
    Eğer bir kimse Müminlerin Önderinin bağımsız olarak Hz. Âdem’i (a.s) yarattığına inanırsa, bu inanç Kur’an-ı Kerim’in aksi doğrultusundadır ve Rabbe şirk koşmak sayılır. Hz Âdem’in(a.s) Müminlerin Önderinin (a.s) maddi cismi tarafından yaratılması da mevcut gerçekler ile bağdaşmamaktadır; zira bu maddi cisim Hz. Âdem’den (a.s) sonra dünyaya gelmiş ...
  • İbrahim makamı nedir? Ondan kastedilen nedir?
    47316 Eski Kelam İlmi 2012/02/18
    Mekke’deki belirgin işaretlerden birisi, İbrahim makamıdır; zira orası İbrahim’in (a.s) durduğu bir makamdır. İbrahim makamının tefsir ve manası hakkında bazıları tüm haccın İbrahim makamı olduğu görüşündedir. Bir grup İbrahim makamının “Arafe”, Meş’aru’l-Haram” ve “üçlü cemerat” olduğuna inanmaktadır. Bazıları da tüm Mekke hareminin İbrahim makamı sayıldığı görüşünü taşımaktadır. Ama mevcut ...
  • Başkasının bostanından izinsiz meyve ve bitki toplamanın hükmü nedir?
    17120 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/20
    Söz konusu sorunun cevabında ilk önce fakihlerin bu konu hakkında görüşlerini genel olarak açıkladıktan sonra Hz. Ayetullah Mehdi Hadevi Tehrani nin görüşünü takdim edeceğiz.  Fakihlerin genel görüşleri:Bir başkasının malından faydalanmak her şekilde olursa olsun mutlaka bu tasarruf o malın sahibinin izni ile olmalıdır. Yalnızca ...
  • Modern İnkılabi (pop) müzikleri dinlemenin hükmü nedir?
    10803 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2008/06/22
    Bu soruyu cevaplandırmak için öncelikle Taklit Mercilerine başvurup sonra çok kısa bir şekilde müziğin haramlığının hikmetini felsefi olarak inceleyeceğiz.Hz Ayetullah El Uzma Seyyid Ali Hamenei:Eğlence toplantılarına uygun her türlü coşturucu/eğlendirici çalgı ve eğlence haramdır.

En Çok Okunanlar