Gelişmiş Arama
Ziyaret
17884
Güncellenme Tarihi: 2007/09/18
Soru Özeti
Keramet (Değerlilik ve onurluluk) nedir? Onurluluk nasıl kazanılır? Değerli ve onurlu insanların Allah katındaki makamı nedir?
Soru
Keramet (Değerlilik ve onurluluk) nedir? Onurluluk nasıl kazanılır? Değerli ve onurlu insanların Allah katındaki makamı nedir?
Kısa Cevap

Keramet (onurlu olmak) aşağılık ve alçaklıktan uzak olmak ve her türlü zillet ve aşağılıktan uzak olan temiz ve değerli ruha kerim (onurlu) insan denir. Kerim (onurlu) sözcüğünün karşıtı seciyesiz anlamında leim’dir. Onurluluk ve saygınlığın zirvesine varmak için insanın takvayla donanması gerekir. Takva kişinin onu günaha sevk eden her şeyden uzak durmasıdır.

Hz. İmam Ali (a.s) bu konuyu şöyle açıklıyor:

“Bilin ki takvalı olan kimse fitnelerden korunur, hidayet nuruyla karanlıklardan uzaklaşır ve sevdikleri şeyleri ebedi olarak elde eder. Allah onu kendi onur evinde yerleştirir, öylesine bir ev ki onu kendisine özgü kılmıştır. Onun tavanı Allah’ın arşıdır, ışığı Allah’ın cemalinden alınır, ziyaretçileri de melekler ve peygamberlerin dost ve arkadaşlarıdır.”

Ayrıntılı Cevap

Keramet (onurlu ve değerli olmak) aşağılık ve alçaklıktan uzak durmaktır. Her türlü zillet ve aşağılıktan uzak olan temiz ve değerli ruha kerim (onurlu/değerli) insan denir. [1] Kerim sözcüğünün karşıtı seciyesiz anlamında “leim’dir.[2] Leimle deni eşanlamlı oldukları için” Dinaet, keramet sözcüğünün ve deni de kerim sözcüğünün karşıtıdır.[3]

Masumlara Göre Kerim Olmak (Onurlu ve Değerli Olmak)

Peygamber’in (s.a.a) buyurduğu üzere Allah Teala: Kerim’dir (onur sahibidir) ve onurlu olmayı da sever.[4]

Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: “Kim kendisinden bir şey istenmeden bağışta bulunursa o kerimdir.[5] Ve acı olaylar kerim insanın ruhunda etki bırakmaz.[6]

Kerim insan haramlardan uzak duran ve bütün ayıplardan arınan ve temiz olan kimsedir.[7]

Kerim insan, leim “seciyesiz” kişilerin iftihar ettiği işlerden nefret eder.[8]

Kerim olan; malını harcayarak onurunu, haysiyetini korur ama seciyesiz olan malını onur ve haysiyetini harcayarak korur.[9]

Kim kendisinin değerini, yüceliğini bilirse bütün dünya onun gözünde küçülür.[10]

Onurluluğa Ulaşmanın Yolu

Ehl-i Beyt İmamlarının hadislerinde açıkça onurluluk ve alçaklık vasıflarının farkı ve onurlu olmanın her türlü aşağılayıcı işlerden uzak durmayı gerektirdiğini ve kerim Allah’ın yüce isimlerinin arasında yer aldığını gördük. Buna karşılık insanı onurlu olmaktan çıkaran ve onu Allah’a yakın olmaktan uzaklaştıran her davranış ve vasıf aşağılıktan kaynaklanır.

Resulullah’ın (s.a.a) buyurduğu üzere: Dünya sevgisi her türlü günahın kaynağıdır.[11]

Ve dünyanın “dünya” (alçak) diye isimlendirilişinin kaynağı onun her şeyden daha aşağı oluşudur.[12] Buna göre dünya sevgisiyle birlikte onurlu olmak, kerim vasfını taşımak mümkün değildir. Hz. Ali (a.s) da buyurmuştur ki: “Dünya insanı zillete, hakirliğe düşürür.”[13] Buna göre kerim olmak ve onurluluğun zirvesine ulaşabilmek için kişinin günahtan ve dünya tutkusundan uzak durması ve takvayla donanması gerekir. Ali (a.s) buyuruyor ki: “Takvasız onurlu olmak mümkün değildir.”[14]

Yüce Allah da Kur’an-i Kerim’de buyuruyor ki: “Sizin Allah katında en değerli en onurlu olanınız en takvalı olanınızdır.”[15]

Yine Ali (a.s) buyurmuştur ki: “Onurlu ve değerli olmanın anahtarı takvadır.”[16]

Takva Nedir?

Ali (a.s) buyuruyor ki: “Takva, kişinin onu günaha çeken her işten uzak durmasıdır.”[17]

Yine buyuruyor ki: “Gerçekten takva ve Allah’tan korkmak kalpteki hastalıkların ilacıdır, gönüllerin aydınlatır, cisimdeki dertlerin dermanıdır, ruhtaki yaraların merhemidir, ruhun kötülüklerini gideren, gözdeki karanlığı aydınlığa çevirir, huzursuzlukları huzura dönüştürür, karanlıkları size aydınlatır. Artık Allah’a itaati canınızın elbisesi kılın, bir dış görünüm olarak onu kullanmayın, gerçekten ruhunuzla, canınızla itaat edin sırf gövdenizle değil, şöyle ki o itaat azalarınız ve organlarınıza sinsin. İtaati bütün işlerinize egemen kılın, Allah’a itaati hayat suyuna varmak için bir yol, istekleriniz için bir aracı, sıkıntı gününde sığınak, mezarda için bir ışık, berzah döneminin sınırsız sıkıntıları için bir huzur vesilesi, yaşayışın zor günlerinin kurtuluş vesilesi kılın. Çünkü Allah’a itaat helak edici olaylardan, geleceği kesin olan korkunç yerlerden ve alevli ateşlerin sıcağından koruyucudur.   Kim takvalı olmayı seçerse sıkıntılar ondan uzaklaşır, acıları tatlılığa dönüşür ve sorunların ağırlığı ondan uzaklaşır. Ardı arkası kesilmeyen zorluklar kolaylaşır ve elinden çıkan büyüklük ve onur yağmur damlaları gibi ona dökülür ve azalan bereketler bollaşır.”[18]

Onurluluk ve İlahi Ruh

Kuran-i Kerim insanın özünü değerli bir varlık olarak tanıtmaktadır, buna göre insan değerli ve onurlu olursa kendi özüne dönmüş olur. Allah’a itaatle yücelmek insanın asıl özüyle uyum içinde olduğu için Allah’a karşı gelmek ve gerileme ve çöküş insana dayatılan bir durum sayılır. Oysa onurlu olmak insana yüklenen onun asıl özüne ters düşen bir şey değildir. Yüce Allah buyuruyor ki: “Biz insanı değerli ve onurlu kıldık.”[19] Bu da insanın yaratılış ve yapısında çok değerli bir öz olduğu içindir; eğer insan yalnız topraktan yaratılmış olsaydı değerli ve onurlu olmak onun özünün bir gereği sayılmazdı.

İnsan bir kök ve feriden yaratılmıştır; kökü Allah’a bağlı ve feri ise topraktandır. Allah Teala Kur’an-i Kerim’de ruhu kendisine isnat ve insanının cismini çamura etmiştir.[20] Buna göre “Ben insanı çamur ve soyut bir ruhtan yarattım” diye buyurmamıştır O şöyle buyurmuştur: “Biz insanı çamurdan yarattık ve sonra ona kendi ruhumuzdan üfledik.” İnsanın ruhu yüce ve değerli Allah’a mensup olduğundan değer ve onurdan bir paya sahiptir ve ilahi ruh yücelik ve onurluluk ruhu anlamındadır.[21]

Değerli ve Onurlu İnsanların Mükâfatı

Ali (a.s) bu konuyu şöyle açıklıyor:

“Allah sizi takva ve kendisinden çekinmeye tavsiye etti ve bunu kullarından hoşnutluğunun son aşaması kıldı. Buna göre huzurunda bulunduğunuz, işleriniz elinde bulunduran ve sizin bütün hareketlerinizi gören Allah’tan çekinin/korkun. Gizlediğinizi bilir, aşikâr ettiğinizi de kaydeder. Amelleri kaydetmek için değerli meleklerini görevlendirmiştir. Onlar da ne bir hakkı unuturlar ne de batıl olan bir şeyi yazarlar. Bilin ki takvalı olan kimse fitnelerden korunur, hidayet nuruyla karanlıklardan uzaklaşır ve sevdikleri şeyleri ebedi olarak elde eder. Allah onu kendi onur evinde yerleştirir, öylesine bir ev ki orayı kendisine özgü kılmıştır. Onun tavanı Allah’ın arşıdır, ışığı Allah’ın cemalinden alınır, ziyaretçileri melekler ve peygamberlerin dostları ve arkadaşlarıdır.”[22]



[1] - Cevadi Amuli Abdullah, Keramet der Kur’an, s. 22

[2] - Sealibi Neyşaburi, Fikhullügat, s. 139

[3] Cevadi Amuli Abdullah, Keramet der Kur’an, s. 22

[4] Reyşehri Muhammed, (Huseyni Seyyid Hamid’in tercümesi), Muntahab-i Mizanu’l-Hikme, Hadis: 5493

[5] Amudi Abdu’l-Vahid, Gureru’l-Hikem ve Dureru’l-Kelim, Tahran Üniversitesi Bask. C. 1 s. 365 n. 1389

[6] Aynı Kaynak, c. 2 s. 1 n. 1555

[7] Aynı Kaynak, c. 2 s. 4 n. 1565

[8] Aynı Kaynak, c. 2 s. 44 n. 177

[9] Aynı Kaynak, c. 2 s. 154 n. 2159

[10] Aynı Kaynak, c. 5 s. 451 n. 9130

[11] Reyşehri Muhammed, (Huseyni Seyyid Hamid’in tercümesi), Muntahab-i Mizanu’l-Hikme, Hadis: 2194

[12] Aynı kaynak, hadis: 2171

[13] Aynı kaynak, hadis: 2192

[14] Nehcü’l-Belağa, Hikmetli sözler: 113

[15] Hucurat Suresi: 13

[16] Reyşehri Muhammed, (Huseyni Seyyid Hamid’in tercümesi), Muntahab-i Mizanu’l-Hikme, Hadis: 6664

[17] Aynı kaynak, hadis: 6683

[18] Nehcü’l-Belağa, Hutbeler: 198

[19] İsra Suresi: 70

[20] Sad Sures: 71-72

[21] Cevadi Amuli Abdullah, Keramet der Kur’an, s. 62

[22] Nehcü’l-Belağa, Hutbeler: 183

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Kur’an, beşeriyetin bütün sorunlarını halletmiş midir?
    6677 Yeni Kelam İlmi 2011/04/28
    Biz Müslümanlar Kur’an’ın, beşeriyetin her türlü sorununu halledebilen kapsamlı bir kitap olduğuna inanıyoruz. Ama bu sözün manası ‘bütün meseleleri hatta fizik, kimya vs. meseleleri de Kur’an halleder’ demek değildir.Kur’an-ı Kerim bütün insanların hidayet kitabıdır ve bundan da başka bir işi yoktur. Doğal olarak yalnızca bu ...
  • “Abdullah b. Cafer”in kabri Medine’de mi yoksa Dımışk’ta mıdır?
    7525 تاريخ بزرگان 2012/03/10
    Hz. Zeynep (s.a)’in eşi Abdullah b. Cafer’in kabrinin yeri konusunda iki görüş vardır: 1. Medine’de ve Baki mezarlığındadır. 2. Şam’da ve Babu’s Sağir mezarlığındadır. Muteber tarih kaynaklarını ve bu konuda tarihçilerin ortaya koyduğu sözlerini dikkate alarak birinci söz, yani onun kabrinin Baki mezarlığında olması daha ...
  • İnsanların cennet ve cehennemde yaşları ne kadar olacaktır?
    8702 Tefsir 2012/02/22
    İnsanların yaşlarına göre bedende görülen değişiklikler bu dünyaya ait olan konulardandır. Ama ahirette özellikle cennette böyle şeyler söz konusu değildir. Yani öteki dünyada çocuk, orta yaş, yaşlı olmak diye bir şey yoktur. Hatta ahiretin maddi olduğuna inansak bile bugün bizim düşündüğümüz şekliyle yaş meselesi cennetlikler için olmayacaktır. ...
  • Bir kimse, Allah rızası için bir iş yapmaya niyet eder ve niyet ettiği işi yerine getirir getirmez halis niyeti aradan giderse, acaba böyleli bir amelin Allah nezdinde sevabı var mıdır?
    12346 Pratik Ahlak 2011/11/12
    İslam kültüründe amellerin kabul edilmesi için, amelin iyi olmasının (hüsnü fiili) yanında, halisane bir niyetin de (hüsnü faili) olması şart koşulmuştur. Buna izafeten, yalnızca amellerin halisane yapılması yeterli değildir. Amellerin kabulünün bir diğer şartı da, niyetteki ihlâsın devamlılığıdır. Allah-u Teâlâ şöyle buyurur: “Kim kendisiyle birlikte bir iyilik getirirse, ona on ...
  • Kuran’ı Kerim’e göre yöneticiler ve işverenlerin topluma karşı ne görevleri vardır?
    3680 رفتار اجتماعی در حکومت اسلامی 2020/01/20
  • İlahi marifette ilerlemek ve Hz. Mehdi’nin ilgisini kazanmak için ne yapmamız gerekir?
    5990 Pratik Ahlak 2010/06/20
    Size muvaffakiyet diliyoruz, Ehl-i Beyt Mektebiyle onurlanmanız bizi sevindirdi, istediğiniz konular hakkında bilgi edinmeniz için bu sitede önceden cevaplandırılmış bazı soruları cevaplarıyla birlikte size gönderiyoruz.İlgili Sorular:
  • Filistin İsrail’in asıl yeri değil midir?
    11838 tarihi Yerler 2012/08/21
    Yahudiler ve Siyonistler Filistin’in ilk sakinleri değildi. Bilakis onlar bu bölgeye gelmeden uzun bir zaman önce Filistin’de kalanlar vardı. M.Ö. 3500 yılında Sami kavimleri Hicazın merkezinden Filistin gibi bölgelere göç etmiş idi. Kenan Arapları gibi kavimler de Filistin’i kendilerine yurt edinmiş idi. Filistin’i yurt edinen ilk sakinler ...
  • Ehl-i Sünnet ve Şia arasında, Hz. Mehdi (a.f.) hakkında farklılık var mıdır?
    27387 Eski Kelam İlmi 2009/05/17
    Mehdilik inancı ve Hz. Mehdi (a.f.)’nin zuhur edeceği düşüncesi, İslamî inançlardan biri olarak kabul edilir. Bu inancın Peygamber-i Ekrem (s.a.a)’in müjdelemesi sonucu bütün İslamî fırkalar ve mezhepler arasında önemli bir yeri vardır. Ehl-i sünnete göre bu inanç temel inançlar arasında yer almamasına rağmen ama bunun temeli sağlam inançlarda olduğunda da ...
  • Ayakların üstünü mesetme konusunu hadisler ile ispatlayınız?
    8198 بیشتر بدانیم 2012/07/21
    “Vesailu’ş - Ş,a” gibi Şia’nın Muteber Kitaplarında İmamlardan (a.s.) nakledilmiş olan hadislere baktığımızda abdest alınırken başın ön kısmının ve ayakların üstünün Mes edilmesinin vacip olduğunu görürüz. Keza hadislerden istifade ediliyor ki ayaklar Mes edilirken sağ ve sol sırasını dikkate alarak ayakların parmaklarından başlayarak ayaklarda var olan çıkıntıya ...
  • Cansız varlıklar ve bitkiler Allah’ı nasıl tespih ederler?
    11213 بندگی و تسبیح 2012/07/24
    İnsanların âlemdeki varlıklara yönelik ilmi çok az ve naçizdir. Varlıkların yüce Allah’ı nasıl tespih ettikleri meselesi de henüz beşerin niteliğini kavramadığı konulardan biridir. Değişik ayet ve rivayetlerde varlığın tüm cüzlerinin yüce Allah’ı tespih ettiği beyan edilmiştir. Varlığın cüzlerinin tespih şekli hakkında müfessirler arasında iki görüş vardır:

En Çok Okunanlar