Gelişmiş Arama
Ziyaret
6628
Güncellenme Tarihi: 2010/07/17
Soru Özeti
İmamlar (a.s) terörist saldırılara karşı neden kendi türbelerini koruyamadılar?
Soru
Masum İmamların (a.s) her şeye güçleri yetiyorsa neden terörist saldırılara ve silahlı kişilerin kurşunlamalarına karşı kendi türbelerini koruyamadılar?
Kısa Cevap

Allah-u Teala, Yüce Peygamberine (s.a.a) ve Masum İmamlara (a.s) teşrii (yasama, helal ve haramları belirleme) velayetin yanı sıra, tekvini velayette vermiştir. Onların alemi istedikleri şekilde idare etme ve müdahele güçleri vardır. Böylesi bir velayet ve güç sadece bu dünyadaki maddi yaşamlarıyla sınırlı değildir; Onlar berzah aleminde de bu güce sahip olan mukaddes zatlardır. Ancak Onlar bu kudretlerini her yerde ve her zamanda kullanmazlar. Dinin ve insanların hidayetine faydalı olduğu yerlerde ve değişmez ilahi sünnete aykırı olmayacak şekilde kullanırlar.

Bir yandan Masum İmamların (a.s) türbelerine saygı göstermenin insanı hidayete, Onlara ve pak türbelerine saygısızlığın ise dalalete götürdüğünü görürken, diğer yandan ilahi sünnetlerden olan kıyamete kadar bütün insanların hidayet ve dalalet yolunu seçme konusunda özgür olduklarınıda görmekteyiz. Bu esasa göre Allah-u Teala’nın kudreti bütün kudretlerin üstünde ve her şeye kadir olmasına rağmen bunu her zaman kullanmadı ve kullanmıyorsa, Onlarda bu güçlerini her zaman ve her yerde kullanmamışlardır. Tarih boyunca zalimler ve azgınlar defalarca Kâbe’ye saldırıp onu yıktılar, ama Allah-u Teala bir tek Ebrehe’nin ordusunu mucize gösterek yoketti.         

Ayrıntılı Cevap

Allah-u Teala, Yüce Peygamberine (s.a.a) ve Masum İmamlara (a.s) teşrii[1] velayetin yanı sıra, tekvini velayette inayet etmiştir. Onlar tekvini velayetleri gereği alemi her türlü idare etme ve müdahele güçleri vardır. İmam Bakır (a.s) şöyle buyuruyor: ‘İsm-i A’zam 73 tanedir; Asıf b. Berhiya birini biliyordu ve o bunu kullanarak Belkıs’ın tahtını bir anda (uzaklardan) getirdi. Biz (İmamlar) ise 72’sini biliyoruz.’[2] Bu hadis-i şerif, Masum İmamların (a.s) güç ve kudretinin ne ölçüde olduğunu ortaya koymaktadır.  Böylesi bir velayet ve güç Onların sadece bu dünyadaki maddi yaşamlarıyla sınırlı değildir; çünkü Onlar, yaşamlarıyla ölümleri arasında fark olmayan mukaddes zatlardır; yani şehid olup bu dünyadan göçtükten sonra berzah aleminde bile bu güce sahiptirler. Ama Onlar günlük yaşamlarında normal bir ilim ve kudretten faydalanır, mucizevi ve olağanüstü işler yapmamayı gerekli görürlerdi. Bu güçlerini İlahi izinle yalnızca dinin hayırına ve insanların hidayetine ait durumlarda kullanırlardı. Bu yüce zatlar dünya yaşantılarında her zaman bu kudretten istifade etmediler. Nitekim bütün güç ve kudretlerin üstünde olan Allah-u Teala’da bu kudretini her zaman kullanmadı ve kullanmıyor. Tarih boyunca zalimler ve azgınlar defalarca Kâbe’ye saldırıp onu yıktılar, ama Allah-u Teala, tarihe kaydolsun ve istese bir anda kafirleri, zalimleri ve fasıkları cezalandırıp yokedebilecek en üstün kudretin kendisine ait olduğunu herkes bilsin diye bir tek Ebrehe’nin ordusunu mucize gösterek yoketti. Allah cehaletlerinden dolayı dalalete gidenler dönsünler ve kıyamette ‘Allah’ım, bize mühlet vermiş olsaydın bizde hidayet olurduk’ bahanesini getirmesinler diye lütuf ve merhametinden dolayı insanlara fırsat vermektedir. İşte tam bu esastan dolayı Peygamberler (a.s) ve Masum İmamlar (a.s) herkesin hidayet imkanına sahip olabilmesi için vazifelerini doğal sebepler çerçevesinde yerine getirirlerdi.

Masum İmamlar (a.s), belli yerlerde kendileri, takipçileri ve mutahhar türbelerini korumak için güç ve mucizelerini kullanmışlardır. Bunlar tarihte kayıtlıdır; ancak yukarıda belirtilen nedenden dolayı bunun genelliği yoktur.

Masum İmamlar’ın (a.s) türbelerine saygı göstermek hidayet ve saadet götürdüğü gibi, saygısızlıkta dalalete götürür. İlahi sünnet, kıyamete kadar bütün insanların hidayet ve dalalet yolunu seçmekte özgür olmalarını gerektirmektedir. Masum İmamlar (a.s), her zaman ilahi ilim ve kudretlerini kullansalardı ve gerçekte Allah’ın düşmanları olan kendi düşmanlarını ve muhaliflerini kısa sürede yoketmek isteselerdi bu iş, değişmez İlahi sünnete aykırı olurdu. Artık ondan sonra insanların asıl yaratılış hedefi olan tekamül, imtihan ve nefis tezkiyesi hedefleri gerçekleşmezdi.

Günümüzde mazlum ve savunmasız Müslümanlara karşı düzenlenen bir çok terörist eylemler Müslümanların kendileri tarafından yapılmaktadır. Böyleleri maalesef şeytani güçler tarafından aldatılan, onların elinde maşa olan kimselerdir. Onlar kendi sapık düşüncelerince Allah rızası ve Ona yakınlaşma amacıyla Müslümanlara saldırıyorlar. Bu eylem ve bu tiynet insana Hz.Ali’yi (a.s) Kadir gecesinde, camide kurbet kasdıyla(!) şehid eden Haricileri ve İmam Hüseyin’in (a.s) dedesinin (s.a.a) dininden çıktığını iddia ederek Onunla savaşan Yezidin ordusunu hatırlatıyor. Nehrevan Haricileri Hz. Ali’yi (a.s) kafir olarak gördükleri gibi Yezidilerde İmam Hüseyin’i (a.s) kafir olarak görüyorlardı. Ama bu merhametli imamlar (a.s) ilahi güç ve tekvini velayetlerinden onları yoketmek için istifade etmediler.

Son olarak şu noktayıda hatırlatmakta fayda var: Masum İmamlar (a.s) böyle olaylara karşı ilahi kudretlerinden faydalanmamakla doğal yollardan onları yoketmenin şeklini insanlığa öğretmişlerdir; yani eğer ilahi güçlerinden istifade etmiş olsalardı artık bize örnek olamazlardı. Bizlerin böyle bir kudreti olmadığından İmam Hüseyin’in (a.s) bulunduğu şartlarda olsaydık İslamı korumak için ne yapmamız gerekirdi bilemeyecektik. Bu yüzden Onlar bu güçlerinden her yer ve zamanda istifade etmezlerdi.


[1] - Bu meselede alimler arasında ihtilaf vardır.

[2] - Muhammed b. Yakup Kuleyni, Usul-ul Kafi, c.1, s.230, h.1

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Cemaat namazında saf nasıl tutulur? Hareket etmek namazı batıl eder mi?
    12279 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/03/07
    Karşılaştığınız olay (cemaat namazında saf oluşturmak) fıkıh kitaplarındaşöyle anlatılır:  1- Me’mum imamdan önde olmamalıdır.[1]2- Me’mum bir erkek ise imamın ...
  • Beyin ölümünden sonra organ bağışı hakkında taklit mercilerinin görüşünün ne olduğunu öğrenmek istiyorum.
    5981 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/12
    Aşağıdaki cevaplar taklit mercilerinin bürolarından alınmıştır: Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (Ömrü uzun olsun) Bürosu:Eğer diğer hastaları tedavi etmek için söz konusu hastaların beden organlarından istifade etmek kendilerinin ölümlerini çabuklaştırır ve hayatlarının noktalanmasına neden olursa, caiz değildir. Bu ...
  • Allah bir işi yapamayacak kadar güçsüz müdür ve bir başkasının O’nun işini yapması gerekir mi?
    7555 Eski Kelam İlmi 2012/06/23
    Bu soruda dile getirilen iddia ve varsayım şudur: Her nerede Allah’ın zatı bir işi yapmaya güç yetirebiliyorsa O’nun kendisi bu işi yapar ve eğer buna güç yetiremezse sebeplerden istifade eder. Allah’ın her işe güç yetirebildiğini bildiğimizden dolayı O’nun fillinin nedenler kanalıyla gerçekleşmesi muhaldir ve her kim bir ...
  • Öldürmenin çeşitlerini ayrıntılarıyla anlatınız.
    6619 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/03
    Öldürme, çeşitli yönlerden kısımlara ayrılabilir. Aşağıda kısaca onlara değiniyoruz:1- Haklı ve haksız olarak öldürme.2- Öldürmenin ne zaman yapıldığı3- Öldürmenin idamla, silahla veya sopayla olması, yine taşlanmak ve diğer şekillerde cezaları yönünden gerçekleşmesi. 4- Öldürmenin kasıtlı, kasıtlıya ...
  • İnsanın üstünlüğünü tehdit eden amiller nelerdir?
    7493 Pratik Ahlak 2012/01/23
    Kur’an-ı Kerim’in bakışında gerçekte insanın insanî makam ve üstünlükten düşmesine neden olan ahlakî düşüş, değişik etkenlere bağlıdır: Bir grup Kur’an ayeti, insanların gaflet, akıl ve düşünceyi kullanmama ve bunların gerekleriyle amel etmeme nedeniyle insanî üstünlüklerini yitirdiğini beyan etmektedir. Başka Kur’an ayetleri ise nefis hevesi ve dünya sevgisini ...
  • Kur’an’da Hz. Muhammed’in (s.a.a) adı kaç defa zikredilmiştir?
    17590 Kur’anî İlimler 2011/05/21
    Yüce İslam Peygamberi Hz. Muhammed’in (s.a.a) adı Kur’an’da dört defa gelmiş ve aşağıdaki surelerde zikredilmiştir:1. Ali İmran, 144. Ayet: “Muhammed, ancak bir peygamberdir. Ondan önce de peygamberler gelip geçmiştir. Şimdi o ölür veya öldürülürse gerisin geriye (eski dininize) mi döneceksiniz? Kim gerisin geriye dönerse, Allah’a hiçbir zarar ...
  • Hazreti Muhsin Kimdir ve nasıl şehit edildi, onun katili kimdir?
    33885 تاريخ بزرگان 2012/09/20
    Şia ve ehlisünnetin rivayet ve tarihi kaynaklara göre hazreti Muhsin (a.s.) Hz. Ali ve hazreti Fatma’nın çocuklarındandır. Ömer veya Kunfüz hazreti Fatma’yı (a.s.) duvar ile kapı arasına sıkıştırdı ve onun bu işi o kadar şiddetli ve baskısı o denli bastırıcı idi ki o hazretin kaburgalarının kırılmasına ve ...
  • Şüphesine itina etmemesi gereken kesirü’ş-şekk, şüphelerinin hiç birisine mi itina etmemelidir?
    7487 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/02/15
    ‘Kesirü’ş-Şekk’in (Çok Şüphe Edenin) şüphesi yoktur.’ kaidesine göre çok şüphe eden kimse şüphesine itina etmemelidir. Fakihlerin çoğuna göre bu kaide sadece namaza özgü olmayıp, abdest, gusül ve teyemmüm gibi namazın mukeddamatını da kapsarken hac, muameleler, itikatlar gibi terkipli ibadetleri de içine almaktadır. Bu görüşte olanlar ‘Kesirü’ş-Şekkin şüphesi ...
  • Bidat ve onun İslam’daki ölçüsü nedir?
    9155 Eski Kelam İlmi 2010/11/08
    “Bidat” sözlükte yeni ve geçmişi olmayan iş manasındadır. Istılahta ise “dinde olmayan bir şeyi dine sokmak” anlamındadır; yani din ve şeraitin bir cüzü olmayan ve de hiçbir İslam kanun ve buyruklarıyla uyuşmayan bir şeyi dine isnat etmektir. Bu yüzden İslam’ın tümel buyruklarını yeni ve modern hususlara ...
  • Peygamberden (s.a.a) gelen kırk hadis ezberleme hakkındaki rivayetler sahih midir? Bu kırk hadisin ölçütlerini söyleyiniz.
    12558 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2012/02/15
    Şii[1] ve bazı sünni[2] kaynaklarda çeşitli ibarelerle İslam Peygamberinden (s.a.a) ‘Erbain’ diye meşhur olan hadiste, kırk hadis ezberlemeye önemle tavsiye edilmiştir. Örneğin: ‘Ümmetimdem kim, halkın ihtiyaç duyduğu hadislerimden kırkını ezberlerse Allah ...

En Çok Okunanlar