Gelişmiş Arama
Ziyaret
6798
Güncellenme Tarihi: 2012/04/15
Soru Özeti
Yaratmada tevhidin manası nedir?
Soru
Yaratmada tevhidin manası nedir?
Kısa Cevap

Varlık âleminin yüce Allah dışında hiçbir yaratıcısının olmamasına yaratmada tevhit denir. Mümkün varlıklar, onların eserleri, fiilleri ve hatta insan ve onun tüm icat ve keşifleri hiçbir tartışmaya yer bırakmaksızın Allah’ın yaratıklarıdır. Varlık âleminde bulunan her şey O’nun mahlûkudur. Ama bazıları vasıtasız bir şekilde ve bazıları ise vasıtayladır.

Ayrıntılı Cevap

Yaratmada Tevhidin Manası:

Yaratmak yüce Allah’ın sıfatlarındandır. Bu sıfat Allah’ın varlığını ispat eden delillerin bir gereğidir; zira söz konusu deliller, yüce Allah’ın varlıkların başlangıcı ve onların en temel nedeni olduğunu içerir. Konu, Yüce Allah’ın yaratma da bir ortağının olmaması ve Allah dışında evrenin bir yaratıcısının bulunmayışıdır. O halde tevhidin dallarından birisi, yaratmada tevhittir.[1] Başka bir ifadeyle, yaratmada tevhit varlık evreninde birden fazla asıl ve bağımsız yaratıcının olmayışı ve diğer nedenlerin yaratıcılığının ise O’nun yaratmasının boylamında olduğu ve O’nun izin ve emriyle gerçekleştiği anlamındadır.[2] Bazen fiillerde tevhit olarak da adlandırılan yaratmada tevhit, filozofların literatüründe tüm düzenlerin, kanunların, nedenlerin, sonuçların, sebeplerin ve neticelerin Allah’ın fiili, O’nun işi ve Allah’ın iradesinden kaynaklanması anlamındadır. Evrendeki varlıkların zatları itibari ile Allah’tan bağımsız bir varlıkları olmayışları gibi etki etme ve nedensellikte de bir bağımsızlıkları yoktur. Netice itibari ile Yüce Allah’ın kendi zatında bir ortağı yoktur. Fiilsel tevhit “La havle ve la kuvvete illa billâh” diye belirtilen mübarek tespihin karşılığıdır ve bu felsefede “Allah dışında varlıkta hiçbir şeyin etkisi yoktur” kaidesiyle beyan edilir.[3]

Akıl yaratmada tevhidi kabul eder mi?

Akıl apaçık bir şekilde evrenini yaratıcısının birliğine tanıklık eder; zira Allah’ın varlığını ispat eden delillerin gereğince (özellikle imkân ve zorunluluk delili esasınca) tüm varlıklar mümkündür ve zatı itibari ile zorunlu varlığın sonuç ve mahlûkudur. Zati tevhidin delilleri gereğince, zatı itibari ile zorunlu varlık birdir. Dolayısyla evrenin yaratıcısı Yüce Allah’tan başka bir kimse değildir.[4]

Kur’an’ın bu meseleye bakışı nasıldır?

Kur’an-ı Kerim birçok ayette Allah’ın evreni yaratmada bir oluşunu vurgulamıştır. Nitekim şöyle buyurmuştur:

1. قُلِ اللَّهُ خالِقُ كُلِّ شَیْ‏ءٍ وَ هُوَ الْواحِدُ الْقَهَّارُ ;[5]  deki Allah her şeyi yaratandır.

2. اللَّهُ خالِقُ كُلِّ شَیْ‏ءٍ وَ هُوَ عَلى كُلِّ شَیْ‏ءٍ وَكِیلٌ;[6] Allah her şeyi yaratandır ve her şeye vekildir.

3. ذلِكُمُ اللَّهُ رَبُّكُمْ خالِقُ كُلِّ شَیْ‏ءٍ لا إِلهَ إِلاَّ هُوَ;[7] İşte her şeyin yaratıcısı olan Rabbiniz Allah! O’ndan başka hiçbir ilâh yoktur.

4. هَلْ مِنْ خالِقٍ غَیْرُ اللَّهِ;[8] Allah’tan başka bir yaratıcı var mıdır?

5. رَبُّنَا الَّذِی أَعْطى كُلَّ شَیْ‏ءٍ خَلْقَهُ ثُمَّ هَدى;[9] Rabbimiz her şeye varlığını veren ve onu hidayete erdirendir.

Hadisler ve Yaratmada Tevhit:

İslami rivayetler de yaratmada tevhidi açıkça dile getirmiş ve vurgulamıştır. İmam Ali (a.s) bu hususta şöyle buyurmuştur: “لم یشركه فی فطرتها فاطر، و لم یعنه علی خلقها قادر[10]; Böceği yaratmada hiç kimse Allah’ın ortağı olmamıştır ve ona yardım etmemiştir. Ve aynı şekilde şöyle buyurmuştur: “و لا شریك له اعانه علی ابتداع عجائب الامور[11]; Evrenin azametlerini yaratmada Allah’a yardım eden bir ortak yoktur ve buna benzer birçok rivayet daha vardır.

Yaratmada tevhit, determinizm anlamına gelen neden-sonuç düzenini ve seçmeyi inkâr etmek anlamında mıdır?

Yaratmanın yüce Allah’a özgü oluşunun doğal fenomenler arasındaki düzeni inkâr etmek anlamında olmadığını burada belirtmeliyiz; çünkü madde dünyasının cüzlerinde bulunan neden ve sonuç düzeni nedensellikte ve icat etmede nedenlerin bağımsız olması anlamına gelmez. Bilakis Yüce Allah bu kanunu madde dünyasında meydana getirmiş ve bizzat kendisi bu kanunu icat etmiştir. Güneş ve hava yerin yeşermesinde etkilidir, su bitkilerin gelişiminde tesir sahibidir, ama onların tümünün etki ve tesirde bulunması Allah’ın izniyledir ve bunlar varlıkta ilahi sünnetlerin göstergeleridir. Yaratmada tevhidi nedensellik düzeni ve evrendeki cüzler arasındaki maddi ilişkinin inkârı olarak yorumlayan kimseler hataya düşmüşlerdir ve bu yüzden dinin bilim karşıtı olduğunu iddia etmişlerdir.[12] O halde yaratmada tevhit determinizm ve cebir değildir. Tüm fiillerin yaratıcısı Allah’tır ve bizim irademiz onun iradesinin boylamındadır.

 


[1] Rabbani Gulpaygani, Ali, Akaid’i İstidlali, Saytı Endişei Kum.

[2] Saytı Hovze net.

[3] Asfar, c: 2, s: 216 – 219, ve Nihayetu’l Hikme, c: 3, s: 677, ve Mutahhari, Mecmuayı asar, c: 2, s: 103; Terkaşvend, İhsan, Tevhit ve Meratibi An.

[4] Rabbani Gulpaygani, Ali, Akaid’i İstidlali, Saytı Endişei Kum.

[5] Rad Suresi, 16. ayet.

[6] Zümer Suresi, 62 ayet.

[7] Mü’min Suresi, 62 ayet.

[8] Fatır Suresi, 3. ayet.

[9] Ta’ha Suresi, 50. ayet.

[10] Nehcü’l Belağa, 185. Hutbe.

[11] a.g.e, 91. Hutbe.

[12] Subhani, Cafer, Tercüme Muhaddisi, Cevat, Simayı akaidi Şia, s: 56, Meş’ar.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Müslümanlar neden biribirleriyle musafaha ederler?
    9100 Pratik Ahlak 2011/07/14
    Müfaala kipinden olup iki kişi arasında gerçekleşen musafaha, el vermek manasına gelmektedir. Birisi ‘Safehtuhu’ derse bu ‘Elimin içi onun elinin içine değdi’ anlamına gelir. Musafahatun, birbirine el vermek, ellerin içini biribirine değdirmek, demektir. Selam vermek ve tokalaşmak güzel davranışın örneğidir. İslam Peygamberi (s.a.a) ve Masum ...
  • Tek bir kapısı olan Camiye hayız ve cünüp bir kimsenin girmesinin hükmü nedir?
    5913 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/08/30
    Hayız halinde olan kadın ve cünüp bir kimsenin Camide durması caiz değildir. Ama eğer bir kapıdan girip bir diğer kapıdan çıkıyorsa ya Camide var olan bir şeyi kaldırmak için Camiye giriyorsa sakıncası yok.[1] Buna binaen eğer Caminin tek bir ...
  • Vaktin başında namaz kılmak mı iyidir yoksa iki doğuş arasında yatmamak mı?
    5013 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/11
    Her şeyden önce bir noktaya dikkat etmeniz lazımdır:Kerahete neden olan uyku ister sabah namazından sonra olsun, ister ondan önce olsun iki doğuş arasındaki uykudur. Bu yüzden sorunuza göre siz iki doğuş arasında uyuduğunuzdan dolayı her iki durumda da kerahete mürtekip olmuş bulunmaktasınız. ...
  • Lanetleşmenin bir şartı var mıdır? Hangi konuda lanetleşmek mümkündür? Lanetleşmek kesin olara gerçekleş midir?
    17270 Masumların Siresi 2012/05/27
    Lanetleşmek, batıl yolda olan kimsenin ilahi gazaba uğraması ve hak yolda olan kimsenin de tanınması ve böylece hak ve batılın birbirinden ayrılması için iki tarafın birbirine lanet etmesinden ibarettir. Lanetleşmek bir tür duadır ve kendine ait özellik ve şartlara sahiptir. Biz onların bazılarına işaret edeceğiz: İnsanın üç ...
  • Mümin karı ve koca ölümden sonra da birlikte yaşayacaklar mıdır?
    71791 Eski Kelam İlmi 2011/05/21
    İnsanın ahiretteki yaşam şeklinin tüm detayları, masum zatlar (a.s) dışında hiç kimse için malum değildir. Bununla birlikte erkek ve kadın arasındaki evlilik ilişki ve sözleşmesi dünya hayatıyla ilgilidir ve mümin kadınlar ahirette de dünyadaki eşleriyle yaşama mecburiyetinde değildir. Elbette isterlerse onlarla yaşayabilirler. Aynı şekilde bu dünyada kocası bulunmayan veya ...
  • Eğer insan meni çıkmasına sebep olmayacak şekilde penisiyle oynarsa, bunun hükmü ne olur?
    40304 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/08/16
    Bu amel mastürbasyon sayılmaz. Lakin büyük taklit mercileri bunu caiz bilmemektedir. Çünkü şehvet güdüsünün şerî tatmin yolu evliliktir. Cinsel zevke ulaşmak için diğer yollara başvurulması günaha sebep olur. Ek: Hz. Ayetullah Uzma Hamaney (Ömrü uzun olsun): Mezkûr amel caiz değildir, ...
  • Şer’i yükümlülük için erginliğin şart olmasına binaen, çocukların yaptığı iyi ve kötü işlerin hükmü nedir?
    6584 Eski Kelam İlmi 2012/05/27
    Her ne kadar insanın Allah tarafından belirlenmiş şer’i yükümlülük şartı erginlik yaşına ermek olsa da tüm çocukların bütün çocukluk döneminde tamamen başıboş oldukları ve her işi yapabilecekleri sanısı akla gelmemelidir. İslam fakihleri iyi ve kötüyü anlayabilecek olan çocukları istisna etmişlerdir. Onların fetvasına göre eğer işleri ayırt edebilen ...
  • Yağmur yağdığında dualar neden daha çok kabul olur?
    156703 Ahlak Felsefesi 2012/03/08
    Duanın zamanı için yapılan tavsiyelerden biri yağmurun yağdığı zamandır. Ayet ve rivayetler bunun genel nedeninin, yağmurun Allah’ın rahmetinin göstergesi olduğunu söylemekteler. Allah’ın rahmeti şu anda açıldığına göre duanın isticabetine daha fazla ümit bağlanılabilir. ...
  • Dinî ilimleri öğrenmenin önemi nedir?
    15810 Pratik Ahlak 2011/05/21
    Öğrenmek bazen amel ve yükümlülüğü yerine getirmek için ve bazen de başkalarını eğitmek ve yetiştirmek içindir. Birinci kısım genel bir sınıflandırmayla iki bölüme ayrılmaktadır: Birinci bölüm tüm Müslümanlar ile ilgili hükümler olup özel bir iş, uzmanlık ve cinsiyetle bağlantılı değildir. İlk etapta tüm yükümlüler ile ilgilidir. Namaz, oruç ve ...
  • Kemale nasıl ulaşılabilir?
    11643 Pratik Ahlak 2010/02/01
    1- Soruya dört bölümde cevap vermek mümkündür:a) Kemal’in tarifi ve onun ‘tamam’la olan farkı,b) İnsanın kemali,c) İslam dinine göre insanın kemali,

En Çok Okunanlar