Gelişmiş Arama
Ziyaret
10057
Güncellenme Tarihi: 2011/09/21
Soru Özeti
Kadın mahrem olan kimseden kapatması gereken bedenin miktar ne kadardır, başka bir beyanla bir erkek kendisi için mahrem olan bir kadının bedeninin ne kadarına bakması caizdir?
Soru
Dayı kendi yeğeninin (bacısının kızı) bedeninin nerelerine bakabilir? Daha doğrusu bir kız dayısının yanında bedeninin ne kadarını açabilir?
Kısa Cevap

Erkek bir kimse namahrem olan bir kadının bedenine bakması ister lezzet içerikli olsun ister lezzet içerikli olmasın haramdır. Namahrem bir kadının yüzüne ve ellerine ise lezzet kastıyla olursa haram ama lezzet kastıyla olmazsa haram değildir. Erginlik çağına gelmemiş olan bir kızın yüzüne, bedenine, saçına bakması eğer lezzet kastını içermiyor veya harama düşeceğinden korkmuyorsa sakıncası yoktur. Ama ihtiyat gereğince karın ve kalçalar gibi genelde kapatılan yerlere bakılmaması gerekir. [1]

Ama erkeğin mahrem olan kadının iki avreti (bevl ve gait yerleri) dışında bütün bedenine lezzet kastı olmaksızın bakabilir. Kadının kocası da hanımının bedeninin tümüne lezzet kastıyla bakabilir.

İmam Humeyni hazretleri (Allahın rahmeti üzerine olsun) bu bağlamda şöyle buyuruyor: “Birbirine mahrem olan erkek ile kadın eğer lezzet kastını içermiyorsa (avret yerleri hariç) bedeninin her yerine bakabilirler”. [2] Buna binaen dayı kendisi için mahrem olan her bayanın, örneğin yeğeninin (iki avret yerleri hariç) bedeninin her yerine lezzet kastı olmaksızın bakabilir. Dolayısıyla kadın mahremlerinin yanında bedenini ve güzelliklerini kapatması gerekmez. [3] Ama erkek lezzet kastıyla mahrem olan kadıların bedeninin hiçbir yerine bakamaz ve bu caiz değildir. Konuyla ilgili daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki nemayelere (endex) müracaat edebilirsiniz:

1-   Nemaye: mahdude’i hicab-i zen, sual 2652 (sayt: 2803) .

2-   Nemaye: puşışı nahun ve muyi mesnu’i ez namahrem, sual 15263 (sayt: 15003) .



[1] Tevzi’ul mesail (el-muhaşi lil İmam Humeyni)”, c. 2, s. 485, mesele; 2433.

[2] Tevzi’ul mesail (el-muhaşi lil İmam Humeyni)”, c. 2, s. 489, mesele; 2437.

[3] Dikkate şayandır ki zikredilen sadece meselenin fıkıhsal boyutudur. Ama meselenin ahlaki boyutuna riayet etmek matlup ve yeğlenmektedir.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • cinsel sapıklık ve inhiraftan korkulmadığı taktirde evlilik bırkalabilinir mi?
    10114 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/01
    Evlilik olgusu bütün milletler arasında süre gelmiş bir gelenektir. Ancak islam dini evliliğe ve aile yuvasının ve teşkilatının kurulmasına çok önem vermiştir. Ayet ve rivayetlerdeki bütünlükten evliliğin ne kadar önemli olduğu çok güzel bir şekilde anlaşılıyor. Allahu teala kuranı kerimde bekar olanları evlendirin, şeklinde emr ...
  • İmam Musa Kazım’ın (a.s) hayatı, evlatları ve torunlarını özetle benim için açıklar mısınız?
    21759 تاريخ بزرگان 2011/01/20
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Melekler Âdem’in yaratılmasından önce Âdem’in bozgunculuk çıkaracağını nerden bilmekteydiler?
    13280 Tefsir 2011/06/20
    Meleklerin Âdem’in yaratılmasından önce Âdem’in bozgunculuk çıkaracağını nerden bildiği hususunda bir takım ihtimaller beyan edilmiştir:1. Lavh-i Mahfuz kanalıyla Âdem’in zürriyetinin yeryüzünde bozgunculuk çıkaracağı ve kan akıtacağı öğrenilmiştir. 2. İlahi haberler yoluyla öğrenilmiştir.3. Bu konu gerçekte meleklerin öngörüsüydü; çünkü onlar insanın bir takım tabii çelişkiler taşıyan toprak ...
  • Cennet ve cehennemde ölüm var mıdır?
    18303 Eski Kelam İlmi 2010/07/05
    Kur’an, rivayet ve aklî deliller, insanların cennete veya cehenneme gittiği zaman artık bir ölümün olmadığı hususunda müttefiktirler. Kur’an’ı Kerim bir taraftan kıyameti daimi gün (ebediyet günü) olarak adlandırmış ve öte taraftan da cennetlikleri daimiler (ebediler) sıfatıyla nitelemiştir. Rivayetlerde geldiği üzere cennetlik ve cehennemliklere şöyle ...
  • Yolculuktayım ve yolculuğumun müddeti belli değil. Lütfen seferî kılma ve tam kılma açısından namazımın durumunu belirtiniz.
    6948 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/08/22
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Cemaat namazı niyetinde namaz rekâtlarının sayısı belirtilmeli midir?
    6376 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/09/12
    Asıl yanıta değinmeden önce niyette iki önemli konunun dile getirildiği noktasını hatırlamak gerekir:1. Niyette söz gerekli midir?2. Niyette muteber olan şeyleri dile getirmenin lazım olmadığı açıklığa kavuştuktan sonra[1] hangi şeylerin niyette gerekli ve muteber olduğu konusu ortaya çıkmaktadır. ...
  • Hicr suresi 91. ayetteki bölenlerden Allah’ın kasti nedir?
    11333 Tefsir 2010/11/27
    Bu ayet-i şerifede yer alan “el-muktesimin” kavramı bölen ve bölücüler anlamındadır. Bu ayetin nüzul sebebinin ne olduğu ve kimler hakkında nazil olduğu hususunda ise tefsirlerde birkaç ihtimal beyan edilmiştir. 1. Hac aylarında yolculara Muhammed adındaki bir şahsın bir takım iddiaları olduğunu ve kesinlikle kendisinin sözlerini dinlememelerini ...
  • Üç Haslet hadisinin senedi sahih midir?
    7310 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2011/10/23
    Söz konusu hadisin bazı ravileri hakkında elde herhangi bir bilgi yoksa da birkaç sebepten dolayı ona istinat edilebilir:1-Hadis, çeşitli birinci grup rivayet kaynaklarında gelmiştir. Ve biliyoruz ki bir rivayet değişik kaynaklarda gelmişse ve büyük muhaddisler ona önem vermişlerse bu, onun itibarını ve muhaddislerin ...
  • Sigaranın orucu bozduğunu bilmeyen biri, sigara içerek tuttuğu oruçların kazasının yanı sıra keffarette vermeli midir?
    8350 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/13
    İmam Humeyni (r.a) ve diğer büyük taklit mercilerinin görüşleri şöyledir: (Oruç tutan kişi) Meseleyi bilmediğinden dolayı orucu bozan bir şey yapsa, eğer meseleyi öğrenme imkanı vardıysa farz ihtiyat gereği üzerine keffaret gelir. Eğer meseleyi öğrenme imkanı yoktuysa veya meselenin farkında değildiyse yahut filan şeyin orucu bozduğunu kesin olarak ...
  • Hz. Müslim kimdi?
    19268 Büyük Şahsiyetlerin Siresi 2010/12/22
    Akil’in oğlu olan Müslim üç imam (müminlerin önderi Ali, İmam Hasan, İmam Hüseyin (a.s) ) ile aynı asırda olup onları yakından görmüş, İmam Hüseyin’in (a.s) imameti zamanında imamının hedefleri için canını feda etmiş ve Übeydullah b. Ziyad emriyle şahadete ulaşmıştır. O bu zamanda İmam Hüseyin’in (a.s) ...

En Çok Okunanlar