Gelişmiş Arama
Ziyaret
7395
Güncellenme Tarihi: 2010/11/09
Soru Özeti
Niçin insan (intihar ederek) hayatı kendinden selb edemiyor?
Soru
Niçin insan (intihar ederek) büyük bir nimet olan hayatı kendinden selb edemyor?
Kısa Cevap
Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız.
Ayrıntılı Cevap

Eğer sorudan, niçin hayat nimetini kendinden selb etmek insan için caiz değildir maksat ise, cevabında şöyle denilmeli:

1-   Her insanın aklı ve fıtratı, dünya nimetlerinden her hangi birisinin yok edilmesinin kötü ve kınanacak bir şey olduğunu anlıyor. Bu konuyu, farklı yaşlarda ve farklı mezheplere sahip olan insanların tüm fertleri derk ediyor derecede açık ve nettir. Bu cihetledir ki, dünyada Allah’ın vergisi olan nimetleri korumak için, “Yaşam çevresi", "Hayvanları Koruma Dernekleri" ve… Gibi farklı isim ve unvanlar altında birçok kurum ve kuruluşlar var olmaktadır. Bunun yanı sıra, yer küresinde ve… Hayat cilvelerinin bekası için, Uluslar Arası birçok kurum ve kuruluşlar tesis edilmiştir. Söz konusu kurum ve kuruluşlar Allahın vergisi olan doğal nimetleri koruyabilmek ve kontrol edebilmek için farklı kanunlar koyuyorlar. İnsanın aklı ve fıtratı, ilahi nimetlerden küçücük bir nimetin faydasız duruma getirilmesini ve yok edilmesini kötü olduğunu ve bu doğrultuda olan eylemlerin caiz olmadığını anladığı halde, en büyük bir nimet olan hayatı kendinden selb etmeyi insan için nasıl caiz görebilsin?

Bu mukaddime ile insan kendi hayatını kedinden selb edebilir düşüncesinin, gerçekte, insani akıl ve insani fıtrattan saptığı ve bu düşüncenin bir tür hastalığa yakalandığı açıklığa kavuşmuş oldu. Tedavi edilmesi gerekir. Günümüz dünyasında bu tür hastalıkları tedavi etmek için birçok merkez tesis edilmiştir. Doktorlar psikolojinin çeşitli yöntemleriyle bu tür hastaları tedavi etme peşindedirler.

2-   Akıl, fıtrat ve realite temeline dayalı olan İslam dininin bütün öğretileri de, intiharı, hayatı kendinden selb etmeyi yasaklamış ve gayri meşruu saymıştır.

3-   İslam-i dünya görüşü ve Kur’an-i öğretiler esasınca, Allah’u Teâlâ varlık âleminin sahibidir.[1] Bu anlayış gereğince Allah’u Taala bu nimetleri, kendi saadet ve kemaline ulaşmak gayesiyle kendisinden yararlanmak için insanın mahiyetine vermiş. Öyleyse bu nimetleri faydasız hale getirmek ve onları kökten yok etmek, sahibinin rızasına terstir. Aklımız, emanet olarak bize teslim edilmiş olan işlerde, iş sahibinin rızasını gözetlememizi ve görüşlerine ters olan her hangi bir eylemde bulunmamızı hüküm diyor.

4-   Daha önemli olan nokta şudur: İslam dininde intihar etmenin yasaklanmasının hikmeti, sadece intihar edecek kimsenin bireysel hayatını korumak değil, bilakis İslam dini, vermiş olduğu bu hükümle, bütün beşeriyet camiasının hayatını tehlike ve yok olmaktan korumak istemiştir. Şöyle ki; İntihar gibi bir eylemi haram ve yasaklanarak, şahsın kendi görüşünce kendi hayatına sahip olduğu halde, intihar ederek kendi varlığını yok etmesi onun için caiz değilse, ona ayıt olamayan diğer insanların hayatını kendilerinden alıp onları yok etmesi hay hay caiz değildir. İntihar etme gibi eylemlerin haram kılınışı, bu tür hastalıkların toplum ve bu gibi efratların arasında yayılmasına karşı bir engeldir.

Her halükarda intihar teşebbüsünde bulunan kimseler, ruhi ve akli bakımdan inhirafa sapmış ve hastalığa duçar olmuş kimselerdir. Zorunlu olarak bu denli hastalığa duçar olur kendine acımayıp hayatına son vermek isteyen kimselerden, başkaları için acıyıp günahsız insanlara karşı merhametli olup öldürmemeleri beklenemez. Her ne kadar bazen bazı istisnalar olabiliyor ise de. Ama eğer kanun ve şeriatın kendisi, intiharı caiz bıraksaydı ve bu tip fertlere, kedinizi öldürebilirsiniz deseydi, gerçekte, kanun ve şeriatın kendisi bizatihi beşeriyetin yok edilmesine teşebbüs etmiş oluyordu.

Bu nedenledir ki; İslam dininde “intihar gibi bir eylem” büyük günahlardan sayılmış ve bu eyleme teşebbüs eden kimseler için çok zor azaplar öngörülmüştür.[2]



[1] "Göklerin ve yerin mülkü Allah’ındır". (Ali İmran 189).

[2] İmam Sadık (a) şöyle buyuruyor: “isteyerek kendini öldüren bir kimse, cehennemin ateşinde ebedi kalır”. ("men la yahduru'l-Fakih", c 4, s 95).

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Neden Kuran’ı Kerim Hz. Nuh (a.s)’ın risalet süresini 1000’den 50 yıl az olarak ilan etmiştir?
    12371 Tefsir 2019/10/21
    Kuran’ı Kerim Hz. Nuh (a.s)’ın risalet süresi hakkında şöyle buyuruyor:«وَ لَقَدْ أَرْسَلْنا نُوحاً إِلى‏ قَوْمِهِ فَلَبِثَ فِيهِمْ أَلْفَ سَنَةٍ إِلاَّ خَمْسِينَ عاماً فَأَخَذَهُمُ الطُّوفانُ وَ هُمْ ظالِمُونَ» “Andolsun biz, Nûh'u kavmine gönderdik, onların arasında bin seneden elli yıl eksik kaldı, sonunda haksızlık etmekte olan ...
  • Daha fazla ücret vererek taksitle araba satın almanın bir sakıncası var mıdır? Peşin olarak araba satın almak için kar ile borç almanın da bir sakıncası var mıdır?
    8181 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/08/08
    Borç şekliyle peşin fiyatından daha fazla bir fiyatla otomobil gibi bir malı satın almak ve satmak doğrudur. Ama sizin ikinci sorunuzdaki husus borç faizi olup haramdır. ...
  • İran İslam Cumhuriyetinin dışındaki Ülkelerde oy kollanmanın hükmü nedir?
    6912 Diğer Konular 2012/05/19
    Diğer ülkelerin seçimlerine iştirak etmek eğer Müslümanların maslahatına ters ise veya İslam düşmanlarının güçlenmesine neden oluyor ise caiz değildir. İslam ve Müslümanların maslaha­tını ardında getiriyor ve onların güçlenmesine neden oluyor ise seçimlere iştirak edip oy kol­lanmak uygundur. Bu durum dışında oy kollan­mak mubahtır. Mükellefin ihtiyarine bağlıdır. ...
  • Ojeli tırnakla cenabet guslü alınabilir mi?
    11546 Suyun Ulaşmasını Engelleyen Şeyler 2012/06/09
    Abdest ve guslün şartlarından biri suyun abdest ve gusül azalarına ulaşmasına engel olacak bir şeyin olmamasıdır.[1] Bu açıdan abdestle gusül arasında bir fark yoktur. Buna göre engel teşkil edecek şeyi gusülden önce gidermek gerekir. Giderildiğine emin olmadan gusül alınırsa o gusül batıldır.
  • erkek ve kızların gelecekteki evlilikleriyle ilişkin konuları onlara nasıl öğretebiliriz?
    7513 Pratik Ahlak 2011/04/13
    Çocuklar tarafından bağımsız ve yeni bir yaşam yuvasının kurulmasıyla ilişkin meseleler, duygusal, sosyal ve cinsel meseleler ile irtibatlı olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır, dolaysıyla bu bağlamda var olan meseleler iki bölümde ele alınmalı ve tahkik edilmelidir. Ailenin başarılı veya ta sorunlara kadar varan vücuda gelen ...
  • Bedenin hangi bölgelerine gusül vermek lazım ve hangi bölgelerine gusül vermek lazım değildir?
    3563 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2019/06/25
    Gusülde bedenin bütün dış yüzeyine gusül vermek gerekir. İğnenin ucu kadar yer yıkanmazsa gusül batıl olur. Elbette insanı vesveseye düşürecek şüphelere itina edilmemelidir. Lakin bedenin kulak içi, burun içi, ve ağız içi gibi görünmeyen yerlerini yıkamak caiz değildir. Aynı şekilde bedenin görünen veya görünmeyen yeri olduğu hakkında ...
  • Kur’an ayetleriyle mukayese ettiğimizde hadislerin itibar derecesi ne ölçüdedir?
    9299 Kur’anî İlimler 2009/06/06
    Kur’an-ı Kerim ve muteber hadislerin her ikisi dini kaynaklardan sayılırlar ve her ikisi de şer’i hüccettirler. Kur’an hakkında senet yönünden inceleme yapılmaz Çünkü Kur’an’ın tümünün Allah katından indiğinde ve aynı şekilde Peygamber (s.a.a) tarafından bize ulaştığında bir şüphe yoktur. Sadece Kur’an ayetleri ifade ettikleri mana bakımından ...
  • Abdest alırken ve zorunlu bir durum yokken bir başka şahıs elimize su dökerse, bu bir sakınca ifade eder mi?
    38335 Abdest Şekli 2012/04/04
    Abdestin bir takım şartları vardır ve onlardan her birine riayet etmeme durumunda abdest geçersizdir. Abdestin şartlarından birisi, bizzat insanın yüzünü ve ellerini yıkması ve de baş ve ayaklarını mesh etmesidir. Eğer bir başkası insana abdest aldıracak olursa veya yüz ve ellere su ulaştırmada ve baş ve ayakları ...
  • Ayet ve rivayetlere göre salih amellerin yok olmasına neden olan ameller hangileridir?
    12376 Pratik Ahlak 2012/02/04
    Ayet ve rivayetlerde, Allah’a iman, şirke düşmemek ve mürted olmamak amellerin kabul olunmasının ilk şartları olduğu, bunlar olmadan hiç bir salih amel kabul edilmeyeceği belirtilmiştir. Namazı terketmek, minnet ederek salih amel yapmak, başa gelen işlere razı olmamak vb. gibi amellerin yok olmasına neden olan şeyler -ayrıntılı cevap ...
  • Niçin Abdulmuttalib oğlunun adını Abduluzza koymuştur?
    23883 تاريخ بزرگان 2008/07/22
    Abdulmuttalibin oğlu Ebu leheb (Haşim oğlu Abdulmuttalib oğlu Abduluzza) künyesi Ebu utbe’dir, Peygamber (s.a.a) efendimizin amcası ve aynı zamanda onun en katı düşmanlarından biridir. Annesi Beni Huzae kabilesinden Lubna ve eşi Harb ibn-i Umeyye’nin kızı ve Ebu süfyanın kız kardeşi, Ümm-i cemil adıyla tanınan Arvi veya Avra’dır. ...

En Çok Okunanlar