Gelişmiş Arama
Ziyaret
6141
Güncellenme Tarihi: 2011/04/16
Soru Özeti
Acaba “aşura gününde insan kedisi için dua yapmamalıdır” şeklindeki iddia doğru mudur?
Soru
Acaba “aşura gününde insan kedisi için dua yapmamalıdır” şeklindeki iddia doğru mudur?
Kısa Cevap

Dua kulun fakirane bir şekilde hak Teâlâ’yla irtibat kurup dünyevi ve uhrevi ihtiyacını gidermek için dilekte bulunmaktır. Her durumda kendine ve başkalarına dua yapmak beğenilmekte ve oldukça fazla fazileti ve sevabı vardır.

Aşura gününde kedin için dua yapmanın hiçbir işkâlı yoktur. Bilakis aşura gününde yapılması tavsiye edilen ameller içerisinde dualar ve “ziyaret-i aşura” okumak vardır. Bu dualar ve ziyaret okumak içinde insanın kendisi için de dua yapması vardır.

Bu günde dünyevi işlere teveccüh etme insanda azalıp sadece gereken miktarda, zaruri şeylerle yetinmek ve bu günü musibet günü bilmek, bu günde hüzünlü olmak ve bu günde ağlamak elbette ki daha uygundur.

Ayrıntılı Cevap

Dua kulun fakirane bir şekilde hak Teâlâ’yla irtibat kurup dünyevi ve uhrevi ihtiyacını gidermek için dilekte bulunmaktır. Aşura gününde kendine dua yapmamak gerekmektedir şeklinde bir şey yoktur. Zira rivayetlerde aşura gününde yapılması tavsiye edilen ameller içerisinde dualar ve “ziyaret-i aşura” okumak da vardır. Bu dualar ve ziyaret okumak içinde insanın kendisi için de dua etmesi de vardır.

Örnek teşkil etmek babından aşura ziyaretinin kendisine dikkat ederseniz, aşura ziyaretinin kendisinde duadan bazı bentler vardır ki kendimiz için Allahtan bazı isteklerde bulunuyoruz. “Allahummec’alni indeke vecihen bi’l-Hüseyn aleyhi’s-selam fid-dünya vel-ahire; Yani Allah’ım! Hüseyin hatırası için beni dünya ve ahrette kendi yanında değerli kıl”. Veya Allahtan aşura duasında şöyle bir istekte bulunuyoruz: “Allahummec-alni fi makami haza mimen tenaluhu minke selavatun ve rahmetun ve meğfiretun, Allahummec-al mahyaye mahya Muhammedin ve ali Muhammed ve memati memate Muhammedin ve al Muhammed; Yani Allah’ım! Beni içinde olduğum bu makamda senden kendilerine selabatin, bereketin ve mağfiretin kavuşmuş olan kimselerden eyle. Allah’ım! Yaşamımı Muhammed ve ali Muhammed’in yaşamı gibi ve ölümümü de Muhammed ve ali Muhammed’in ölümü gibi kıl”. Hakeza aşura gününde tavsiye edilen amellerden bir diğeri de namaz ve çok değerli bir dua imam Cafer Sadıktan (s.a.) nakledilmiştir. Bu duanın birçok kısımlarında imam Allahtan rahmet, meğfiret ve hacetlerinin yerine getirilmesini diliyor.[1]   

Buna binaen aşura gününde kendin için dua yapmanın bir sakıncası yoktur. Ama genel anlamda masumlar (a.s.) başkaları için de dua yapılmasını tavsiye etmişlerdir. Bir mümin sadece kendisi için dua edip başkaları bağlamında gaflete duçar olmamalıdır. Bir rivayette şöyle nakledilmiştir: İmam Cafer sadık (a.s.) şöyle buyuryor: Allahın resulü şöyle buyurdu: “her kim şöyle derse “Allahhummeğ-fir lil-müminine vel- müminat” (Allahım! Mümin erkekleri ve mümin kadınları af et); Allah Adem’in (a.s.) zamanından kıyamet gününe kadar gelen müminlerin sayısınca onun için bir hasena yazar, onun bir günahını da siler ve onun bir derecesini (iman derecesini) de yükseltir”.[2]

Elbette dikkate şayandır ki bize ulaşan bazı rivayetler vardır ki bu günde hüzünlü olmak ve dünyevi işlerden –zaruri ve lazım olandan hariç- el çekmek, en azında bu gündeki dünya için çabası ve uğraşı diğer günlerde göstermiş olduğu çaba ve uğraşa oranla daha az olması tavsiye edilmiştir. Zira beni ümmeye (ümmeye oğulları) bu günü mübarek bir gün saymış ve bu günü kendileri için zafer ve galip gelme günü olarak algılamışlardır. Ama bu zaruri ihtiyaçlarını gidermekten tamamen el çekmek anlamına gelmiyor.

Aşağıdaki rivayet bu günün hüzün günü olarak alınmasını tavsiye eden rivayetlerden birisidir: İmam Rıza (a.s.) şöyle buyurmuş: “Aşura gününde her kim kendi ihtiyaçlarını bırakıp onlar arkasında dolaşmazsa Allah onun dünyevi ve uhrevi ihtiyaçlarını giderecektir. Her kim aşura günü kendisi için musibet ve hüzün günü olarak alırsa Allah’u Teala kıyamet gününü onun için sevinç ve hoşnutluk günü karar kılar. Her kim aşura gününü kendi için bereket ve o günde kendi evi için azık toplama günü olarak karar kılarsa Allah onun azık yapmış olduğu şeyden bereketi alır ve kıyamet gününde de Abdullah b. Ziyat, Ömer b. Sad ile birlikte cehennemin en alt tabakalarında haşir edecektir”.[3]

Ama denildiği gibi dünya hayatı için uğraş ve çabaları terk etmek dua ve yaşamın zaruri şeylerinden el çekmek anlamında gelecek değildir.

Konuyla alakalı daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki indeksleri mütalaa ediniz.

. «شرايط استجابت حتمى دعا»؛ سؤال 1843 (سایت: 2184).

 


[1] MECLİSİ, Muhammed Bakır, “Biharul-Envar”, Beyrut: Müesesetül Vefa, 1404, kameri, c. 97, s. 303-307; Şeyh TUSİ, “Misbahul-Müçtehit”, Beyrut: Müesesetu fıkhuş-Şia, 1411, kameri, s. 782-787.

[2] MECLİSİ, Muhammed Bakır, “Biharul-Envar”, Beyrut: Müesesetül Vefa, 1404, kameri, c. 90, s. 391.

[3] Şeyh HUR AMULİ, “Vesailuş-Şia”, Kum: Müesesei Alulbeyt (a.s.), 1409, kameri, c. 14, s. 504.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Yemek yemek için ev sahibinden izin almak gerekir mi?
    6842 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/02/14
    İslami açıdan insanın yemeğinin helal ve pak olmasının yanı sıra mubah da olması gerekir yani o yemeğin sahibi de razı olmalıdır ve biz de onun razılığını bilmeliyiz. Başkalarını malını izinleri olmaksızın kullanmak haramdır. Ancak bir kimse başkasını yemek için evine davet etmiş yemek sofrasını açmış veya bir bağ sahibi ...
  • Bu asırda kızları köleliğe çekmek caiz midir?
    6938 Eski Kelam İlmi 2011/10/23
    Her şeyden önce köleliğin İslam dini tarafından temelleri atılan bir kurum olmadığını, bilakis bu fenomenin İslam’ın doğduğu çağda dünyanın tüm bölgelerinde yaygın olan bir realite olduğunu bilmeliyiz. İslam köle sahiplerine ciddi bir zarar vermeksizin ve mevcut toplumsal dengeyi ani ve hızlı bir girişimle ortadan kaldırmaksızın imkânların elverdiği ölçüde ve ...
  • Çocukken bir defa kız kardeşimin sütünü içmiş olan amcakızım ile evlenebilir miyim?
    7868 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/22
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Allah gerçekleşmeden önce insan amelini nasıl bilmektedir?
    6359 Eski Kelam İlmi 2011/08/21
    Bizim için böyle bir sorunun meydana gelmesinin sebebi, Allah ile zaman arasındaki bağı doğru anlamamamızdır. Allah ezeli, ebedi ve zaman üstüdür; yani Allah zamanı kuşatmıştır ve onunla sınırlı değildir. Esasen Allah geçmişte gelecek hakkında bilgi sahibidir diye bir şey söylememiz doğru değildir; çünkü Allah için geçmiş ve gelecek diye ...
  • Eğer birisi ramazan ayında tutmamış orucunu bir sonraki ramazan ayına kadar kaza etmezse hükmü nedir?
    6682 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2015/09/14
    sorunuzun üç sureti var: biz mercii taklitlerin görüşlerini dikkati nazarda tutarak sorununuzun her bir suretini ayrı ayrı cevaplandırırız. Bir: eğer hastalıktan ötürü orucunu tutmamış ve hastalığı bir sonraki ramazana kadar devam etmişse, tutmamış oruçlarının kazası farz değildir ve her gün yerine yaklaşık on sir (750 gram) denkliğinde ...
  • Eğer bir kız ve erkek evlenmeyi kararlaştırırlarsa ve aralarında ilişki olursa, ama erkek ahdine vefa göstermez ve kızı terk ederse günah işlemiş sayılır mı?
    9322 Pratik Ahlak 2011/08/21
    İslam ahit ve anlaşma dini olup ahde vefa göstermeyi müminlerin alamet ve sıfatlarından biri saymaktadır. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) şöyle buyurmaktadır: Müminler şart ve taahhütlerine bağlıdır.[1] Maalesef bazı insanlar bu önemli hususa bağlı değildir ve menfaat, heves ve arzularının ...
  • Ben hastayım ve cep haclığımı da babamdan alıyorum. Bunun dışında param yoktur ki orucumun kefaretini verebileyim, Acaba yine orucumun kefaret üzerimde farz mıdır? Bu senenin kefaret miktarı kaç tümendir?
    6170 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/14
    Fukahanın (fıkıh âlimleri) fetvası esasınca orucunu kasten (amdi olarak) ve her hangi bir mazereti olmaksızın yiyen bir kimse üç çeşit kefaretten birisini seçmek arasında muhayyerdir. Birincisi: Bir köle azat etmek. Günümüz dünyasında köle konusu mevcut olmadığından dolayı bu şık kendiliğinden devre dışı kalıyor.
  • İmam Ca'fer Sadık'a göre Kur'an karisinin özellikleri
    12688 Kur’anî İlimler 2011/07/19
    İmam Cafer Sadık (a.s) Kur'an karisi için bir takım özellikler ve vasıflar zikretmiştir. Bu cümleden şu vasıfları zikredilebilir: Ehl-i Beyt'in velayetini bilmesi, Kur'an'ı doğru okuması, Kur'an'ı okurken ondan etkilenmesi, abdestli olması, doğru bir kimse olması ve yağcılıktan uzak durması, Kur'an'a karşı tevazu ve huşu göstermesi, ilim öğrenmek yolunda çaba göstermesi, ...
  • Hangi surede hay ve kayyum sıfatları yer almaktadır?
    17459 Tefsir 2010/11/08
    Hay ve kayyum Yüce Allah’ın iki zatî sıfatıdır. “Hay” “diri” manasında ve “kayyum” da “zatıyla kaim olan ve başkalarının kendisiyle kaim olduğu varlık” anlamındadır. Bu iki sıfat beraber bir şekilde Kur’an surelerinin üç ayetinde yer almaktadır:1. Bakara suresi 255. ayet: “
  • Dinin afetleri nelerdir?
    12217 Din Felsefesi 2010/08/22
    Din, kendisinde hata, yanlış, hasar ve afetin yer alamayacağı kutsî ve ilahî bir olgudur. Hata ve yanlış yapma beşerî hususlarla ilgilidir. Din ve dindarlığın hasarlarını bilme bahsindeki hasar ve afet, dinin hakikatiyle ilgili değildir. Bilakis insanların dine bakış tarzları, insanın dini anlama ve telaki etme şekli, ...

En Çok Okunanlar