Gelişmiş Arama
Ziyaret
13150
Güncellenme Tarihi: 2010/08/14
Soru Özeti
Usul-u Kafi-i Şerif kitabının hadisleri, Kur’an-ı Kerim’i tesfir edebilirler mi?
Soru
(Şiiler) Usul-u Kafi’deki hadislerin çoğusunun zayıf olduğunu Kur’an’ın dışında sahih bir şey olmadığını söylemiyorlar mı? Öyleyse neden ‘Kafi, Kur’an’ın tefsiridir’ yalanını söylüyorlar? Halbuki kendi itiraflarına göre Kafi’nin rivayetlerinin çoğu zayıftır.
Kısa Cevap

Usul-u Kafi-i Şerif kitabının yazarı olan muhaddis Muhammed b. Kuleyni (r.a) Şianın büyük fakihlerinden, İmamiyyenin muvassak muhaddisleriden ve İmam Mehdi’nin (a.s) Ğaybet-i Suğra döneminde yaşamış biridir. Diğer hadis kitaplarında olduğu gibi onda da bazı itibarı düşük hadisler olsa da ondaki rivayetlerin çoğu sahihtir.

Şia ve Ehl-i Sünnet’e göre Allah Resulü (s.a.a) ve Masum İmamlar’dan (a.s) hadis kitaplarında gelen bir çok sahih hadis Kur’an’ın tefsir ve açıklamasını yapmaktadırlar. Kafi’de de gelen değerli hadislerin çoğu Kur’an’ı tefsir eden bu tür hadis kitaplarındandır.

Ayrıntılı Cevap

Sorunun cevabına geçmeden önce Usul-u Kafi hakkında kısaca bilgi verecek, sonra onun hadislerinin itibarı hakkında açıklama yapacağız.

 

Usul-u Kafi’nin Özellikleri ve Şii Kaynaklarındaki Önemi

Bu kitabın yazarı olan değerli mühaddis Muhammed b.Yakup Kuleyni (r.a) Şianın büyük fakihlerinden ve İmamiyyenin muvassak muhaddisleriden olup İmam Mehdi’nin (a.s) Ğaybet-i Suğra döneminde yaşamış, İmamın (a.s) son naibinin vefatından önce H.K. 328 yılında dünyaya gözlerini yummuştur. Bu kitap bir kaç ciltten oluşmuş ve kendi çapında bir ansiklopedidir. Şianın en önemli hadis kitabı olup, kütüb-ü erbaa’dan (Kafi, Tehzib, İstibsar ve Men La Yahduruh-ul Fakih) biridir. Merhum Kuleyni onun hadislerini yirmi yılda toplayıp bir araya getirmiştir. Peygamber (s.a.a) ve Ehl-i Beyt’ten (a.s) bir çok hadisin bir araya getirildiği bu kitap İslami ilim ve öğretileri kendi içinde toplamış ve güzel bir şekilde düzenlenmiştir.

Bu kitap üç bölümden oluşmaktadır: Usul-u Kafi, Für-u Kafi ve Ravzat-ul Kafi. Merhum Kuleyni’nin bu kitaptada ki metodu hadislerin bütün senetlerini getirmesidir. Eğer bazı senetlerin baş taraflarını getirmemişse bunun nedeni onları önceki hadislerin senetlerinde getrimesinden dolayıdır.

Usul-u Kafi, Şia’nın ilk ve muteber kaynaklarına yakın olması, direkt olarak onlardan alınması ve çok dikkatli bir şekilde yazıldığı için özel bir öneme sahiptir. Şii alim ve fakihleri bin yıldır yazdıkları eserlerinde ondan hep faydalanmışlardır.

Şehid-i Sani (r.a) şöyle diyor: ‘Usul-u Kafi’nin hadisleri Ehl-i Sünnetin Sihah-i Sitte’sinin hadislerinden daha çoktur; zira Kafi’nin hadisleri 16199 tane iken, Sihah-ı Sitte’nin hadislerinin toplamı 9483 tanedir.’[1]

Şia alim ve bilginlerinin Kafi ve hadislerinin itibarı hakkındaki söz ve görüşleri bu kısa makaleye sığmayacak kadar uzundur. Bu yüzden sadece bir kaç alimin görüşünü getiriyoruz:

Şeyh Müfid: ‘Kafi, Şia’nın en önemli ve en faydalı kitaplarındandır.’[2]

Muhammed b. Mekki (Şehid-i Evvel): ‘Bir hadis kitabı olan Kafi’nin Şia’da bir eşi daha yoktur.’[3]

Allame Feyz-i Kaşani: ‘Kafi, Şia’nın en değerli, en güvenilir ve en kapsamlı kitabıdır; çünkü bütün usulu içermekte ve onda fazlalık yoktur.’[4]

Allame Meclisi: ‘Kafi, hadis usulu kitaplarının en kamil ve kapsamlısıdır ve Şiadaki en büyük ve en iyi kitaplardandır.[5]

Netice şu ki, Şiiler, diğer hadis kitaplarında olduğu gibi Kafi’de de bazı itibarı düşük hadisler olduğunu kabul etseler bile Kafi’nin hadislerinin çoğunun yüksek itibarda olduğuna inanmaktalar.

Ve Şia inanıyor ki, bütün sözlerine tam olarak güveneceğimiz tek kitap Kur’an’dır.

Ancak Rical ilminin kanunlarıyla tesbit edelebilecek bazı zayıf rivayetlerden dolayıda muteber rivayetlerden de vazgeçilemez. Değerli Kafi kitabı, hadislerinin çoğu sahih olan kitaplardandır. Bu sahih rivayetlerin çoğu Kur’an’ı tefsir edip, onu açıklıyorlar, dersek sakıncası mı var? Şii ve Sünnilere göre hadis kitaplarında Allah Resulü (s.a.a) ve Masum İmamlardan (a.s) rivayet edilen daha başka bir çok sahih hadis var ki onların çoğu Kur’an’ı açıklayıp tefsir etmekteler.

Bu sahih hadislerin, Kur’an-ı Kerim’in tefsirinin en iyi yolu olduğundan kimsenin şüphesi yoktur. Zira Allah Resulü (s.a.a) ve Itratı Allah’ın kitabını ve öğretilerini en iyi bilen kimselerdir.


[1] -el-Medhal İla İlm-ir Rical ve’d Diraye, s.138

[2] -Dirayet-i Nur Yazılımı

[3] -Bihar-ul Envar, c.25, s.67

[4] -a.g.e. c.25, s.67

[5] -Mir’at-ul Ukul, c.1, s.3

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Bir insanın mürtet olmasının hükmü şeriat hâkiminin hükmüne gerek duyar mı?
    8763 Kâfir 2012/03/12
    Sorunuz büyük taklit mercilerinin bürolarından soruldu ve alınan cevapları aşağıda aktarıyoruz: Hz. Ayetullah Uzma Hamaney (ömrü uzun olsun): Mürtetlik şeriat hâkiminin hükmüne gerek duymaz. Eğer dinin gereklerinden birini inkâr etmek peygamberliği veya aziz İslam Peygamberini inkâr etmeyle veyahut şeriata bir noksanlıkta bulunmayla sonuçlanırsa, ...
  • Kuranı kerimde ayetlerin ve konuların tekrarlanması kuran ayetlerinin insicamsızlığına delil değil midir?
    12671 Fasahat & Balaghat 2015/05/04
    Kuranda zikir edilen kıssalardan güdülen hedef, insanların rüştü ve tekâmülüdür. Hedef insanların can ve ruhlarında aydınlığı ve nurlandırmayı icat etmektir. Dik kafalı nefisleri kontrol ve zalimliğe, zulme ve inhirafa karşı koymaktır. Kurandaki konuların dağınıklığının delili kuranın, asaleti muhtevaya ve ibret verici konulara vermesi, insanı ve toplumu yapılandırmaya ...
  • Hz. Peygamber, Ebu Leheb’e ile sıla-i rahimde bulunuyor muydu?
    15366 Masumların Siresi 2012/02/18
    Sıla-i rahim, akrabalar ile irtibatı sağlayan amele denir. Bunun İslam açısından önemi, kâfir akrabalar ile dahi irtibatın kesilmesinin yasaklanmış olması derecesindedir. Elbette kâfir akrabalar inatçı olur ve İslam’a darbe vurma niyeti taşırsa, İslam onlara sıla-i rahimde bulunmayı yasaklamıştır. Bu yüzden Tebbet suresi, Ebu Lehep ve eşi hakkında nazil olmuş ...
  • Niçin Saffat suresinde Muhlesin kelimesi ism-i meful şeklinde kullanılmıştır? Bu kelimenin ism-i meful kipi ism-i fail kipinden daha üstün bir anlamı ifade ediyor mu? Bundan Allah’ın, sadece bizzat kendisinin ihlâslı kıldığı kimseleri mi helak etmeyeceği anlaşılır?
    10746 Tefsir 2009/06/06
    Saffat suresindeki ayetlerin akışı geçmiş ümmetlerin başlarından geçen olaylarla ilgilidir. Bu ayetler Allah’ın onların çoğunu -yalnız Allah ihlaslı kıldığı az bir grup hariç- şirklerinden dolayı azap ettiğini açıklamaktadır.Muhlesler sadece peygamberleri içermiyor. Peygamberler olmayan pak insanları da kapsamına alır. Çünkü bizzat bu ...
  • Neden-Sonuç Konusunda Mutezile İle Şia’nın Bakışı Arasındaki Fark
    7761 Eski Kelam İlmi 2011/04/21
    Allame Tabatabai insanların filleri ve Yüce Allah ile olan irtibatı konusunda Mutezile mensuplarının görüşüne işaret etmiştir. Onlara göre insan muhayyerdir. Bundan ötürü insan fiillerinin öznesi sadece kendidir ve başka bir ilk neden yoktur. Bu grup, insan fillerinin öznesini Allah bilmemiz durumunda bunun cebri gerektireceğini düşünmüştür. Allame ...
  • İnsanın saadet ve kamalı neye bağlıdır?
    8158 Pratik Ahlak 2010/03/09
    Bu soruya cevap verebilmek için şu iki soruyu cevaplandırmamız gerekir:1) Saadet nedir? Kemalden ayrı bir şey midir? 2) İnsan nasıl bir varlıktır? Acaba sırf maddi bir varlık mı yoksa böyle değil mi?
  • Kur’an’daki yedi göğün manası nedir?
    39561 Tefsir 2010/09/22
    Gök ve galaksiler hakkında bilimsel açıdan müphemlikler olması nedeniyle Kur’an’daki yedi göğün manası hakkında kesin bir görüş ileri sürülemez. Sadece ihtimal ve sanı düzeyinde birkaç teori dile getirilebilir. Ama Kur’an’ın hedefinin insanlığın manevî ve terbiye eksenli hidayeti olduğu noktasından gafil olmamalıyız. Kur’an’ın yedi gök ve yer ...
  • Humus yılının sonunda kalan harcama kalemleri humusunun hesap şekli nasıldır?
    6841 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/11/08
    Yüce rehberlik makamı bu husustaki bir sorunun cevabında şöyle buyurmuştur: “Pirinç, yağ vb. günlük kullanılan ihtiyaçlardan artı kalan ve humus yılının başına kadar duran her şeyin humusu vardır.”[1] Humus bizzat kalemlere düşer; mesela humus yılının başında beş kilogram pirinç ...
  • Üç Haslet hadisinin senedi sahih midir?
    7321 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2011/10/23
    Söz konusu hadisin bazı ravileri hakkında elde herhangi bir bilgi yoksa da birkaç sebepten dolayı ona istinat edilebilir:1-Hadis, çeşitli birinci grup rivayet kaynaklarında gelmiştir. Ve biliyoruz ki bir rivayet değişik kaynaklarda gelmişse ve büyük muhaddisler ona önem vermişlerse bu, onun itibarını ve muhaddislerin ...
  • İlime hakiki anlamda iştiyak kazanmanın yolu nedir?
    7882 Pratik Ahlak 2011/07/23
    Ayetullah Hadevi Tehrani'nin bu konuyla ilgili görüşü şöyledir:İlime duyulan iştiyak ilahi bir lütuftur. Ancak bu hissi bazı yollardan güçlendirmek mümkündür:1- Sırayı gözeterek ve düzenli bir şekilde ders okuma. Bu tür ders alma insanda öğrenme ve ilime ilgi hissini güçlendirir ...

En Çok Okunanlar