Gelişmiş Arama
Ziyaret
15538
Güncellenme Tarihi: 2009/07/22
Soru Özeti
Niçin Hz. Âdem’in (a.s) hatası yüzünden yer küresinde kalmaya mecbur olup sonuçta günaha bulaşıp cezalandırılmalıyız?
Soru
Neden Hz. Âdemin işlemiş olduğu hata yüzünden günaha bulaşma imkânı olan bu yer küresinde cezalandırılmamız gerekir?
Kısa Cevap

Hz. Âdem başta olmak üzere bütün Enbiyalar (a.s) her çeşit günah ve hatalardan masum ve beridirler. Hz. Âdemin yaptığı şey ise irşad-i bir emre muhalefetti. Dolaysıyla yapılan bu muhalefete günah denilmez. Aslında insanın ve Hz. Âdemin yeryüzüne gelişi ilahi bir takdir olup daha önceden belirlenmiş bir şeydi; sadece Allah (c.c) bu yolla Hz. Âdemi (a.s) yeryüzüne göndermesini diledi. Diğer taraftan insanın yeryüzüne gönderilmesi, yeryüzünün cezalandırma yeri değil, sınama yeri olduğu içindir.

Allah (c.c) Hz. Âdem ve onun neslini (yalnız salih ve iyi amellerin yeri olan cennetin tersine) iyi ve kötü amellerin yeri olan yeryüzüne sınamak için gönderdi. Onlar günah ve masiyet işlemeye kadir oldukları halde salih ve iyi ameller yerine getirebilirlerse, onları mükâfatlandırır ve hatta onlardan enbiya gibi bazı kimselerini mukarrep olan meleklerden de üstün kılar. Öyle ise semavileşmek için yeryüzüne inmek gerekirdi.

Ayrıntılı Cevap

Yaratılış hikâyesi hemen hemen dinlerin tüm kitaplarında konu edilmiş, çekici ve öğretici bir hikâyedir. Tevrat ve İncil’de yaratılış hikâyesini ele almışlar, ancak Kur’an’a ve Masum imamların hadislerine göre adı geçek kitaplardaki öykü birçok yönden eleştirilebilir. Yaratılışın gerçek hikâyesi Kuran’da en güzel ve inandırıcı bir şekilde beyan edilmiştir. Sorunun cevabını bulmak için birkaç noktaya dikkat etmek lazım:

1- Hz. Âdem (a.s) ilahi ve yüce nebilerden olduğu ve nebilerin de günah ve hatalardan uzak ve masum oldukları bilinmelidir. Dolaysıyla gerçekleşmiş bir olay varsa da günah türünden bir şey değildir. Bir şahıs imam Rıza’dan (a.s), sizce enbiya masum mudur? Şeklinde bir soru sorduğunda, imam cevabında: evet, dedi. Şahıs, öyle ise neden Allah (c.c) Kuran-ı Kerim’de “Adem isyan etti”[1] diye buyurmuştur, dedi. Hz. Rıza (a.s) buyurdu: yazıklar olsun sana! Allah’tan kork, kötü ve çirkin amelleri nebilere isnat etme... Allah (c.c), Hz. Âdem’i kendi halifesi ve hücceti olsun diye yeryüzüne yerleştirdi, cennette kalması için değil, Onun emre muhalefeti yeryüzünde değil, cennette olmuştur...

Allame Tabatabai bu hadise şöyle bir not düşmüştür: İmam (a.s) Hz. Âdemin muhalefeti cennete iken gerçekleşmiştir demesi, ağaçtan yememe emri mevlevi[2] değil, bilakis irşadi olduğuna işarettir. Zira cennette henüz dini teklifler koyulmamıştı, dini tekliflerin yeri, Allah’u Taala daha önceden Adem (a.s) için takdir etmiş olduğu yeryüzüdür. Dolayısıyla Adem (a.s) tarafından yapılan muhalefet ve masiyet mevlevi emre olan muhalefet değil, irşadi emre olan muhalefet ve masiyettir…[3] Yani Allah Taala onlara Şeytanın emrine kulak vermenin insan için ne gibi sorunlara neden olacağını anlatmak istemişti.

Aslında Hz. Âdemin (a.s) yasaklanmış ağaçtan yemesinden kaynaklanan zorluklar yine  Âdem’in (a.s) kendisine dönen bir eylemdi; bir babanın çocuğuna yalın ayakla yol yürüme, ayaklarına çivi batabilir demesine benzer. Hz. Âdem ve Hz. Hava (a.s.) da Allah’a muhalefet etmediler, onlar günah işlemediler, onlar kendi nefislerine zulüm ettiler ve kendilerini cennetten mahrum bıraktılar. Ayriyeten; Hz. Âdem’in (a.s) işlemiş olduğu bu eylem mevlevi emre karşı yapılmiş bir isyan ve günah olmuş olsaydı tövbesi kabul olunduktan sonra kendi ilk makamına (yani cennete) geri dönmesi gerekirdi. Zira mevlevi emre karşı işlenmiş olan isyandan dolayı yapılan tövbe kabul olunduktan sonra günahın tüm eserleri temizlenir ve tövbesi kabul olunmuş şahıs, daha önce bulunduğu mertebeye geri döner. Oysa Adem’in (a.s), işlemiş olduğu eylemden dolayı yapmış olduğu tövbesi kabul edildiği halde, daha önce bulunduğu mertebeye (cennete) geri dönmedi. Dolayısıyla buradaki yasaklık Mevlevi değil, irşadi olduğu anlaşılmaktadır. Yani buradaki yasaklık Hz. Âdemin (a.s) iyiliğini istemekten başka bir şey değildi. Bu nedenle buradaki muhalefet günahdan sayılan muhalefet türünden değildir.[4]

İsteklerin çatışması, günaha bulaşma ihtimali sadece maddi dünyanın özelliği değil, akıl ve şehvet bileşiminden meydana gelen insanın kendisinde de bu özellik vardır.[5]

2- Hz. Âdemin yeryüzüne gelişi, ilahi kaza ve kaderiydi. Eğer Hz. Âdem bu ağaçtan yememiş olsaydı, O ve Onun nesli yeryüzüne gönderilmeyecekti şeklinde bir durum söz konusu değildi. İmam Rıza’dan (a.s) naklettiğimiz rivayette, açık bir şekilde bu konuya değinilmiştir.[6]

Alleme Tabatabai (r.a) bu konuyla ilgili şöyle diyor: Ayetlerin akışından, insan baştan beri yeryüzünde yaşamını sürdürüp ve yeryüzünde ömrünü tüketip bitirmek istenildiği anlaşılmaktadır. Eğer birkaç günlüğüne Allah Taala onu (daimi olmayan) bir cennete yerleştirmiş ise,  onu imtihana tabi tutmak içindir.[7]

Bir rivayette İmam Bakır’dan (a) şöyle nakledilmiştir: “Allah’a yemin ederim ki, Allah’u Taala ,Hz. Ademi dünyada için yaratmıştır”.[8]

3- Dikkat edilmesi gerekir ki, insan sadece yeryüzünde doğup orada yaşayıp ve oraya gönderdiği için cezalandırılmıyor. Dünyaya gelmek kendi başına cezalandırmak değil, insan bu dünyada Salih bir insan ve bir veli gibi kendi yaşamını ilahileştirebilir. Allah Teala insanı kendisi için halife seçti ve onu meleklerden daha üstün kıldı. Meleklerin itirazına karşı ise, insanı savundu ve şöyle buyurdu: “Sizin bilmediğinizi ben biliyorum”[9]

Bütün bunlar bu içindir ki, insan melekler gibi salt akıldan değil, bilakis akil ve şehvet bileşiminden meydana gelmiştir. (Günah işleyebildiği halde) günah işlemiyor böyleli bir varlık, kesinlikle günah işlemeye müsait olmayan varlıklardan daha üstündür. İnsan için sözkonusu olan bu üstünlük ve kemal ancak iki yol; akıl ve cehl… Üzerinde yer alıp imtihana tabi tutularak gerçekleşebilir. Bu ilahi imtihan, ortamı ve yeri olmaksızın olanaklı olamaz. Ortamı ve yeri de ancak yeryüzü olabilir, onun dışında başka bir yerde olamaz. Dolayısıyla yer yüzüne indirildiğimiz için Allah dan memnun kalmamız gerekir. Zira yeryüzündeki sınava katılarak gökyüzlü olmayı kazanabiliriz.



[1] Taha 121.

[2] Mevlevi teklif, muhalefet yapıldığında azabı, cezalandırmayı ve uyarmayı gerektiren teklif türüdür. Başka bir ifadeyle Mevla’nın yasamada kendi yetkisini kullanarak koyduğu tekliftir. İrşadi teklif ise bunun tersine muhalefet yapıldığında azabı, cezalandırmayı ve uyarmayı gerektirmez. Sadece bir şeye doğru giden yollardan en kolay ve zahmetsizini gösterir türündendir. Başka bir ifadeyle irşadi teklifteki emir bir bilgilendirme mahiyetini taşır.

[3] Tabatabai, Seyit Muhammed Hüseyin, el-Mizan (farsça) tercümesi, c 1, s 219.

[4] Age.

[5] Hz. Ali (a.s) şöyle buyuruyor; Allah Teala melekleri şehvetsiz sadece akıllı yarattı, hayvanları akıldan yoksun şehvetli, İnsanı ise akıl ve şehvetin bileşiminden yarattı. Aklın buyruğuna kulak verirse meleklerden üstün, şehvete yenik düşerse hayvanlardan daha aşağı olur. Saduk, İlelu’ş-şeraii S.15.bab 6.

[6] Rivayette şöyle denilmişti: Hz. Âdemin emre uymayışı dünyada değil cennette olmuştur.

[7] Tabatabai, Muhammed Hüseyin, el-Mizah (farsça) tercümesi, s 196.

[8] Age. C 1, s 225.

[9] Bakara 30.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Kur'an-i Kerim "Açık kitap nazil ettik. Bu ayetteki açık kelimesinden maksat nedir?
    9490 Tefsir 2011/07/23
    Açık (mübin) Kur'an'ın bir sıfatıdır. Kur'an'ı bu şekilde vasıflandırmakla onu halka daha fazla tanıtmayı hedef almaktadır. Onun diğer semavi olan ve olmayan kitaplara olan üstünlüğünü açıklıyor. Çünkü hiçbir kitabın emir ve programları Kur'an gibi açık değildir.Kur'an'da sürekli çeşitli ayetlerde bu Kur'an'ı nazil ettiğini açıklaması hidayet nimetini insanlara hatırlatmak içindir.
  • Hz. Zehra’nın (s.a) şahsiyeti hangi yönlere sahiptir?
    10849 Masumların Siresi 2010/07/06
    Sadece irdeleme ve derin düşünme aracılığıyla engin boyutlarına ulaşmanın mümkün olduğu Hz. Zehra’nın (a.s) yüce şahsiyetinin yönleri çok geniş ve engindir. O yüce şahsiyetin manevî ve ilahî, ilim ve marifet, siyasal ve toplumsal mücadele yönleri hakkında okumak ve araştırmak bize hedefimize ulaşmada yardımcı olacaktır. Kadınların efendisinin muhtelif ...
  • Âlimler ve müçtehitlerin Savefi Şahları hakkında ki genel görüşleri nedir?
    7289 تاريخ بزرگان 2009/04/08
    Her şeyden önce bilmek gerekir ki âlim ve müçtehitler şöyle bir genel kaideye inanırlar: Dini tebliğ edip yaymak için çaba harcamak lazımdır ve onun temellerinin sağlamlaştırmak için hiçbir fedakârlıktan kaçınılmamalıdır. Ancak bu ortak hedefe ulaşmak için metot konusunda görüş ayrılığı olabilir.İmam ...
  • “A’lem, fe’l a’lem”in anlamı nedir?
    8345 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/06/06
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Ölüm meleği her diri varlığın canını almaktadır mı?
    20487 Eski Kelam İlmi 2011/04/11
    Hadislerin genel ifadesinden anlaşılan şu ki ölüm meleği (Azrail) canları alan ilahi araçların başındadır ve her canlı varlığın canını almaktadır.Ancak önemli olan şunu bilmektir ki, bütün canlıların canını alan Allah'tır. Onun uyguladığı sünnet gereği bu iş belli araçlar vasıtasıyla gerçekleşir. Bu vasıta meleku'l-mevt ...
  • Aerobik egzersizinin hükmü nedir?
    6555 Müzik Eşliğinde Spor Hareketleri 2012/05/15
    Ayetullah el-Uzma Hamanei: Genel olarak günah ortamlarına uygun olan eğlendirici bir müzik olur veya şehveti tahrik eder yahut haram bir işe neden olur veyahut fesada yol açarsa caiz değildir. Ayetullah el-Uzma Sistani: Ritmi eğlence ve oynamaya neden olursa bilerek dinlenmemelidir. Ayetullah el-Uzma Safi ...
  • Neden Allah cennetin çoğunu maddi hususlar ile nitelemiştir?
    7469 بهشت و جهنم 2012/05/27
    Kur’an-ı Kerim’de cennet ve cehennem hem maddi özellikler ve hem de ruhani ve manevi özellikler ile betimlenmiştir. Maddi nimetler ile nitelemek, birçok insanın manevi ve ruhani nitelemeler aracılığıyla bilgi edinmesinin zor ve hatta imkânsız olması nedeniyledir. Zira insanların zihni daha çok maddi konulara alışıktır ve bu nedenden ...
  • İmam Mehdi (a.s)’ın kısa biyografisini sunabilir misiniz?
    3313 امام مهدی عج 2020/01/20
  • Karz-ul hasene ev kredisi hesabına humus gelir mi?
    7618 Tasarruf Humusu 2011/04/13
    Sorunuz büyük taklit mercilerinin bürolarına gönderildi ve şimdiye kadar elimize geçen cevaplar şunlardır:Hz. Ayetullah el-Uzma Hamanaei: Söz konusu meblağın gelirinizden olan miktarına humus gelir, humus yılı başında onun beşte birini vermelisiniz.  Hz. Ayetullah el-Uzma Mekarim Şirazi: Humusunu vermemişseniz, geri kalana humus gelir. ...
  • Zengin olan kimselerin sahip oldukları servet kendilerin göstermiş oldukları çabanın karşılığı mıdır yoksa Allah’ın kendilerine vermiş olduğu lütuf müdür?
    11480 Eski Kelam İlmi 2011/07/14
    Rızık ve azık veya servet genel anlamda Allah tarafından bağışlanan genel bir lütuftur. Ancak Allah’ın genel anlamda olan bu lütuf ile servet elde etmek için çaba harcamak ve uğraş göstermek arasında her hangi tezat söz konusu değildir. Ama Allah u Teâlâ’nın, iman eden kulları ilişkin has ...

En Çok Okunanlar