Gelişmiş Arama
Ziyaret
13990
Güncellenme Tarihi: 2011/06/20
Soru Özeti
Rabbin Yusuf’u günahtan korumak için gösterdiği burhan neydi ve nasıl vuku buldu?
Soru
Yüce Allah kendi nurani kitabında Yusuf suresinde Züleyha’nın Yusuf’u istemesi hakkında “eğer Rabbinin burhanını görmemiş olsaydı Züleyha’ya temayül ederdi” diye buyurmaktadır. Soru şudur: Yusuf’un (a.s) Rabbinden müşahede ettiği o burhan neydi ve nasıl vuku buldu?
Kısa Cevap

Burhan kesin delil ve yakin anlamındadır. Her ne kadar Kur’an’da bu burhanın niteliğine işaret edilmemişse de Yusuf’a (a.s) gösterilen şeyin maddi ilimler cinsinden bir şey olmadığı bellidir. Bu burhan hakkında aşağıdaki ihtimaller dile getirilebilir:

1. Bu bir çeşit keşif ilimidir ve insan onu görmeyle artık hiçbir surette günaha temayül göstermeyecek derecede itaatkâr olmaktadır.

2. Nübüvvet makamı ve Yusuf’un günah işlemekten korunmuş (masum) olması.

3. Yusuf’un iyi amelleri nedeniyle onun yardımına gelen bir çeşit ilahi yardım.

4. Züleyha’nın putundan utanması nedeniyle onun üzerini örtmesi Yusuf’ta bir devrim yarattı ve onun günahı terk etmesi yönündeki azmini pekiştirdi.

5. Zina etmenin haram olduğunu ve bu işin ilahi bir azabı bulunduğunu Yusuf’un bilmesi.

Yusuf’un günah işlemeye karar verdiğini ve ilahi burhanı gördükten sonra pişman olduğunu belirten senetsiz rivayetler de peygamberlerin makamı ile uyuşmamaktadır ve reddedilmelidir.

Ayrıntılı Cevap

“Burhan” (Arapça) “berehe” kökünden olup beyaz olmak anlamındadır.[1] Aydınlatan ve yakine sebep olan her sağlam ve güçlü delile burhan denir. Bu nedenle Kur’an muhtelif yerlerde mucize[2] ve kesin delili[3] burhan olarak nitelemiştir. Yusuf’un Rabbinden gördüğü burhanın ne olduğu her ne kadar Yüce Allah’ın sözünde açık olmasa da her halükarda yakin oluşturan sebeplerden sayılmaktadır ve müfessirler onun hakikati ve niteliği hakkında bir takım ihtimaller belirtmişlerdir:

1. Belirtilen burhan bilinen ilimler yani fiillerin güzellik ve çirkinliği ve de onların arkasındaki maslahat ve bozgunculukları bilmek türünden değildir. Bilakis Allah’ın salih kullarına gösterdiği ve görmeyle insan nefsinin artık hiçbir şekilde günah işlemeye temayül etmeyecek şekilde itaatkâr ve teslim olduğu bir çeşit keşif, yakin ve gözlem ilmidir.[4] 

2. İlahi burhan Yusuf’un nübüvvet makamı ve günahtan korunmuş (masum) olmasıdır. Nitekim nakledilen bir rivayette İmam Sadık (a.s) şöyle buyuruyor: “Hakkın burhanı, onun kalbine saldığı nübüvvet cemali ve ilim ve hikmet nuruydu. Nitekim “ona ilim ve hikmet verdik”[5] diye buyurmaktadır.”[6] 

3. Güzel amellerinden ötürü bu hassas anda kendisinin imdadına gelen bir tür ilahi yardımdı.[7]

4. Rivayetlerden anlaşıldığı üzere[8] orada Züleyha’nın mabudu sayılan bir put bulunmaktaydı ve Züleyha’nın aniden gözü o puta takılır ve gözüyle kendisine baktığını ve ihanetini gördüğünü hissedince kalkıp putun üzerini bir elbiseyle örter. Bu durumu gören Yusuf’un içinde bir tufan kopar ve şöyle der: Sen akılsız, şuursuz, his ve teşhis gücü olmayan bir puttan utanıyorsun da ben nasıl her şeyi bilen ve tüm gizlilik ve saklılıklardan haberi olan Rabbimden utanmayayım ve hayâ etmemeyim? Bu his Yusuf’a yeni bir güç ve kuvvet verdi, canının derinliklerinde güdü ve akıl arasında cereyan eden mücadelede ona yardım etti ve böylece başı buyruk güdü dalgalarını püskürtebildi.[9]

5. Belirtilen burhan, Allah’ın zina hakkında tayin ettiği delil ve zina eden şahsın müstahak olduğu azabın bildirilmesinden ibaretti.[10] 

Elbette hatırlatılmalıdır ki bazı müfessirler Yusuf’un günah işlemeye karar verdiği ve aniden bir mükaşefeyle parmağını ısırır vaziyette Cebrail veya Yakub’u gördüğünü ve bunu görünce geri çekildiğini belirten bir takım senetsiz rivayetler de nakletmişlerdir. Bu gibi rivayetlerin hiçbir muteber senedi olmayıp İsrailiyat rivayetlerini andırmaktadır. Bunlar ya peygamberlerin makamını asla idrak etmeyen düşünce yoksullarının uydurmaları[11] ya da peygamberlerin makamını asla idrak etmek istemeyen düşman ve hasımların ürettikleridir.      



[1] Mekarim Şirazi, Nasır, Tefsir-i Numune, c. 9, s. 373, Daru’l-Kütübi’l-İslamiye, Tahran, 1374 ş.

[2] Kasas, 32.

[3] Neml, 64.

[4] Tabatabai, Muhammed Hüseyin, el-Mizan, Fi Tefsiri’l-Kur’an, Tercüme-i Musevi Hemedani,, Seyid Muhammed Bakır, c. 11, s. 174, Defter-i İntişaratr-ı İslami Camia-ı Müderrisin-i Havza-i İlmiye-i Kum, Kum, 1374.

[5] Yusuf, 22.

[6] Mubidi, Reşiddin, Keşfü’l-Esrar Ve Vadül’l-Ebrar, c. 5, s. 58, İntişarat-ı Emir Kebir, çap-ı pencom, Tahran, 1371 ş.

[7] Mekarim Şirazi, Nasır, Tefsir-i Numune, c. 9, s. 373.

[8] Şeyh Saduk, Uyun-i Ahbaru’r-Rıza, c. 2, s. 45, İntişarat-ı Cihan, 1378 k.

[9] Mekarim Şirazi, Nasır, Tefsir-i Numune, c. 9, s. 373.

10] Tabersi, Fazl b. Hasan, Mecmeu’l-Beyan Fi Tefsiri’l-Kur’an, Müterciman, c. 12, s. 197, İntişarat-ı Ferahani, Tahran, 1360 ş.

[11] Mekarim Şirazi, Nasır, Tefsir-i Numune, c. 9, s. 374.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Kur'an-i Kerim "Açık kitap nazil ettik. Bu ayetteki açık kelimesinden maksat nedir?
    9490 Tefsir 2011/07/23
    Açık (mübin) Kur'an'ın bir sıfatıdır. Kur'an'ı bu şekilde vasıflandırmakla onu halka daha fazla tanıtmayı hedef almaktadır. Onun diğer semavi olan ve olmayan kitaplara olan üstünlüğünü açıklıyor. Çünkü hiçbir kitabın emir ve programları Kur'an gibi açık değildir.Kur'an'da sürekli çeşitli ayetlerde bu Kur'an'ı nazil ettiğini açıklaması hidayet nimetini insanlara hatırlatmak içindir.
  • Hz. Zehra’nın (s.a) şahsiyeti hangi yönlere sahiptir?
    10849 Masumların Siresi 2010/07/06
    Sadece irdeleme ve derin düşünme aracılığıyla engin boyutlarına ulaşmanın mümkün olduğu Hz. Zehra’nın (a.s) yüce şahsiyetinin yönleri çok geniş ve engindir. O yüce şahsiyetin manevî ve ilahî, ilim ve marifet, siyasal ve toplumsal mücadele yönleri hakkında okumak ve araştırmak bize hedefimize ulaşmada yardımcı olacaktır. Kadınların efendisinin muhtelif ...
  • Âlimler ve müçtehitlerin Savefi Şahları hakkında ki genel görüşleri nedir?
    7289 تاريخ بزرگان 2009/04/08
    Her şeyden önce bilmek gerekir ki âlim ve müçtehitler şöyle bir genel kaideye inanırlar: Dini tebliğ edip yaymak için çaba harcamak lazımdır ve onun temellerinin sağlamlaştırmak için hiçbir fedakârlıktan kaçınılmamalıdır. Ancak bu ortak hedefe ulaşmak için metot konusunda görüş ayrılığı olabilir.İmam ...
  • “A’lem, fe’l a’lem”in anlamı nedir?
    8345 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2009/06/06
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Ölüm meleği her diri varlığın canını almaktadır mı?
    20487 Eski Kelam İlmi 2011/04/11
    Hadislerin genel ifadesinden anlaşılan şu ki ölüm meleği (Azrail) canları alan ilahi araçların başındadır ve her canlı varlığın canını almaktadır.Ancak önemli olan şunu bilmektir ki, bütün canlıların canını alan Allah'tır. Onun uyguladığı sünnet gereği bu iş belli araçlar vasıtasıyla gerçekleşir. Bu vasıta meleku'l-mevt ...
  • Aerobik egzersizinin hükmü nedir?
    6555 Müzik Eşliğinde Spor Hareketleri 2012/05/15
    Ayetullah el-Uzma Hamanei: Genel olarak günah ortamlarına uygun olan eğlendirici bir müzik olur veya şehveti tahrik eder yahut haram bir işe neden olur veyahut fesada yol açarsa caiz değildir. Ayetullah el-Uzma Sistani: Ritmi eğlence ve oynamaya neden olursa bilerek dinlenmemelidir. Ayetullah el-Uzma Safi ...
  • Neden Allah cennetin çoğunu maddi hususlar ile nitelemiştir?
    7469 بهشت و جهنم 2012/05/27
    Kur’an-ı Kerim’de cennet ve cehennem hem maddi özellikler ve hem de ruhani ve manevi özellikler ile betimlenmiştir. Maddi nimetler ile nitelemek, birçok insanın manevi ve ruhani nitelemeler aracılığıyla bilgi edinmesinin zor ve hatta imkânsız olması nedeniyledir. Zira insanların zihni daha çok maddi konulara alışıktır ve bu nedenden ...
  • İmam Mehdi (a.s)’ın kısa biyografisini sunabilir misiniz?
    3313 امام مهدی عج 2020/01/20
  • Karz-ul hasene ev kredisi hesabına humus gelir mi?
    7618 Tasarruf Humusu 2011/04/13
    Sorunuz büyük taklit mercilerinin bürolarına gönderildi ve şimdiye kadar elimize geçen cevaplar şunlardır:Hz. Ayetullah el-Uzma Hamanaei: Söz konusu meblağın gelirinizden olan miktarına humus gelir, humus yılı başında onun beşte birini vermelisiniz.  Hz. Ayetullah el-Uzma Mekarim Şirazi: Humusunu vermemişseniz, geri kalana humus gelir. ...
  • Zengin olan kimselerin sahip oldukları servet kendilerin göstermiş oldukları çabanın karşılığı mıdır yoksa Allah’ın kendilerine vermiş olduğu lütuf müdür?
    11480 Eski Kelam İlmi 2011/07/14
    Rızık ve azık veya servet genel anlamda Allah tarafından bağışlanan genel bir lütuftur. Ancak Allah’ın genel anlamda olan bu lütuf ile servet elde etmek için çaba harcamak ve uğraş göstermek arasında her hangi tezat söz konusu değildir. Ama Allah u Teâlâ’nın, iman eden kulları ilişkin has ...

En Çok Okunanlar