Gelişmiş Arama
Ziyaret
12481
Güncellenme Tarihi: 2011/04/13
Soru Özeti
acaba kurandaki bütün ayetler şeni nüzul’e sahip midirler? Ve kuranı kerimin anlaşılması noktasındaki şeni nüzulün yeri ve rolü ne konumdadır?
Soru
acaba kurandaki bütün ayetler nüzul sebebine sahip midirler? Ve kuranı kerimin anlaşılması noktasındaki şeni nüzulün yeri ve rolü ne konumdadır?
Kısa Cevap

Kuranı kerimin ayetleri iki bölümden oluşmaktadır: onlardan bir bölümü şeni nüzul’e sahiptir bir diğer bölüm ise şeni nüzul’e sahip değildir. Mebde, mead, ölümden sonraki alemin cüzi yatlarıyla alakalı ve … olan bir kısım ayetler gibi.

Şeni nüzulün kuranı kerimin ayetlerini tefsir etme noktasındaki yeri ve konumu hakkında birkaç görüş var olmaktadır:

a)   Bazı Müslüman bilginleri ayetlerin şeni nüzulü tanımadan her çeşit tefsirin imkânsız olduğunu savunurlar.

b)   Bir diğer grup ise ayetlerin nüzul sebebini araştırmak ve onları tanımak sadece tarihsel bir konu ve geçmişte gerçekleşen bir olayı keşif etmekten öteye geçecek bir duruma sahip değildir diyor. Dolayısıyla ne ilmi bir değeri vardır ne kuranın anlaşılmasında bir etkisi.

Ancak doğru olan görüş şudur ki; şeni nüzulün kuranın ayetlerini doğru tefsir etmekte büyük bir role sahip oldukları kesindir. Öyle ki nüzul sebebine dikkat etmeksizin kuranın birçok ayetlerinin anlaşılması çok zordur. Ancak bunun yanı sıra buna dikkat edilmesi gerekir ki, ayetlerin nüzul sebebi ayetlerin içeriğini ve anlamlarını hakkında nazil olduğu olaya haslaştırmıyor ve ayetlerin manasını nazil olduğu döneme ve hakkında nazil olmuş olaya münhasır kılmıyor.

Ayrıntılı Cevap

Kuranın ayet ve süreleri iki kısımdır.

a)   Onlardan bir kısmı her hangi bir olay gerçekleşmeden ve her hangi bir soru sorulmadan inmişlerdir. İnsanları tevhit anlayışına, mebde, mead, nübüvvet inancına, ahlaki yüksek ve insanın yaratılışına uyumlu olan yüce değerlere davet eden ve ölümden sonra berzah ve kıyamet âlemleri hakkında, iyi ve kötü kimselerin karşılaşacakları durumları anlatan ayetler veya ibret verici ve ders alınmasını hedefini güden daha önceki ümmetlerin başına gelenleri ve geçmiş peygamberlerin kendi ümmetleri tarafından karşılaştıkları durumu ve onların kendilerine gönderilen peygamberlere karşı takındıkları tavırlarından ötürü başlarına gelen akıbeti kıssalar şeklinde anlatan bu bölümden olan ayetlerden bazılardır.[1]

b)   Bir diğer kısmı ise gerçekleşen bir olayın veya bir hadisenin ardından veya sorulan her hangi bir sorununun akıbetinde inmişlerdir. Müfessir ve ulumul-kuran bilginleri anlayışında gerçekleşen olay ve hadise veya sorulan soru gereğince ayetin bir kısmı, ayetin tamamı, birkaç ayet veya bir sürenin tamamı inmişse, ayetin inişine neden olan bu olaya, hadise ve soruya şeni nüzul (ayetin iniş sebebi) denilmektedir.[2] Şeni nüzulün kuran ayetlerinin anlaşılmasındaki yeri ve konumu noktasında birkaç görüş var olmaktadır:

1-   Bazı Müslüman bilginler ayetlerin şeni nüzulü bilinmeden kuran ayetlerinin tefsir edilmesi kesinlikle mümkün değildir diyorlar. Vahidi şöyle diyor: ayetleri nüzul sebebinden haberdar olmak çok önem arz ediyor. Öyle ki, kuran ayetlerini doğru anlamak ayetlerin nüzul sebebinden haberdar olmaksızın imkânsızdır.[3] Celaluddin-i Suyuti de aynı sözü dikkate almaktadır.[4]

2-   Bir diğer grup ise ayetlerin nüzul sebebini araştırmak ve onları tanımak sadece tarihsel bir konu ve geçmişte gerçekleşen bir olayı keşif etmekten öteye geçecek bir duruma sahip değildir diyor. Dolayısıyla nüzul sebebi hakkında bilgi edinmenin ilmi bir değeri olmadığı gibi kuranın anlaşılmasında da hiçbir konuma ve yere sahip değildir.[5]

3-   Doğrusu ve hak olan görüş şudur ki bir taraftan kuran ayetlerini anlamakta ve tefsir etmekte nüzul sebebinin büyük bir konumu ve yeri vardır. Kuranın açıklama akışıyla ve yöntemiyle aşına olan herkes kuranın birçok ayetlerinin tefsiri ve açıklaması kuranın nazil olduğu zamana hâkim olan atmosferde var olan karinelere yetinerek yapıldığını görecektir. Bu nedenle bu tür ayetlerde var olan belirsizliklerinin kaldırılmasında ve manalarının anlaşılmasında bu ayetlerin nüzul sebebine, gereksinimlerine, içinde indiği şartlara, zamana, mekâna ve hakkında indikleri şahıslara dikkat etmek ve onlardan haberdar ve bilgi sahibi olmanın büyük bir etkisi ve konumu vardır. Allame Tabatabai şöyle yazıyor: “İslam’a davet olgusunun gerçekleştiği günlerde peygamberin (s.a.a.) kendisi için meydana gelen olaylar, İslami kanunlara ve İslami ahkâmlara duyulan zorunlu ihtiyaçlar birçok ayet ve birçok sürelerin inişine neden oldu. Bu nedenleri ve sebepleri bilmek ayetlerin anlamını, ayetlerdeki sırları ve ayetlerin manasını anlamakta büyük bir miktarda yardımcı oluyor”.[6]   Diğer taraftan kuranın ayetlerinin sebebi nüzulü açıklayacak şeklinde gelen rivayetler eğer senet bakımından güçlü ve güvenilir olursa ayetlerin anlaşılmasında çok faydalı olacağı kesindir. Ancak bilinmeli ve dikkat edilmelidir ki, nüzul sebebi ayetlerin anlamını ve içeriğini haslaştırmıyor. Manasını hakkında nazil olmuş nesneye münhasır kılmıyor. Bilakis ayetin muhtevası ve manası evrensel ve bütünseldir.



[1] SAİDİ RUŞEN, Muhammed Bakır, “esbab ya zeminehayı nüzul ayat-i kuran”, intişarati yemin, 1376. S. 18.

[2] RECEBİ, Mahmut, “reviş tefsiri kuran”, pejohişgah-i havza ve danışgah, 1385, s. 119.

[3] SAİDİ RUŞEN, Muhammed Bakır, “esbab ya zeminehayı nüzul ayat-i kuran”, intişarati yemin, 1376. S. 24. , alıntı: “esbabi nüzul”, vahidi, s. 4.

[4] a. g. e. alıntı: “el-itkan” c. s. 61.

[5] a. g. e. s. 20.

[6] a. g. e. alıntı: “kuran der İslam”, s. 123 ve 176.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Neden Kuran’ı Kerim Hz. Nuh (a.s)’ın risalet süresini 1000’den 50 yıl az olarak ilan etmiştir?
    12371 Tefsir 2019/10/21
    Kuran’ı Kerim Hz. Nuh (a.s)’ın risalet süresi hakkında şöyle buyuruyor:«وَ لَقَدْ أَرْسَلْنا نُوحاً إِلى‏ قَوْمِهِ فَلَبِثَ فِيهِمْ أَلْفَ سَنَةٍ إِلاَّ خَمْسِينَ عاماً فَأَخَذَهُمُ الطُّوفانُ وَ هُمْ ظالِمُونَ» “Andolsun biz, Nûh'u kavmine gönderdik, onların arasında bin seneden elli yıl eksik kaldı, sonunda haksızlık etmekte olan ...
  • Daha fazla ücret vererek taksitle araba satın almanın bir sakıncası var mıdır? Peşin olarak araba satın almak için kar ile borç almanın da bir sakıncası var mıdır?
    8181 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/08/08
    Borç şekliyle peşin fiyatından daha fazla bir fiyatla otomobil gibi bir malı satın almak ve satmak doğrudur. Ama sizin ikinci sorunuzdaki husus borç faizi olup haramdır. ...
  • İran İslam Cumhuriyetinin dışındaki Ülkelerde oy kollanmanın hükmü nedir?
    6912 Diğer Konular 2012/05/19
    Diğer ülkelerin seçimlerine iştirak etmek eğer Müslümanların maslahatına ters ise veya İslam düşmanlarının güçlenmesine neden oluyor ise caiz değildir. İslam ve Müslümanların maslaha­tını ardında getiriyor ve onların güçlenmesine neden oluyor ise seçimlere iştirak edip oy kol­lanmak uygundur. Bu durum dışında oy kollan­mak mubahtır. Mükellefin ihtiyarine bağlıdır. ...
  • Ojeli tırnakla cenabet guslü alınabilir mi?
    11546 Suyun Ulaşmasını Engelleyen Şeyler 2012/06/09
    Abdest ve guslün şartlarından biri suyun abdest ve gusül azalarına ulaşmasına engel olacak bir şeyin olmamasıdır.[1] Bu açıdan abdestle gusül arasında bir fark yoktur. Buna göre engel teşkil edecek şeyi gusülden önce gidermek gerekir. Giderildiğine emin olmadan gusül alınırsa o gusül batıldır.
  • erkek ve kızların gelecekteki evlilikleriyle ilişkin konuları onlara nasıl öğretebiliriz?
    7513 Pratik Ahlak 2011/04/13
    Çocuklar tarafından bağımsız ve yeni bir yaşam yuvasının kurulmasıyla ilişkin meseleler, duygusal, sosyal ve cinsel meseleler ile irtibatlı olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır, dolaysıyla bu bağlamda var olan meseleler iki bölümde ele alınmalı ve tahkik edilmelidir. Ailenin başarılı veya ta sorunlara kadar varan vücuda gelen ...
  • Bedenin hangi bölgelerine gusül vermek lazım ve hangi bölgelerine gusül vermek lazım değildir?
    3563 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2019/06/25
    Gusülde bedenin bütün dış yüzeyine gusül vermek gerekir. İğnenin ucu kadar yer yıkanmazsa gusül batıl olur. Elbette insanı vesveseye düşürecek şüphelere itina edilmemelidir. Lakin bedenin kulak içi, burun içi, ve ağız içi gibi görünmeyen yerlerini yıkamak caiz değildir. Aynı şekilde bedenin görünen veya görünmeyen yeri olduğu hakkında ...
  • Kur’an ayetleriyle mukayese ettiğimizde hadislerin itibar derecesi ne ölçüdedir?
    9299 Kur’anî İlimler 2009/06/06
    Kur’an-ı Kerim ve muteber hadislerin her ikisi dini kaynaklardan sayılırlar ve her ikisi de şer’i hüccettirler. Kur’an hakkında senet yönünden inceleme yapılmaz Çünkü Kur’an’ın tümünün Allah katından indiğinde ve aynı şekilde Peygamber (s.a.a) tarafından bize ulaştığında bir şüphe yoktur. Sadece Kur’an ayetleri ifade ettikleri mana bakımından ...
  • Abdest alırken ve zorunlu bir durum yokken bir başka şahıs elimize su dökerse, bu bir sakınca ifade eder mi?
    38335 Abdest Şekli 2012/04/04
    Abdestin bir takım şartları vardır ve onlardan her birine riayet etmeme durumunda abdest geçersizdir. Abdestin şartlarından birisi, bizzat insanın yüzünü ve ellerini yıkması ve de baş ve ayaklarını mesh etmesidir. Eğer bir başkası insana abdest aldıracak olursa veya yüz ve ellere su ulaştırmada ve baş ve ayakları ...
  • Ayet ve rivayetlere göre salih amellerin yok olmasına neden olan ameller hangileridir?
    12376 Pratik Ahlak 2012/02/04
    Ayet ve rivayetlerde, Allah’a iman, şirke düşmemek ve mürted olmamak amellerin kabul olunmasının ilk şartları olduğu, bunlar olmadan hiç bir salih amel kabul edilmeyeceği belirtilmiştir. Namazı terketmek, minnet ederek salih amel yapmak, başa gelen işlere razı olmamak vb. gibi amellerin yok olmasına neden olan şeyler -ayrıntılı cevap ...
  • Niçin Abdulmuttalib oğlunun adını Abduluzza koymuştur?
    23883 تاريخ بزرگان 2008/07/22
    Abdulmuttalibin oğlu Ebu leheb (Haşim oğlu Abdulmuttalib oğlu Abduluzza) künyesi Ebu utbe’dir, Peygamber (s.a.a) efendimizin amcası ve aynı zamanda onun en katı düşmanlarından biridir. Annesi Beni Huzae kabilesinden Lubna ve eşi Harb ibn-i Umeyye’nin kızı ve Ebu süfyanın kız kardeşi, Ümm-i cemil adıyla tanınan Arvi veya Avra’dır. ...

En Çok Okunanlar