Gelişmiş Arama
Ziyaret
10333
Güncellenme Tarihi: 2011/03/07
Soru Özeti
Namazda kırattan sonra rükû’a gitmeden önce azıcık beklemek gerekiyor mu? Rükû’a bitişik kıyamın hükmü nedir?
Soru
Lütfen şu soruları yanıtlayınız: 1. Her iki surenin kıratından sonra ve rükû’a gitmeden önce biraz beklemek gerekiyor mu? Surelerin (Fatiha ve İhlâs) kıraatinden hemen sonra ve hiç durmaksızın; hatta müstehap olan tekbir zikrini bile söylemeden, rükû’a gidilebiliniyor mu? 2. Rüku’a bitişik kıyamın hükmü konusunda açıklama yapar mısınız?
Kısa Cevap

Namazda kırattan sonra biraz bekleme ve rüku’a bitişik kıyamın hükmü konusunda büyük taklit mercilerinin görüşleri şöyledir:

Ayetullah Uzma Hamanei’nin (Allah onun ömrünü uzun etsin) Defteri:

Cevap 1: Durmak vacip değildir ve tekbirin söylenmesi de farz değil, müstehaptır.

Cevap 2: Rükün olan rükû’a bitişik olan kıyam, yani ayaktaki haletten rükû’a gitmek; örfi olarak rükûdan önce durulması ve bedenin dingin ve hareketsiz olması yeterlidir. Ama rükûdan sonraki kıyam farzdır rükün değildir. Eğer sehvi olarak terk edilirse namazın sıhhatine zarar vermiyor.

Ayetullah Uzma Sistani’nin (Allah onun ömrünü uzun etsin) Defteri:

Cevap 1: Farz değildir.

Cevap 2: Yani eğer unutursa ve secdeye giderse, tekrar dönmesi gerekir ve ayakta durduktan sonra tekrar rükû’a gitmesi lazımdır.

Ayetullah Uzma Mekarim Şirazi’nin (Allah onun ömrünü uzun etsin) Defteri:

Cevap 1: Kıraatten sonra beklemeksizin rükû’a gitmenin sakıncası yoktur.

Cevap 2: Kıyam yani namazın iki yerinde ayakta durmak, farz ve rükündür: İhram tekbirinin söyleneceği esnasında ve “rükû’a bitişik kıyam” denilen kıyam; (rükû’a gitmeden ayaktan rükû’a gitmek rükündür). Ama hamt ve sure okuma esnasında ve aynı şekilde rükûdan sonraki kıyam rükün değil, farzdır. Maksat şudur ki ayaktan rükû’a gidilmesi gerekmektedir. Dolayısıyla mesela eğer bir kimse sureyi okuduktan sonra zehirli bir haşereyi öldürmek için rükû’a bitişik kıyamı yerine getirmezse, tekrar kıyama dönüp tamamen ayakta durup sonra rükû’a gitmesi farzdır.

Ayetullah Uzma Safi Gülpeygani’nin (Allah onun ömrünü uzun etsin) Defteri:

Cevap 1: Müstahap zikrinin söylenmesi lazım değildir. Surenin bitmesinden sonra kıyam halinde birkaç saniye beklemek yeterlidir. Buna “rükû’a bitişik kıyam” denir ve rükündür. Yani rükû’a bitişik kıyam rükündür ve bu kıyamın hemen ardından rükû gerçekleşir. Örneğin bunun hükümlerden birisi şöyledir: Tevhit Suresini okuduktan sonra, unutarak rükû’a gitmeden secde kastıyla eğilir ve secdeye varmadan, rükû’a gitmediği aklına gelirse, durup (tekrar doğrulup durarak) rükû’a gitmesi gerekir.

Ayetullah Mehdi Hadevi Tahrani’nin (Allah onun ömrünü bereketlendirsin) Defteri:

Cevap 1: Kıraat bitikten sonra rükû edilebilinir ve her ne kadar zikir söylemek müstahaptir ise ama söylenmesine ihtiyaç yoktur.

Cevap 2: “Rükû’a bitişik kıyam”dan, kıyam halinden rükû’a gidilmesinin zorunluluğu kastedilmektedir, o halde kıraatten sonra yanlışlıkla secdeye giden ve secdeden önce rükû’a gitmediğini hatırlayan kimsenin doğrulması ve sonra rükû’a gitmesi gerekir; secde halinden rükû’a gidemez.

لينک به سايت استفتاءات (کد 857).

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Ayetullah Behcet'in, CD'lerin telif hakkı hakkındaki görüşü nedir?
    7317 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/13
    Ayetullah Behcet konuyla ilgili şöyle buyuruyor: ihtiyat vacip gereğince CD'lerin üretimi, üreten kişiler için telif hakkını doğuruyor. Dolayısıyla üretenlerin izni olmadan CD'lerin kopyalanması ihtiyati vacip gereğince caiz değildir. Dikkat edilmelidir ki, yazılım CD'lerini satın alırken satıcı (asıl üreten kişi) pazarlama esnasında CD'lerin kopya yoluyla çoğaltmamalarını ...
  • Neden Kuran ayetleri nüzul tertibi esasına göre toplanmadı?
    12480 Kur’anî İlimler 2012/04/04
    Peygamber(s.a.a)’den Kuran’ın nüzul tertibi esasına göre toplanmasına dair bir destur bizlere ulaşmamıştır. Kuran’ın toplanması birkaç merhalede gerçekleşmiştir. İmam Ali (a.s) Kuran’ı, nüzul tertibi esasına göre topladı ama sonuçta halifelerin topladığı genellik kazanmış ve Ehlibeyt (a.s) da şimdiki Kuran’ı tam anlamıyla teyit etmişlerdir. ...
  • Ehl-i Sünnetteki dört mezheb nasıl ortaya çıktı ve içtihat kapısı nasıl kapandı?
    14045 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/29
    İslam maarifi ve İslam fıkhı, Peygamberimizden (s.a.a) sonra gelişen olaylar ve halifelik meselesinden dolayı biri Ehl-i Beyt’ten alınan fıkıh, diğeride sahabe ve tabiinin verdikleri fetvalardan alınan ve Ehl-i Sünnet diye meşhur olan fıkıh olmak üzere ikiye ayrıldı: İslami fetihlerden sonra yeni meselelerin ortaya ...
  • Teorik İrfan ile Pratik İrfanın farkı nedir?
    9744 Teorik İrfan 2008/05/04
    Pratik irfanın iki manası söz konusudur:1- Sulûkun bizzat kendisi ve davranış.2-Sulûk yöntemini içeren öğretiler.Pratik irfan bazen birinci anlamın karşısında kullanılırken bazen de ikinci anlamın karşısında; yani pratik irfan, salikin bulgularını veya varlık felsefesi ve bilgi felsefesi konularını araştırmaktadır. ...
  • Akıl din ile neden çelişir?
    11228 Yeni Kelam İlmi 2010/07/24
    Akıl, insanların içsel hücceti olup kemal yolunda kendilerine rehberlik eder. Şeriat (din) ise kirlilik girdabından insanları kurtarmak ve onları insanî kemal ve saadete sevk etmek için dışsal bir hüccettir. Buna göre zahir ve batın hüccetlerin birbiriyle çatışır olması mümkün değildir. Akıl bir fenomen ve her fenomen ...
  • Ürün satışında özelliklede el sanatları çalışmalarında ne miktar kazanç elde etmek caizdir?
    3754 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2018/11/17
    Saygıdeğer okurumuz, Cevap olarak İslam İnkılabı Dini Liderine sorulmuş olan fıkhi soruya dikkatinizi çekmek isteriz; Soru: Bendeniz elektronik eşyaları üreten biriyim, Acaba ürünlerimi arz talep çerçevesinde istediğim her fiyata satabilir miyim? Cevap: Devletin fiyat tayin etmediği ürünleri alıcı ve satıcının anlaştıkları ve alıcıya haksızlık olmayacak şekilde satılabilir ...
  • Hicr suresinin 85 İla 87. ayetlerinin tefsiri nedir?
    11166 Tefsir 2012/03/12
    Yüce Allah belirtilen ayetlerde gök ve yerin yaratılışının hak olduğuna ve hedef taşıdığına işaret etmiş ve Peygamber-i Ekrem’e (s.a.a) düşman ve cahillerin inatçılık, bilgisizlik, taassup, tahrip ve aşırı muhalefetleri karşısında hoşgörü ve sevgi göstermesini ve de onları bağışlayıp kendilerine hoş bir yüzle karşılık vermesini tavsiye etmektedir. En ...
  • İmam Ali (a.s) zamanında kimler humus toplamakla görevliydi?
    10033 تاريخ بزرگان 2011/11/13
    Müslümanların tamamı, humusun ilahi farzlardan bir tanesi olduğuna inanmış ve bunu herkesin zorunlu olarak kabul etmeleri gerektiğini söylemişlerdir. Bu hükmün, Bedir savaşından sonra bir kanun haline gelerek sürekli uygulanmıştır. Hz. Ali (a.s)’de bu ilahi farzın uygulanmasında Peygamber (s.a.a)’in yanında yer alıp Peygamberle (s.a.a) gerekli işbirliği içinde olan ve Peygamber (s.a.a)’in ...
  • Güneş elbise, battaniye veya halıyı da temizleyebilir mi?
    7762 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/09/12
    Güneş; yer ve binayı ve de kapı ve pencere gibi binada kullanılan şeyleri ve de duvara çakılmış çiviyi (binadan sayılır) beş şartla temizler:1. Necis olan şey bir başka şey kendisine değdiği zaman yaş olacak kadar yaş olmalıdır. O halde kuru olması durumunda güneşin kurutması için bir vesileyle o ...
  • İmam Hasan Askeri (a.s)’ın biyografisini anlatır mısınız?
    2681 Sire 2020/01/20