Gelişmiş Arama
Ziyaret
36773
Güncellenme Tarihi: 2010/06/12
Soru Özeti
Ölümden sonra ruhun, dünyanın işleri ve olaylarından haberi olabilir mi?
Soru
‘Ölenin ruhunun bu dünyanın işlerinden haberi vardır.’ sözünün manası nedir? Ruhun bu dünyadan nasıl haberi olabilir? Meleklerlerin vasıtasıyla mı bu dünyadan haberi oluyor?
Kısa Cevap

Kur’an-ı Kerim’den ve Masum İmamların (a.s) rivayetlerinden, öldükten sonra ruhların dünyaya gelebildikleri, yakınlarının, eş ve dostlarının vs. durumlarından haberdar oldukları anlaşılmaktadır. Meleklerinde bu işteki rolü reddedilmediği gibi buna açıkca değinilmiştirde.

Rivayetlerde bu konuda şöyle buyurulmaktadır:

1- ‘Şüphe yok ki mümin kendi ailesini ziyaret eder; hoşuna giden şeyleri görür, hoşuna gitmeyen şeylerde ondan gizlenir.’

2- ‘Allah-u Teala bir meleği onunla beraber gönderir ve hoşuna gideceği şeyleri ona gösterir…’

Ayrıntılı Cevap

Cevabın daha iyi anlaşılabilmesi için önce birkaç noktaya dikkat çekmek zorundayız:

1- İnsan ruh ve bedenden meydana gelen iki boyutlu bir varlıktır. İnsanda ruh denen bir gerçeğin olduğunda şüphe yoktur. İnsan ruhu, yaşayan, bilen, gücü ve iradesi olan soyut bir özdür. Ona nefs-i natıka veya can’da denmektedir.[1]

Ruhun bedene olan bağlılığı tedbir amaçlıdır; yani aslında hayat sahip olan ruhdur ve bedene bağlı kaldığı sürece bedende ondan hayat almaktadır. Bedenden ayrıldığı zaman ruh yaşamına devam ederken beden yaşam özelliklerini kaybeder ve yavaş yavaş çürümeye yüz tutar.[2]

2- Ölümden sonraki yaşam hakkında akla dayalı yapılan araştırmalar ruhun bekası ve meadın gerekliliği gibi konuları genel olarak ispat edebilirler, ama ölümden sonraki teferruatı ancak vahiy yoluyla ve Masum İmamların (a.s) rivayetlerinden öğrenebiliriz.

3- Bu konudaki ayet ve rivayetler, insanların ruhlarının öldükten sonra dünyada olanlardan haberdar olabileceklerini göstermektedir.

Bu konudaki birkaç rivayeti örnek olarak getiriyoruz:

1- İshak b. Ammar diyor ki: İmam Kâzım’dan (a.s): ‘Mümin ailesini ziyaret edebiliyor mu?’ diye sorduğumda İmam (a.s) ‘Evet’ diye buyurdu. ‘Ne kadar?’ diye sorduğumda, ‘Faziletlerine göre; kimisi her gün, kimisi de üç günde bir.’ diye buyurdu.

İshak b. Ammar diyor ki: ‘İmam (a.s) konuştuğu esnada şöyle bir şey dediği aklımda kaldı: ‘Onların en azı Cuma günleri (ailelerini ziyaret edecekler)’dir.’ Ben: ‘Hangi saatte?’ diye sordum, İmam (a.s)’da buyurdu ki: ‘Zeval vaktinde (öğlen vakti) veya öyle bir zamanda; Allah-u Teala, sevineceği şeyleri göstermesi ve üzüleceği şeyleri göstermemesi için onunla beraber bir melek gönderir.’[3]

2- İmam Sadık (a.s) şöyle buyuruyor: ‘Şüphe yok ki mümin ailesini ziyaret eder; hoşuna giden şeyleri görür, hoşuna gitmeyen şeyleri ise ondan gizlenir. Şüphesiz kafirde ailesini ziyaret eder; üzüleceği şeyleri görür, hoşuna gidecek şeylerde ondan gizlenir.’ İmam (a.s) buyurdu:’Kimileri her Cuma ziyaret eder, kimileri de amellerine göre ziyaret ederler.’[4]

3- Melekler, sebepler sıralamasının uzantısında yer aldıklarından ve kendileride ilahi sebeplerden olduklarından ruhların Allah’ın emriyle dünyaya gelip ailelerinin, yakınlarının vs. durumlarından haberdar olmalarında vasıta olmaları uzak bir ihtimal değildir. Nitekim rivayetlerde de buna işaret edilmiştir.



[1] - Konu ruhla cismin irtibatı ve birbirlerini etkilemeleri hakkında olduğunda ‘can’ ve ruha ait olaylar cisimden ayrı olarak ele alındığında ise ruh kelimesini kullanıyoruz.

[2] - el-Mizan (Farsça tercümesi), c.19, s.344

[3] - Meclisi, Bihar-ul Envar, c.6, s.268

[4] - Kuleyni, el- Kafi, c.3, s.230

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Yaratmada tevhidin manası nedir?
    6243 Eski Kelam İlmi 2012/04/15
    Varlık âleminin yüce Allah dışında hiçbir yaratıcısının olmamasına yaratmada tevhit denir. Mümkün varlıklar, onların eserleri, fiilleri ve hatta insan ve onun tüm icat ve keşifleri hiçbir tartışmaya yer bırakmaksızın Allah’ın yaratıklarıdır. Varlık âleminde bulunan her şey O’nun mahlûkudur. Ama bazıları vasıtasız bir şekilde ve bazıları ise vasıtayladır. ...
  • Allah-u Teâlâ neden Kur’an-ı tertilli okumamızı emretmiştir?
    13372 Kur’anî İlimler 2012/04/07
    Asıl itibarıyla tertil ki “retilil kurane tertila” denilmiştir “tertip” ve “sıralı vezinli” anlamındadır. “ وَرَتِّلِ الْقُرْاٰنَ تَرْتٖيلًا” “Kur’an’ı ağır ağır, tane tane oku.”[1] Ama buradaki manası ise Kur’an ayetlerini sabır ve ağır ağır, gerekli tertip, harflerini doğru bir şekilde eda etme, kelimelerini açıklama, ...
  • Hali hazırda Batıya egemen olan felsefe nedir?
    5425 آراء شناسی 2012/08/12
    Eğer “egemen felsefe” tabirini gündemde olan ve ciddi felsefe olarak tanımlar ve “hali hazırı” da “çağdaş” olarak yorumlarsak, çağdaş Batı felsefesinin en önemli iki ekolü pozitivizm ve egzistansiyalizmdir. Eğer “hali hazırı” şimdi olarak (2010) tanımlarsak, Batı felsefesi pozitivizm ve egzistansiyalizmden sonra önemli bir felsefi akıma tanıklık etmemiştir. Yirminci ...
  • Fitre (ramazan sadakası)’nin hikmeti ve vacip olmasının delilleri nedir?
    2671 زکات فطره 2020/01/20
  • eğer kor suyu necis olan bir elin üzerine dökülür ve akar giderse, akan bu suyun hükmü nedir?
    5950 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/01
    Bütün taklidi mercilerin fetvasına göre kor miktarında olan her hangi bir kuyunun suyu, necisin kendisine veya necisin kendisine değil, necislenmiş bir şeye temas ederse, eğer tamas eden suyla birlikte necisin kendisi bulunmazsa, ve bunun yanı sıra suyun rengi, kokusu ve tadından hiç birisi değişmemişse necise temas eden ...
  • Al-i İmran suresinin 144. ayeti Resul-i Ekrem’in (s.a.a) şehid olduğunu gösterir mi?
    14022 Tefsir 2012/02/18
    Sorudaki ayetin nüzul sebebinde, Uhud savaşında Müslümanların içinde Peygamberin öldüğünün söylentisi yayıldığı görülmektedir. Birçok Müslüman savaş meydanından kaçmış, bazıları da Peygamberin ölümüyle İslam dininden çıkıp putperestlerin reislerinden güvence dilemek düşüncesindeydiler. Bu arada ayet nazil olarak savaştan kaçan Müslümanları dinlerinde sabit olmadıkları için kınamış, Peygamber yaşasa veya ölse ...
  • Hz. Adem (a.s) hata yapmasaydı ve yeryüzüne gelmeseydi soyu henüz cennette mi olacaktı?
    13144 Eski Kelam İlmi 2011/10/23
    Kur’anda buna açık bir cevap verilmemiştir. Bizde yaptığımız araştırma kadarıyla güvenilir rivayetlerde bu konuya değinilmediğini gördük. Ancak bu gibi soruların cevabını bulamamak inancımıza zarar vermeyeceğini bilmemiz gerekir. Şu anda cennette olmadığımız ve dünyada yaşadığımız gerçeğini göz önüne alarak amellerimizi öyle bir şekilde ayarlamalıyız ki, ebedi cenneti ve ...
  • Şia mezhebinde namazın sırları ve felsefesi nedir?
    8741 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2012/05/16
    Şüphesiz ilahi hükümlerin tümünün felsefe ve delili vardır, ama ilahi hüküm ve buyrukların tümünün delillerini bulmamız gerekli değildir. Müslümanlar vahiy mesajı karşısında teslim olmalıdır. Bu teslim ve kabul etme psikolojisi insanın kemalidir ve esasen bazı buyruklar teslim ve kulluk ruhunu sınamak içindir. Ama bununla birlikte Kur’an defalarca ...
  • Ulu’l Emr ayeti kimin hakkında nazil oldu?
    12724 Eski Kelam İlmi 2011/04/13
    Şii müfessirlerinin hepsi Ulu’l Emr’den maksadın, İslam toplumunun maddi ve manevi yaşamının tüm boyutlarındaki önderliğinin, Allah ve Peygamberi (s.a.a) tarafından kendilerine verilen masum imamlar olduğu ve Onlardan başka kimsenin buna ortak olmadığı konusunda ihtilafları yoktur. Ancak Masum İmamların kendileri birilerini bir göreve atar ve bir makam verirlerse belli ...
  • Abdest ve teyemmümün felsefesi nedir?
    8730 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2011/04/12
    Banyo yapıldığı zaman ortaya çıkan şey dış temizliktir. Dış temizliğin yanı sıra, manevi temizlikte namazın şartlarındandır. Bu da ancak abdest ve gusülle gerçekleşir. Su kullanma imkanı yoksa, manevi ve batıni taharet için, abdest ve guslün yerine teyemmüm alınır. Ama bu, teyemmümün dış temizliğe faydası olmadığı ...

En Çok Okunanlar