Gelişmiş Arama
Ziyaret
78584
Güncellenme Tarihi: 2011/04/28
Soru Özeti
İnsan yeniden evleneceği zaman ilk eşinden izin mi alması gerekir? Birisine ilgi duymadan yapılan evliliğin akdi doğru mudur?
Soru
İnsan yeniden evleneceği zaman ilk eşinden izin mi alması gerekir? Birisine ilgi duymadan evlilik yapılırsa okunan akit sahih olur mu?
Kısa Cevap

İslam’da daimi olarak aynı zamanda dört kadınla evlenmek caizdir. Erkeğin daimi eşi varsa bu eşin erkek kardeşinin kızıyla veya kızkardeşinin kızıyla evlenmek istemesinin dışında ondan izin alması şart değildir. Ama kadın akitte kocası başka kadınla evlenmesin diye şart koşarsa, bazı fakihlere göre böyle bir şart doğrudur ve erkek buna aykırı davranamaz. Ancak yeni aileyi koruma kanuna göre erkeğin daimi bir eşi varsa özel şartların dışında başka bir kadınla evlenemez. Sorunun ikinci kısmına gelince, insan evliliğini sevgi üzerine kurmaya çalışmalıdır. Sevgi yoksa onun doğması için uğraşmalıdır. Ancak insan evlenirken hangi niyetle evlendiği konusunun evliliğin doğruluğunda etkisi yoktur. Fakat Allah için yapılan her amelin Allah katında sevabı vardır.

Evet eğer istenmeden olursa o zaman konu değişir. Kelimet-ut Takva adlı kitapta şöyle yazar: Akit, tarafların isteksiz olması halinde de doğrudur. Yani birisini başkasına nikah akdi okuması için zorlarlarsa böyle bir akit doğrudur. Ve o şahıs vekalet akdini okumaya zorlandığında akit inşa kastı vb. gibi doğruluk şartlarını taşırsa bu zorlama aktin batıl olmasına neden olmaz. Ama birisi kendisi için nikah akdi okumaya zorlanır ve bu zorlama halinde inşa kastı olursa böyle bir akit doğru değildir. Zorlama ortadan kalktıktan sonra ona razı olur ve izin verirse akit sahih olur ve işleme girer. Burada zorlanan kişinin kadın veya erkek olması arasında fark yoktur.  

Ayrıntılı Cevap

İslam erkeğe aynı zamanda dört kadına sahip olmayı izin vermiştir. Erkeğin daimi eşi varsa onun erkek kardeşinin kızıyla veya kızkardeşinin kızıyla[1] evlenmek istemesinin dışında ondan izin alması şart değildir. Ama kadın akitte kocası başka kadınla evlenmesin diye şart koşarsa, bazı fakihlere göre[2] böyle bir şart doğrudur ve erkek buna aykırı davranamaz. Ancak yeni aileyi koruma kanunu şöyledir:[3] Erkeğin daimi bir eşi varsa şu şartların dışında başka bir kadınla evlenemez:

1. İlk karısının rızası.

2. İlk eşin cinsel ilişkide vazifesini yerine getirememesi.

3. Kadının erkeğin cinsel isteğine karşılık vermemesi.

4. İlk eşin delilik veya tedavisi zor hastalıklara yakalanması.

5. Kadının hapise düşmesi.

6. Kadının uyuşturucu bağımlısı olması.

7. Kadının kısır olması.

8. Kadının evi terketmesi vb. gibi.

Öte yandan günümüzde akitnamelerde gelen ‘kadın boşanma talebinde bulunabilir’ şartı erkek ilk eşinin rızası olmadan ikinci eş almak istediği zaman geçerlidir.[4]

Ancak evlilik ilahi ve sürekli bir bağ olup, onun hedeflerinden biri şehveti kontrol etmektir. Sükunet, neslin çoğalması vs. şeylerde onun hedeflerinin içinde yer almaktadır. Öyleyse eş seçerken dikkatli olmalı, duygu ve sevgi yüklü kalıcı bir ortak yaşam için ortam hazırlanmalı ve evliliğin temeli sevgi ve alaka üzerine kurulmaya çalışılmalıdır. Evlilik sevgi üzerine olmazsa sevginin doğması için çaba harcanmalıdır. Açıktır ki, insanın hangi niyetle evlendiği evliliğin doğruluğunda etkisi yoktur. Fakat Allah için yapılan her amelin Allah katında sevabı olduğuda bilinmelidir.

Evet eğer istenmeden olursa o zaman konu değişir. Kelimet-ut Takva adlı kitapta şöyle yazar: Akit, istenmeden de olsa doğrudur. Yani birisi başkasına nikah akdi okuması için zorlanırsa böyle bir akit doğrudur. Ve o şahısın vekalet akdini okumaya zorlanmasında inşa kastı gibi aktin diğer doğruluk şartlarını da taşırsa akit batıl olmaz. Ama birisi kendisi için nikah akdi okumaya zorlanır ve bu zorlama halinde inşa kastı olursa böyle bir akit doğru değildir. Eğer zorlama ortadan kalktıktan sonra ona razı olur ve izin verirse akit sahihtir ve işleme girer. Zorlanan kişinin kadın veya erkek olması arasında fark yoktur.[5]

Hz. Ayetullah Mehdi Hadevi Tahrani bu soruya şöyle cevap vermiştir:

1. Erkek ikinci evlilik yapmak istediğinde eğer birinci eşin erkek veya kız kardeşinin kızlarından biriyle evlenmek isterse eşinden izin almak zorundadır.

Eğer evlilik akdinde kadın eşinin izniyle ikinci bir eş alabilir diye şart koşarsa, erkeğin bu şarta uyması farzdır, ama uymaz ve eşinin izni olmadan nikah kıyarsa bu nikah yanlış değildir. Ancak İslam ülkesinin kanunu (velayet-i fakih düzeninde) bu nikah batıl sayılırsa o ayrı bir konudur.

2. Evlilikte kalben ilgi duymak, her ne kadar evliliğin devamı için gerekli olsa da evliliğin doğruluğuna zarar vermez.

İlgili cevap: 3103 (site:3368).



[1]- İmam Humeyni, Tevzih-ul Mesail (Şerhli), c.2, s.466.

[2]- Değerli taklit merciilerinin ‘birinci eş, kocasına yeniden evlenme konusunda kendisinden izin almayı şart koşabilir mi veya kadın, kocasına ikinci kere evlendiğinde boşanmak için kendisini vekil olma şartını getirebilir mi?’ sorusuna verdikleri cevaplar şöyledir:

Ayat-i İzam Behcet, Hamanei, Fazıl, Mekarim ve Nuri: Hayır, bu şart geçerli değildir. Ancak ‘eğer erkek ikinci evlilik yaparsa kadın kendisini boşamak için kocasının vekili olabilir’ şartını koşabilir. (İmam, İstiftaat, c.3, Evlilik Hükümleri, 55. soru; Ayetullah Mekarim, İstiftaat, c.2, 907. Soru; Ayetullah Hamanei, İstiftaat, 7. Soru; Ayetullah Fazıl, Cami-ul Mesail, c.1, 1533. Soru; Ayetullah Nuri, İstiftaat, c.2, 637. soru ve Tevzih-ul Mesail, mesele: 2534; Ayetullah Behçet’in bürosu. Porsiman programından faydalanılmıştır.)

 Ayat-i İzam Tebrizi, Sistani ve Safi: Evet böyle bir şart doğrudur. Evlendikten sonra erkek bu şarta amel etmez ve ikinci bir evlilik yaparsa günah işlemiştir. (Ayetullah Sistani, Minhac-us Salihin, c.2, mesele:333; Ayetullah Tebrizi, Minhac-us Salihin, c.2, mesele:1395; Ayetullah Safi, Cami-ul Mesail, c.2, 5221. (Porsiman yazılım programından faydalanılmıştır.))

Ayetullah Vahid Horasani: Farz ihtiyata göre bu şart geçerli değildir. Ancak ‘eğer erkek ikinci evlilik yaparsa kadın kendisini boşamak için kocasının vekili olabilir’ şartını koşabilir. (Minhac-us Salihin, c.3, mesele:9531. (Porsiman yazılım programından faydalanılmıştır.))

[3] -Seyyid Hüseyin Safayi, Hukuk-u Hanevade, s.101, 12. Baskı, Neşr-i Mizan, Yaz:1386 h.ş.

[4]- a.g.e. s.512.

[5]- Kelimet-ut Takva, c.7, s.31, mesele:71.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Berzahta veya kıyamette ezan okunacak mı?
    7481 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/04/03
    1- Berzah aleminde ezan okunması konusunda hadis kaynaklarında herhangi bir şey yoktur. 2- Bir rivayette İmam Bakır (a.s) şöyle buyuruyor: ‘Resul-i Ekrem (s.a.a) miraca gittiğinde geçmiş bütün Peygamberler Onun yanına geldiler. Cebrail, Allah’ın emriyle ezan okudu ve kamet getirdi.[1] 3- ...
  • Aşura günü oruç tutma hakkında Peygamberden (s.a.a) hadis var mı? Aşura günü oruç tutmak müstehap mıdır?
    10676 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/10/15
    Şianın muteber kaynaklarında Hz. Muhammed’den (s.a.a) aşura günü oruç tutmanın müstehap olduğunu gösteren herhangi bir hadise rastlanmamaktadır. Sadece O’nun (s.a.a) siretinde aşura günü oruç tuttuğunu gösteren hadisler vardır. Örneğin bir hadiste İmam Rıza (a.s) şöyle buyuruyor: ‘Resulullah (s.a.a) aşura günü oruç tutardı.’ Ama böyle rivayetleri esas alarak ...
  • acaba hem Allah-ı sevmek ve hem de ondan korkmak mümkün müdür?
    9244 Pratik Ahlak 2010/12/18
    Allah u Teâlâ'ya yönelik, ümit ile korkunun birlikte ve beraber oluşları, bazı yerlerde ve zamanlarda da mehabetin oluşu hiç de hayret verici bir durum değildir. Zira bu durum yaşamımızın her tarafını kapsamış, ancak biz bu durumdan, bu durumun şiddetli bir şekilde açık olduğundan dolayı gafiliz. ...
  • Hz Zehra’nın şehadetinin kesin tarihi nedir?
    10332 تاريخ بزرگان 2012/04/15
    Hz Zehra’nın (a.s) şehadet günü hakkında tarih kitaplarında birkaç görüş vardır. Bazı tarihçiler bunun Hz Peygamberin vefatından 40 gün sonra bazıları 6 ay sonra ve bir grup da 8 ay sonra gerçekleştiğini belirtmiştir. Aynı şekilde imamlarımızdan (a.s) nakledilen rivayetlerde iki tarih belirtilmiştir ve birçok Şia âlimi Hz ...
  • Arafat’ta durmanın sır, fazilet ve adabı nedir?
    10983 Pratik Ahlak 2011/08/17
    Arafat’ta durmanın sırrı hakkında birçok rivayet bulunmakta ve hepsi bu mübarek günün azamet ve faziletini göstermektedir. Arafat günü insanın kendisini tanıdığı ve de dua ve yakarış ile Allah’ın kerem ve ihsan sofrasında yer edinebilmek için arı bir niyet ile Allah’ın misafirliğine kabul olduğu gündür. Şeytan bu günde ...
  • Yaşamımda sürekli sorun ve buhranlarla karşı karşıyayım, benim için bir çözüm yolu var mıdır?
    7409 Eski Kelam İlmi 2011/04/11
    İnsanlar sürekli değişik yollarla Allah’ın sınamasına tabi tutulur ve başarılı şahıslar ancak bu sınamalardan yüz akıyla çıkanlardır. Bu esas uyarınca Allah’ın rahmetinden meyus olmayın ve Allah’a dua etmeyle, O’ndan rızık talebinde bulunmayla ve sorunları gidermeyi istemeyle birlikte mevcut durumunuzun iyilileşmesi için çalışın. Her halükarda ...
  • Neden Allah boşanmadan çok nefret etmektedir?
    9671 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2012/03/12
    Boşanma ve evlilik arasında bir karşıtlık bulunduğundan, Allah’ın boşanmadan nefret etmesinin nedenini öğrenmek için, ilkönce evliliğin önemi açıklanmalıdır.[1] Yüce Allah Kur’an’da insanların çift yaratılmasını huzur ve sükûnet sağlayan ilahi ayet ve nişanelerden saymıştır.[2] Masumların (a.s) rivayetlerinde de evlilik büyük bir öneme ...
  • İslami düşüncenin kapsamlılığıyla ilgili dengeli bir proje sunmak mümkün müdür?
    8109 Eski Kelam İlmi 2007/08/23
    İslam, gönderilmiş olan son ve en mükemmel dindir. Bundan dolayı insan hayatını ilgilendiren bütün toplumsal ve ferdi alanlarda bu dinin yol gösterici olması beklentisi içerisindeyiz. “İslam’da sistematik düşünce teorisi “ İslam dininin kapsamlılığıyla ilgili dengeli bir teoridir. ...
  • Yezit İmam Hüseyin’i (a.s) neden öldürdü?
    14560 Eski Kelam İlmi 2011/08/03
    Birçok delil Yezit b.Muaviye’nin ahiret ve kıyamete hiçbir inancı olmadığını göstermektedir. O, üç yıllık yönetimi süresince İmam Hüseyin’i (a.s) şehit etmek, Medine’yi yağmalamak ve tahrip etmek, sahabelerden ve diğer kesimlerden[1] birçok ferdi öldürmek ve Allah’ın evini taşa tutmak ve ...
  • İlim ve ameli birleştirmek için uygun ve etkili çözüm nedir?
    6344 Pratik Ahlak 2012/01/18
    İslamî usuller esasınca, ancak salih ameli peşinden getiren bir ilim ve bilgi faydalı olabilir. Ama bununla birlikte bazı âlimlerin salih amel işlemekten geri kaldığını gözlemlemekteyiz. Bu konu değişik nedenlerden kaynaklanabilir. Mesela onlar sadece bir takım ıstılahları öğrenmiş, gerçek bilgin olmamış, bilgilerine önem vermemiş, dünya hayatını ahirete tercih etmiş, dinî ...

En Çok Okunanlar