Gelişmiş Arama
Ziyaret
8208
Güncellenme Tarihi: 2013/03/09
Soru Özeti
İnsan kendi güvenlik ve huzurunu bozan diğer varlıklar karşısında ne tür bir tepki göstermelidir?
Soru
Karıncaların yuvasını yıkmak ve bir daha yuvalarından çıkmamaları için öldürücü madde bırakmak bir kişinin geleceğini kötü şekilde etkiler mi?
Kısa Cevap
Eziyet ve rahatsız eden haşerelerin eziyet ve rahatsızlıklarını önleme hakkında ilk önce iki noktaya işaret edilecek ve sonra İslami kaynaklardan alınmış iki tavsiye verilecektir:
1. Tabiat çarkında insanların tüm varlıklar ile en azından hâlihazırda barışçıl bir şekilde yaşaması olanaksızdır. Biz; insanlar ve yırtıcı hayvanların bir şehirde hiçbir çatışma olmadan ve fare, böcek ve sinekler gibi eziyet edici varlıkların insanlar tarafından hiçbir şekilde rahatsız edilmediği güvenli ve sağlıklı bir şehri tasavvur edemeyiz. Bu esas uyarınca insan güvenli ve sağlıklı bir ortam ile bazı varlıklarla birlikte yaşama arasında bir tercih yapmalıdır! Böyle bir durumda insanın ilk şıkkı seçeceği apaçıktır.
2. Her ne kadar diri varlıklar dürtüsel olarak ölüm karşısında direniş gösterseler de onların ölüm ve yokluk hakkında taşıdıkları tasavvur insanların tasavvurlarından farklıdır. Bu hususta 25378 sayılı yanıtı okuyabilirsiniz.
Belirtilenlere binaen insanların bazı diri varlıkları yiyecek, giyecek ve benzeri değişik istifadeler nedeniyle öldürmesi ve onların bir bölümünü de yaşamı sürdürmede eziyet ve problem oluşturmaları nedeniyle ölüm veya zorunlu göç ettirme ile kendi yollarından kaldırmaları kaçınılmazdır. Bu, yaklaşık tüm insanlar tarafından benimsenen bir yöntemdir. Onlar hangi düşünce ve dine sahip olurlarla olsunlar ister istemez bu yöntemi uygulamaktadırlar. Mukaddes İslam dini de gerçeklerle mücadele etme gayesinde değildir. Bilakis böyle bir gerçeği kabul etmiş ve bunu ilahi hikmet ve yaratılışın en üstün düzenine aykırı görmemiştir. Bununla birlikte bu alanda bir takım tavsiyelerde de bulunmuştur:
1. Diri bir varlığın hayatı ancak insan için bir fayda oluşturduğu veya onlar tarafından eziyet ve rahatsızlık yaratıldığı takdirde yok edilebilir. Yahut en azından gelecekteki ciddi bir rahatsızlık ihtimali olduğunda bu yapılabilir. Bunun dışında eğlence ve hobi olsun diye bu canlıların hayatı tehlikeye atılmamalıdır. Bu hususta birkaç rivayete istinatta bulunacağız:
A. Hz. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) şöyle buyurmuştur: Her kim sebepsiz yere bir serçeyi avlarsa, o kıyamet günü Allah’a şikâyette bulunacak ve ey rabbim senin kulun sebepsiz yere beni öldürdü ve beni öldürmeyle kendisi için hiçbir fayda elde etmedi diye şikâyette bulunacaktır.[1]
B. Mus’ad’de b. Ziyad şöyle nakletmektedir: Bir şahıs İmam Sadık’tan (a.s) evindeki yılan ve karıncaları öldürme hakkında görüşünü sordu ve İmam Sadık (a.s) şöyle buyurdu: Eğer onlar eziyet ve rahatsızlığa sebep olursa öldürülmeleri ve yakılmaları sakıncasızdır.[2] Elbette diğer rivayetler de göz önünde bulundurulduğunda ancak kendilerini yok etmek için başka bir çarenin olmadığı durumda bu hayvanlar yakılabilir.
C. Ali b. Cafer, kardeşi İmam Kazım’dan (a.s) karıncaları öldürmek hakkında görüşünü sordu ve İmam Kazım (a.s) şöyle buyurdu: Eğer onlar sana bir zarar vermiyorsa, onları öldürme.[3] Elbette karınca gibi bazı hayvanları hiçbir koşul ve şart olmadan öldürmeyi caiz sayan rivayetler de mevcuttur.[4] Lakin bu rivayetlerin gelecekte onların rahatsızlık yaratması ihtimali hakkında olduğu anlaşılmaktadır.
2. İster eti helal ve faydası olan ve ister eziyet eden varlıklar olsun tüm canlıların hayatına son verirken onlara minimum acıyı veren yöntemin seçilmesi için çaba gösterilmelidir. Başka bir ifadeyle eğer onları öldürmek için iki eşit şık varsa, bu canlı varlıkların minimum işkenceye tahammül ettiği şık seçilmelidir. Bu, insan aklının da yalnız başına benimsediği şer’i bir tavsiyedir. Bu konuda yer alan bazı rivayetlere dikkat ediniz:
A.  Hz. Peygamber-i Ekrem (s.a.a), diri bir tavuğu bir yere bağlamış ve onu oklayan bir grubu gördü! Hz. Peygamber (s.a.a) bu sahneyi görünce bunlarda kimdir, Allah kendilerine lanet etsin diye buyurdu.[5]
B. Hz. Peygamber (s.a.a) canlıların yakılmasını yasakladı.[6]
C. İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur: Bir kadın bir kediyi bağladı (ve bu durumda bıraktı) ve sonra kedi öldü. Bu kadın, bu çirkin davranışının cezası olarak Allah’ın azabına müstahak oldu.[7]
Gördüğünüz gibi bu rivayette bu hayvanın öldürülmesinden çok onun öldürülme şekli kınanmıştır ve bu nedenle bu kınanmış davranışın cezası olarak Allah’ın azabı dile getirilmiştir. Her halükarda eğer bir insan bu diri varlıklar karşısında had ve sınırı aşarsa, bu ancak Allah katından istiğfar edilerek telafi edilebilir ve bundan sonra önceki hataları telafi etmek için iyi davranışlar yapma gaye edilebilir.
 

[1] Meclisi, Muhammed Bakır, Biharu’l-Envar, c. 61, s. 306, Dar’uİhyau’t-Turasu’l-Arabi, Beyrut, 1403 h.k.
[2] Hürr’üAmuli, Muhammed b. Hasan, Vesailu’ş-Şia, c. 11, s. 534, hadis 15470, Müessese-i A’lu’l-Beyt, Kum, 1409 h.k.
[3] a.g.e, s. 535, hadis 15473.
[4] a.g.e, hadis 15471.
[5] Biharu’l-Envar, c. 61, s. 268, hadis 30.
[6] Şeyh Saduk, Men la Yehzeruhu’l-Fakih, c. 4, s. 5, Defteri İntişaratı İslami, Kum, 1413 h.k.
[7] Şeyh Saduk, Savubu’l-A’mal ve İgabu’l-A’mal, s. 279, Daru’ş-Şerifi’r-ReziLinneşr, Kum, 1406 h.k.
Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Yemek yemek için ev sahibinden izin almak gerekir mi?
    6842 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/02/14
    İslami açıdan insanın yemeğinin helal ve pak olmasının yanı sıra mubah da olması gerekir yani o yemeğin sahibi de razı olmalıdır ve biz de onun razılığını bilmeliyiz. Başkalarını malını izinleri olmaksızın kullanmak haramdır. Ancak bir kimse başkasını yemek için evine davet etmiş yemek sofrasını açmış veya bir bağ sahibi ...
  • Bu asırda kızları köleliğe çekmek caiz midir?
    6938 Eski Kelam İlmi 2011/10/23
    Her şeyden önce köleliğin İslam dini tarafından temelleri atılan bir kurum olmadığını, bilakis bu fenomenin İslam’ın doğduğu çağda dünyanın tüm bölgelerinde yaygın olan bir realite olduğunu bilmeliyiz. İslam köle sahiplerine ciddi bir zarar vermeksizin ve mevcut toplumsal dengeyi ani ve hızlı bir girişimle ortadan kaldırmaksızın imkânların elverdiği ölçüde ve ...
  • Çocukken bir defa kız kardeşimin sütünü içmiş olan amcakızım ile evlenebilir miyim?
    7868 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/22
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Allah gerçekleşmeden önce insan amelini nasıl bilmektedir?
    6359 Eski Kelam İlmi 2011/08/21
    Bizim için böyle bir sorunun meydana gelmesinin sebebi, Allah ile zaman arasındaki bağı doğru anlamamamızdır. Allah ezeli, ebedi ve zaman üstüdür; yani Allah zamanı kuşatmıştır ve onunla sınırlı değildir. Esasen Allah geçmişte gelecek hakkında bilgi sahibidir diye bir şey söylememiz doğru değildir; çünkü Allah için geçmiş ve gelecek diye ...
  • Eğer birisi ramazan ayında tutmamış orucunu bir sonraki ramazan ayına kadar kaza etmezse hükmü nedir?
    6682 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2015/09/14
    sorunuzun üç sureti var: biz mercii taklitlerin görüşlerini dikkati nazarda tutarak sorununuzun her bir suretini ayrı ayrı cevaplandırırız. Bir: eğer hastalıktan ötürü orucunu tutmamış ve hastalığı bir sonraki ramazana kadar devam etmişse, tutmamış oruçlarının kazası farz değildir ve her gün yerine yaklaşık on sir (750 gram) denkliğinde ...
  • Eğer bir kız ve erkek evlenmeyi kararlaştırırlarsa ve aralarında ilişki olursa, ama erkek ahdine vefa göstermez ve kızı terk ederse günah işlemiş sayılır mı?
    9322 Pratik Ahlak 2011/08/21
    İslam ahit ve anlaşma dini olup ahde vefa göstermeyi müminlerin alamet ve sıfatlarından biri saymaktadır. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) şöyle buyurmaktadır: Müminler şart ve taahhütlerine bağlıdır.[1] Maalesef bazı insanlar bu önemli hususa bağlı değildir ve menfaat, heves ve arzularının ...
  • Ben hastayım ve cep haclığımı da babamdan alıyorum. Bunun dışında param yoktur ki orucumun kefaretini verebileyim, Acaba yine orucumun kefaret üzerimde farz mıdır? Bu senenin kefaret miktarı kaç tümendir?
    6170 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/14
    Fukahanın (fıkıh âlimleri) fetvası esasınca orucunu kasten (amdi olarak) ve her hangi bir mazereti olmaksızın yiyen bir kimse üç çeşit kefaretten birisini seçmek arasında muhayyerdir. Birincisi: Bir köle azat etmek. Günümüz dünyasında köle konusu mevcut olmadığından dolayı bu şık kendiliğinden devre dışı kalıyor.
  • İmam Ca'fer Sadık'a göre Kur'an karisinin özellikleri
    12688 Kur’anî İlimler 2011/07/19
    İmam Cafer Sadık (a.s) Kur'an karisi için bir takım özellikler ve vasıflar zikretmiştir. Bu cümleden şu vasıfları zikredilebilir: Ehl-i Beyt'in velayetini bilmesi, Kur'an'ı doğru okuması, Kur'an'ı okurken ondan etkilenmesi, abdestli olması, doğru bir kimse olması ve yağcılıktan uzak durması, Kur'an'a karşı tevazu ve huşu göstermesi, ilim öğrenmek yolunda çaba göstermesi, ...
  • Hangi surede hay ve kayyum sıfatları yer almaktadır?
    17459 Tefsir 2010/11/08
    Hay ve kayyum Yüce Allah’ın iki zatî sıfatıdır. “Hay” “diri” manasında ve “kayyum” da “zatıyla kaim olan ve başkalarının kendisiyle kaim olduğu varlık” anlamındadır. Bu iki sıfat beraber bir şekilde Kur’an surelerinin üç ayetinde yer almaktadır:1. Bakara suresi 255. ayet: “
  • Dinin afetleri nelerdir?
    12217 Din Felsefesi 2010/08/22
    Din, kendisinde hata, yanlış, hasar ve afetin yer alamayacağı kutsî ve ilahî bir olgudur. Hata ve yanlış yapma beşerî hususlarla ilgilidir. Din ve dindarlığın hasarlarını bilme bahsindeki hasar ve afet, dinin hakikatiyle ilgili değildir. Bilakis insanların dine bakış tarzları, insanın dini anlama ve telaki etme şekli, ...

En Çok Okunanlar