Gelişmiş Arama
Ziyaret
10609
Güncellenme Tarihi: 2010/04/19
Soru Özeti
Şiiler, Ebubekir’in putlara hizmet etmek için ömrünü tükettiğine ve puta taptığına inanmakta mıdır?
Soru
Şiiler, Ebubekir’in putlara hizmet ederek ömrünü geçirdiğine, putlara taptığına, imanının Yahudiler ve Hıristiyanların imanı gibi olduğuna, Hz. Peygamberin (s.a.a) arkasında namaz kılarken boynunda bir put olduğuna ve o puta secde ettiğine inanmakta mıdır? (Kitab-ı Sıratı’l Müstakim, c. 25, s. 155, Ali bin Yunus Nebati Beyazi, çapı kitapanei Hayderiyye, Necef 1389 h.k, c. 3; Kitabı Biharu’l Envar, c. 25, s. 172; el- Keşkul, s. 104, Haydar bin Ali Haydar Hilli Amuli; El- Envaru’l Neğmaniyye, c. 1, s. 53).
Kısa Cevap

Aydınlatıcı bir cevaba ulaşmak için sorunuzu birkaç bölüme ayıracak ve ardında da inceleyeceğiz:

1. Böyle bir hadisin nakledildiği varsayılsa bile bu hadis senet açısından itibar taşır mı?

2. Şiiler esasen bu meseleye inanmakta mıdır?

3. Esasen halifeler putperest miydi?

Bu hadisleri bu şekilde hiçbir muteber Şii kitabında bulamadık! Böyle hadislerin bazı kitaplarda bulunduğu varsayılsa bile Şiilerin halifelere karşı tutumunun ölçü ve kriteri imamların ve özellikle de İmam Ali’nin (a.s) onlar ile olan ilişki tarzıdır ve bu sahih yol ve senetler ile bize ulaşmıştır. Bunun yolu zayıf ve makbul olmayan hadisler ve de olağan ve basbayağı şahısların sözleri değildir; çünkü gerçek Şiiler kendilerini masum imamların takipçi ve bağımlısı bilir. Ehlibeyt’i takip eden gerçek Şiiler, Ehlisünnet halifeleri ve Ebubekir hakkında kendi imamlarının taşıdığı inancı taşırlar ve onlar hakkında imamlarının buyurduğu sözleri söylerler; bu yüzden asla Şiiler halifeleri ve Ebubekir’in küfür ve putperestliğinden söz etmezler aksine onların tümünü Müslüman bilirler. Bizim inancımıza göre şehadeteyni (اشهد أن لا اله الاّ الله و اشهد أنّ محمداً رسول الله) söyleyen herkes Müslüman’dır. Elbette bu, Şiilerin halifelere yönelik bir eleştiri ve itirazlarının olmadığı ve onların tüm iş ve yöntemlerini kabul ettiği anlamında değildir. Bu hususta daha fazla bilgi edinmek için bu sitede 2983 sayılı “Ebubekir ve Ömer’in İslam’ı” başlıklı yanıta müracaat edebilirsiniz. Son olarak şu noktanın hatırlatılması gereksiz değildir: Ali (a.s) dışında – hatta bir göz kırpma müddetince bile müşrik olmamıştır-[1] kalan Ebubekir ve Ömer de dâhil olmak üzere Hz. Peygamberin (s.a.a) tüm sahabeleri bir müddet küfür içinde bulunmuş, puta tapmış[2], ölü eti yemiş ve bir takım çirkin işlere bulaşmışlardır. Neticede yüce Allah İslam peygamberini göndererek onları bu dalalet ve sapıklıktan kurtarmıştır.[3]

 


[1] El- Makrizi, Takiyu’d Din Ahmet bin Ali, İmtau’l Esmai bima li’n Nebi mine’l Ehvali ve’l Emvali ve’l Hafdeti ve’l Meta, El- Nemisi, Muhammed Abdu’l Hamid, c. 1, s. 33, Beyrut, Daru’l Kutubu’l İlmiye, çapı evvel, 1420/1999: و أما «علي بن أبي طالب بن عبد المطلب بن هاشم القرشي الهاشمي»، فلم يشرك باللَّه قط، و ذلك أن الله تعالى أراد به الخير فجعله في كفالة ابن عمه سيد المرسلين محمد صلّى الله عليه و سلّم.

[2] El- Cezri, İzzu’d Din bin El- Esir ebu’l Hasan Ali bin Muhammed, Usdu’l Gabe fi Marifeti’s Sahabe, c. 2, s. 131, Beyrut, Daru’l Fikir, 1409/1989. و قال ابن إسحاق: إن عليا بعد خديجة، ثم أسلم بعده زيد، ثم أبو بكر؛ أبو محمد عبد الله بن مسلم ابن قتيبة، المعارف، متن، ثروت عكاشة، ص 168، القاهرة، الهيئة المصرية العامة للكتاب، ط الثانية، 1992.ُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُُّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّّأوّل من اتبع رسول الله- صلّى الله عليه و سلم- و آمن به من أصحابه: عليّ بن أبى طالب- رضى الله عنه- و هو ابن تسع سنين، ثم «زيد بن حارثة»، ثم «أبو بكر بن أبى قحافة»..

[3] Müsnedi Ahmet, c. 4, s. 173, جعفر بن أبي طالب قال له (النجاشی): «أيها الملك كنا قوما أهل جاهلية نعبد الأصنام ، و نأكل الميتة ، و نأتي الفواحش ، و نقطع الأرحام ، و نسيء الجوار ، و يأكل القوي منا الضعيف ، فكنا على ذلك حتى بعث الله إلينا رسولا منا نعرف نسبه ، و صدقه ، و أمانته، و عفافه ، فدعانا إلى الله لتوحيده ، و لنعبده و نخلع ما كنا نعبد نحن و آباؤنا من دونه من الحجارة و الأوثان ، و أمرنا بصدق الحديث ، و أداء الأمانة ، و صلة الرحم ، و حسن الجوار ، و الكف عن المحارم و الدماء ، و نهانا عن الفواحش ، و قول الزور ، و أكل مال اليتيم ، و قذف المحصنة، و أن نعبد الله لا نشرك به شيئا ، و أمرنا بالصلاة و الزكاة و الصيام ».

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Göğe ne kadar çok çıkılsa oksijenin o oranda azaldığı bilimsel bir gerçektir. Kur’an’da bu gerçeğe işaret eden bir ayet var mı?
    13874 Tefsir 2010/12/28
    ‘Kur’an’ın kapsamlılığı’ hakkında görüş bildiren alim ve müfessirler, Kur’an’ın, pozitif bilimlerin bütün mesele ve ayrıntılarını ele alıp almadığı konusunda aralarında görüş birliği yoktur.Kimileri Kur’an’ın -bir ansiklopedi gibi- bilimsel konuların bütün detaylarını içerdiğini söylemekte, kimileri Kur’an, hiç bir bilimsel konuya değinmemiştir demekte, ...
  • Hazreti Muhammed’in (s.a.a) dokuz yaşında eşimi vardı?
    3807 پیامبر اکرم ص 2018/11/14
    İslam peygamberinin hayatını, eşlerinin özeliklerini ve peygamberin onlar ile olan ilişkilerini incelemek şu noktayı açığa çıkarır: Eğer Peygamber müteaddit eş edinmiş ise bu eylemin çeşitli hikmetleri bulunmaktadır. Burada onlardan bazılarına işaret edeceğiz. Öncelikle Peygamberin Ayşe ile olan evliliğinde şunu bilmemiz gerekir ki bu evlilik Ayşe’nin ...
  • Acaba din bir tane midir yoksa çeşitli midir?
    7115 Yeni Kelam İlmi 2010/01/02
    Dinden kasıt, Allah tarafından gönderilen ve Peygamberler (a.s.)'ın vasıtasıyla tebliğ edilen akaid, ahlak, kanunlar topluluğu ise bu durumda din tektir. Dinler arasında ki fark sadece hükümler arasında ki küçük ayrıntılardır ki, bireysel ...
  • Yüksek düzeyde kârla muzarebe yapmak doğru mudur?
    5646 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/29
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Peygamberin buyruğuna göre Kur’an’ın batın ve tefsirini açıklayan kimdir?
    9396 Eski Kelam İlmi 2011/08/17
    Bu içerik değişik tabirlerle imamlar (a.s) hakkında zikredilmiştir. Oların imanın temsilcileri, Kur’an’ın gerçek müfessirleri, konuşan Kur’an ve Kur’an’ın emirlerini aşikâr kılanlar oldukları ve başlarında da İmam Ali’nin (a.s) yer aldığı belirtilmiştir. Elbette bu hususun İslam inançlarında kanıtsal bir desteği de mevcuttur. Buna örnek teşkil edecek rivayetler vardır. Bu cümleden ...
  • Ehl-i kitap, meadın cismani olduğuna inanıyor mu? Lütfen bu alanda bir kaç kitap tanıtır mısınız?
    7999 Tefsir 2010/12/28
    Cevabın daha iyi anlaşılabilmesi için birkaç noktaya dikkat çekmek gerekiyor:1-Ehl-i kitabın (ister Yahudi olsun, ister Hıristiyan, ister Zerdüşt) öğretilerinde cismani mead adı altında bir konudan özel olarak bahsedilmemiştir. Bu yüzden bu konuda söyleyeceğimiz şeyler Ehl-i kitabın dini kitaplarından mead inancı hakkında anladıklarımızdır.
  • Berzah âleminde ilmî tekâmül gerçekleşebilmektedir, ama amelî tekâmül mümkün değildir. Bu konu felsefî açıdan ispat edilebilir mİ?
    11767 İslam Felsefesi 2012/01/23
    Kur’an ve rivayet açısından berzah eksenli tekâmül kabul edilmiş bir konudur. Felsefe de buna değinmiş ve onun hakkında değişik bahisler dile getirilmiştir. İnsanın berzah âleminde farzları yerine getirerek ve haramlardan sakınarak daha yüksek bir tekâmüle ulaşması anlamında olan ilmî tekâmülün mümkün olmadığını ilkönce hatırlatmak gerekir; çünkü berzah âlemi yükümlülük ...
  • Şia’daki adaletin Mutezile ile farkı nedir?
    10518 Eski Kelam İlmi 2012/01/23
    Şia ve Mutezile’den ibaret her iki okul da adaleti kendi mezhep usullerinden biri olarak ilan etmekte ve her ikisi de aklî iyi ve çirkine inanmaktadır; yani bir takım konular hakkında hatta mukaddes şeriat tarafından bir hüküm belirtilmemişse dahi, insan aklı yalnız başına onların iyi veya kötü olduğunu ...
  • Ölümden sonra ruhun, dünyanın işleri ve olaylarından haberi olabilir mi?
    39809 Eski Kelam İlmi 2010/06/12
    Kur’an-ı Kerim’den ve Masum İmamların (a.s) rivayetlerinden, öldükten sonra ruhların dünyaya gelebildikleri, yakınlarının, eş ve dostlarının vs. durumlarından haberdar oldukları anlaşılmaktadır. Meleklerinde bu işteki rolü reddedilmediği gibi buna açıkca değinilmiştirde.Rivayetlerde bu konuda şöyle buyurulmaktadır:1- ‘Şüphe yok ...
  • İkinci Halife, Hz. Ali (a.s)’ın damadı mıydı?
    12708 تاريخ بزرگان 2010/01/16
    İkinci halifenin Hz. Ali (a.s)’ın kızı Ümmü Kulsümle evlendiği konusu hem Şii, hem de Sünni rivayetlerde gelmiştir. Ama bu olayı anlatan rivayetler aynı olmayıp, birbirlerinden farklıdırlar. Sünni ve Şii rivayetlerde ortak olan nokta ikinci halifenin Ümmü Kulsüm’ü istediği, ama ...

En Çok Okunanlar