Gelişmiş Arama
Ziyaret
10903
Güncellenme Tarihi: 2010/10/07
Soru Özeti
Bazı günahların cezası, bazılarına göre daha mı fazladır?
Soru
Hadislerde ve dini kaynaklarda günahlar için ne gibi cezalar belirlenmiştir? Örneğin zinanın günahı, müzik dinlemekten 34 kat daha mı fazladır?
Kısa Cevap

Kur’an-ı Kerim’den ve Ehl-i Beyt’in (a.s) rivayetlerinden anlaşılan şudur: Günahların ahiret azabı ve dünyadaki cezalarına göre çeşitli mertebeleri vardır. Kur’an’da şirk, en büyük günah ve zulüm olarak nitelenmiştir. Aynı şekilde bazı günahlar için azap vaadinde bulunulmuştur ki bu, onların büyük olduğunu göstermektedir.

Günahların dünyadaki cezaları içinse kırbaçlamak, ölüm, nakit ödeme vb. gibi cezalar belirlenmiştir.
Ayrıntılı Cevap

Allah-u Teala, insanın saadet ve mutluluğu için kanunlar koymuştur. Bu kanunlara uyanlar dünya ve ahirette huzura erer, uymayanlar ise kendilerini gerçek saadetten mahrum ederler.

Günah; emir ve fermanı yerine getirmemek, itaatsizlik,demektir.[1] Günahlar, dünya ve ahiretteki cezaları yönünden birbirleriyle farklıdırlar.

Günahların Kur’an’da Bölümlenmesi
Kur’an-ı Kerim şirki en büyük günah olarak tanımlamaktadır: ‘Şüphe yok ki şirk, elbette pek büyük bir zulümdür’[2] Bir başka ayettede, günahlar şirk ve şirkten aşağı diye ayrıştırılmıştır: ‘Allah, kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz; ondan başka günahları dilediği kimse için bağışlar.’[3] Yine şöyle buyurmaktadır: ‘Israr etmemek şartıyla küçük günahlardan başka suçların büyüklerinden ve çirkin şeylerden sakınanlara gelince: Şüphe yok ki Rabbinin yarlıgaması pek geniştir.[4] Başka bir deyişle Allah, büyük günahları terkedin Allah’da sizin ‘lemem’inizi (bazen işlenen küçük günahlarınızı) bağışlasın, diye buyurmaktadır. Ancak bu bağışlama, küçük günahlarda ısrar ve tekrar edilmediği sürecedir.[5]

Günahların Rivayetlerde Bölümlenmesi:
Ehl-i Beyt’in (a.s) rivayetlerinde günahlar büyük ve küçük diye ikiye ayrılmıştır. İmam Sadık (a.s), Kur’an’dan faydalanarak büyük günahları şöyle sıralamıştır:[6] Allah’ın rahmetinden ümidi kesmek (Yusuf/78), Allah’ın azabından emin olmak (A’raf/99), anne, babaya karşı gelmek (Meryem/32), mümin insanı öldürmek (Nisa/93), iffetli kadının namusuna iftira atmak (Nur/23), yetim malı yemek (Nisa/10), cihaddan kaçmak (Enfal/16), faiz yemek (Bakara/277), zina (Furkan/68-69), ihanet (Al-i İmran/161), farz zekatı ödememek (Tevbe/35), sihir (Bakara/102), günah için yalan yere yemin etmek (Al-i İmran/77), ve ahdi bozmak (Bakara/27).[7]

Günahların dünyadaki cezalarının aşamaları vardır. Kasten adam öldürmek, muhsine zina vb. gibi bazı günahların cezası idamdır. Muhsine olmayan zina, içki içmek vb. gibi günahların cezası ise kırbaçlanmak, vs.dir.[8] Orucu yemek, ahd ve yemini bozmak gibi günahların ise oruç tutmak, fakirleri doyurmak gibi cezaları vardır.[9]

Zinayla müziğin rütbelerinin mukayesesine gelince, zinanın rütbesi müzikten daha üsttedir, ama Resul-ü Ekrem’in (s.a.a) şöyle buyurduğu rivayet edilir: ‘Ğına (ezgi-nağme) zinanın merdivenidir.’ İmam Sadık’ta (a.s) ‘Ğınanın olduğu ev fesat ve çirkinliklerden korunamaz’ diye buyurmuştur.[10]  Bu iki nurlu hadislerde müziğin, zinanın mukaddimesi olduğu belirtilmiştir. Ancak zinanın cezasının müzik dinlemekten (haram müzik) 34 kat fazla olduğuna dair herhangi bir delil bulamadık.

Son olarak şu noktayıda belirtelim ki, İslam’da günahların mertebeleri vardır, ama Allah-u Teala’nın makamı göz önüne alındığında günah küçükte olsa artık büyük sayılır. İmam Bakır (a.s) buyuruyor: ‘Günahın küçüklüğüne bakmayın; kimin karşısında günah işleme cüreti gösterdiğinize bakın.’[11]   


[1] -Allame Askeri, İsmet-i Enbiya ve Resulan, s.78

[2] -Lokman/13

[3] -Nisa/116

[4] -Necm/32

[5] -en-Nehikiyy, Ammar b. Mervan el-Kandi’den, o da Abdullah b. Sinan’dan İmam Sadık’ın (a.s) şöyle buyurduğunu rivayet ederler: ‘Israrda küçük günah olmaz, istiğfarda da büyük günah olmaz.’

[6] -Vesail-uş Şia, c.15, s.319, Bab-ı Tayin-il Kebair Elleti Yucibu İctinabiha, H.2

[7] -Ekber Dehgan, Yeksed-u Pencah Mevzu’ Ez Kur’an-ı Kerim, s.210-212

[8] -Murtezevi, İslam Ceza Kanunu, 83. Madde, Şerh-i Kanun-u Mücazat-ı İslami Kitabı, s.51.

[9] -Tevzih-ul Mesail-i Meraci, Oruç, Ahd vs. hükümleri.

[10] -Porsişha ve Pasuhha, s.22; Ahkam-ı Musiki, s.32

[11] -Bihar-ul Envar, c.77, s.168; Ekber Dehgan, Yeksed-u Pencah Mevzu’ Ez Ahadis-i Ehl-i Beyt (a.s), s.247

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Yemek yemek için ev sahibinden izin almak gerekir mi?
    6842 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/02/14
    İslami açıdan insanın yemeğinin helal ve pak olmasının yanı sıra mubah da olması gerekir yani o yemeğin sahibi de razı olmalıdır ve biz de onun razılığını bilmeliyiz. Başkalarını malını izinleri olmaksızın kullanmak haramdır. Ancak bir kimse başkasını yemek için evine davet etmiş yemek sofrasını açmış veya bir bağ sahibi ...
  • Bu asırda kızları köleliğe çekmek caiz midir?
    6938 Eski Kelam İlmi 2011/10/23
    Her şeyden önce köleliğin İslam dini tarafından temelleri atılan bir kurum olmadığını, bilakis bu fenomenin İslam’ın doğduğu çağda dünyanın tüm bölgelerinde yaygın olan bir realite olduğunu bilmeliyiz. İslam köle sahiplerine ciddi bir zarar vermeksizin ve mevcut toplumsal dengeyi ani ve hızlı bir girişimle ortadan kaldırmaksızın imkânların elverdiği ölçüde ve ...
  • Çocukken bir defa kız kardeşimin sütünü içmiş olan amcakızım ile evlenebilir miyim?
    7868 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/22
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Allah gerçekleşmeden önce insan amelini nasıl bilmektedir?
    6359 Eski Kelam İlmi 2011/08/21
    Bizim için böyle bir sorunun meydana gelmesinin sebebi, Allah ile zaman arasındaki bağı doğru anlamamamızdır. Allah ezeli, ebedi ve zaman üstüdür; yani Allah zamanı kuşatmıştır ve onunla sınırlı değildir. Esasen Allah geçmişte gelecek hakkında bilgi sahibidir diye bir şey söylememiz doğru değildir; çünkü Allah için geçmiş ve gelecek diye ...
  • Eğer birisi ramazan ayında tutmamış orucunu bir sonraki ramazan ayına kadar kaza etmezse hükmü nedir?
    6682 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2015/09/14
    sorunuzun üç sureti var: biz mercii taklitlerin görüşlerini dikkati nazarda tutarak sorununuzun her bir suretini ayrı ayrı cevaplandırırız. Bir: eğer hastalıktan ötürü orucunu tutmamış ve hastalığı bir sonraki ramazana kadar devam etmişse, tutmamış oruçlarının kazası farz değildir ve her gün yerine yaklaşık on sir (750 gram) denkliğinde ...
  • Eğer bir kız ve erkek evlenmeyi kararlaştırırlarsa ve aralarında ilişki olursa, ama erkek ahdine vefa göstermez ve kızı terk ederse günah işlemiş sayılır mı?
    9322 Pratik Ahlak 2011/08/21
    İslam ahit ve anlaşma dini olup ahde vefa göstermeyi müminlerin alamet ve sıfatlarından biri saymaktadır. Peygamber-i Ekrem (s.a.a) şöyle buyurmaktadır: Müminler şart ve taahhütlerine bağlıdır.[1] Maalesef bazı insanlar bu önemli hususa bağlı değildir ve menfaat, heves ve arzularının ...
  • Ben hastayım ve cep haclığımı da babamdan alıyorum. Bunun dışında param yoktur ki orucumun kefaretini verebileyim, Acaba yine orucumun kefaret üzerimde farz mıdır? Bu senenin kefaret miktarı kaç tümendir?
    6170 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/03/14
    Fukahanın (fıkıh âlimleri) fetvası esasınca orucunu kasten (amdi olarak) ve her hangi bir mazereti olmaksızın yiyen bir kimse üç çeşit kefaretten birisini seçmek arasında muhayyerdir. Birincisi: Bir köle azat etmek. Günümüz dünyasında köle konusu mevcut olmadığından dolayı bu şık kendiliğinden devre dışı kalıyor.
  • İmam Ca'fer Sadık'a göre Kur'an karisinin özellikleri
    12688 Kur’anî İlimler 2011/07/19
    İmam Cafer Sadık (a.s) Kur'an karisi için bir takım özellikler ve vasıflar zikretmiştir. Bu cümleden şu vasıfları zikredilebilir: Ehl-i Beyt'in velayetini bilmesi, Kur'an'ı doğru okuması, Kur'an'ı okurken ondan etkilenmesi, abdestli olması, doğru bir kimse olması ve yağcılıktan uzak durması, Kur'an'a karşı tevazu ve huşu göstermesi, ilim öğrenmek yolunda çaba göstermesi, ...
  • Hangi surede hay ve kayyum sıfatları yer almaktadır?
    17459 Tefsir 2010/11/08
    Hay ve kayyum Yüce Allah’ın iki zatî sıfatıdır. “Hay” “diri” manasında ve “kayyum” da “zatıyla kaim olan ve başkalarının kendisiyle kaim olduğu varlık” anlamındadır. Bu iki sıfat beraber bir şekilde Kur’an surelerinin üç ayetinde yer almaktadır:1. Bakara suresi 255. ayet: “
  • Dinin afetleri nelerdir?
    12217 Din Felsefesi 2010/08/22
    Din, kendisinde hata, yanlış, hasar ve afetin yer alamayacağı kutsî ve ilahî bir olgudur. Hata ve yanlış yapma beşerî hususlarla ilgilidir. Din ve dindarlığın hasarlarını bilme bahsindeki hasar ve afet, dinin hakikatiyle ilgili değildir. Bilakis insanların dine bakış tarzları, insanın dini anlama ve telaki etme şekli, ...

En Çok Okunanlar