Gelişmiş Arama
Ziyaret
5311
Güncellenme Tarihi: 2012/03/14
Soru Özeti
Humus yılının başlangıcından birgün önce alınan yiyeceklerin humusunun verilmesi neden gereklidir?
Soru
Humus yılının başlangıcından birgün önce alınan yiyeceklerin humusunun verilmesi neden gereklidir?
Kısa Cevap

Herkes humus yılı boyunca şanına uygun şekilde ve israf etmeden gelirinden yaptığı -ailesine yiyecek almak gibi- harcamalarına humus gelmez. Ancak humus yılının sonunda humus yılından birkaç gün önce alınmış olsa bile bu yiyeceklerden fazla kalan kısmının humusunu vermesi gerekir. Zira sonuçta elindeki sermayeyle onları almıştır. Almasaydı ve humus yılının başında onların parası elinde kalsaydı yine de humusunu vermesi gerekirdi. Demek ki bir şeye humusun gelmesi için humus yılından birkaç gün önce yiyecek almakla elde para olması arasında fark yoktur.          

Ayrıntılı Cevap

Humus yılı şu manaya gelmektedir: İnsanın ziraat, sanat, ticaret veya işçilik, memurluk gibi yollarla elde ettiği gelirin humusunu (beşte biri) İmam’a (a.s) ve seyyidlere, gaybet döneminde ise gerekli şartlara haiz fakihlere vermesidir. Humus verecek kimse bir yıl beklemeli, bu süre içinde kendisi ve ailesinin ihtiyaçlarında kullanmazsa, onun tamamının veya yıl sonunda fazla kalan miktarının humusunu vermesi gerekir. Ve bu, gerçekte insana kolaylık sağlamaktır. Verilen bu bir yıllık süreye ‘Humus Yılı’ veya ‘Mali Yıl’ denir.[1]

Dolayısıyla humus yılı süresince şanına uygun şekilde ve israf etmeden gelirinden, ailesine yiyecek almak gibi, yaptığı harcamaların humusu yoktur. Ancak humus yılının sonunda humus yılından birkaç gün önce alınmış olsa bile bu yiyeceklerden fazla kalan kısmının humusunu verilmesi gerekir. Zira sonuçta elindeki sermayeyle onları almıştır. Almasaydı ve humus yılının başında parası elinde kalsaydı yine de humusunu vermesi gerekirdi. Demek ki bir şeye humusun gelmesi için humus yılından birkaç gün önce yiyecek almakla elde para olması arasında fark yoktur.

Evet, bazı büyük taklit merciilerine göre sadece bir yerde yiyecek maddeleri bir önceki yılın harcamasından sayılabilir. Konunun iyice anlaşılabilmesi için bu konuda onlardan sorulan bir soruya verdikleri cevabı aşağıda getiriyoruz.

Soru: Humus yılının başında bir miktar yiyecek maddesi (örneğin 20 kg. pirinç, 3 kutu yağ ve 1 kutu çay) artmış, humusuda ödenmiş ve bir sonraki yıl içinde de tüketilmiştir. Sonra yine bir miktar yiyecek maddesi (örneğin 50 kg. pirinç, 5 kutu yağ ve 3 kutu çay) satın alınıyor ve onlardan da biraz kullanıyor. Eğer humus yılı başında geriye 30 kg. pirinç, 4 kutu yağ, 2 kutu çay kalsa onlara humus gelir mi? Yoksa geçmiş yılın başında humus verilmiş yiyecek maddelerini onlardan düşmeli ve sonuçta 10 kilo pirinç, 1 kutu yağ ve 1 kutu çayın mı humusunu vermelidir?

Cevap:

Hz. Ayetullah İmam Humeyni, Mekarim, Tebrizi, Safi ve Hamanei şöyle buyurmaktalar: Bulunduğu yıl içindeki yiyecek maddelerinden yılın başına kadar arta kalanın humusunu ödemelidir. Humusu verilmiş yiyecek maddelerini onlardan düşemez. Dolayısıyla soruda gelen 30 kg. pirinç, 4 kutu yağ, 2 kutu çayın humusunu vermelidir.

Hz. Ayetullah Sistani, Behçet, Fazıl ve Nuri: Humusu verilmiş yiyecek maddelerini onlardan düşebilir ve sonuçta yalnızca 10 kg. pirinç, 1 kutu yağ ve 1 kutu çayın humusunu vermesi caizdir.[2]            

 


[1] -Hüseyni, Seyyid Müçteba, Porseşha ve Pasuhha, Ahkam-ı Humus, s.36, Nehad-ı Nemayendegi-i Makam-ı Muazzam-ı Rehberi Der Danişgahha, Kum, HŞ.1383.

[2] -Hüseyni, Seyyid Müçteba, a.g.e, s.115.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Rastgele Sorular

  • Guslün felsefesi nedir?
    6689 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2012/04/16
    Cenabet guslünün felsefesi, nefsin cenabetten temizlenmesi ve arındırılması ve de bedenden pislik ve kiri gidermektir; zira cenabet tüm bedenden çıkar. Bu yüzden insanın tüm bedeni temizlemesi farz olur. Bilginlerin araştırmalarına göre, insan bedeninde tüm beden faaliyetlerini kontrol eden iki bitkisel sinir sistemi mevcuttur. Bazen bedende bu dengeyi ...
  • Ölümü ve ahreti anmayı nasıl her daim kalbimizde canlı tutabiliriz?
    1863 تجسس 2020/01/19
  • 'Her gün Aşuradır, her yer Kerbela' sözü bir hadis midir? Hadis ise senet ve itibarı ne ölçüdedir?
    11141 Masumların Siresi 2009/02/22
    Hadis kitaplarında 'Her gün Aşuradır, her yer Kerbela' sözünün Masumlara (a.s) ait olduğuna dair bir delile rastlamadık. Ancak bu söz Kerbela olayı hedef ve maksadını ifade etmek yönünden güzel bir anlamı ifade eden anlamlı mesajlar içeren bir sözdür. Zira İmam Mehdi (a.s) zuhur edip zalimlerin kökünü ...
  • Bilim ve teknoloji öğrenmenin bizlerin dünya ve ahretine ne faydası var?
    3081 فضایل اخلاقی 2019/06/15
    İslam dini ilim ve bilim öğrenmeyi toplumun gelişme, ilerleme ve yetkinleşme etmeni olarak saymaktadır. İslam Peygamberin’den şöyle nakledilmiştir: “Çinde dahi olsa ilmin peşinde olun. Zira ilim öğrenmek her müslümana farzdır.”[1] Teknolojinin günümüz dünyasında insanoğlunun maddi ve fikri hayatına yapmış olduğu hizmeti kimse inkar edemez. ...
  • Bütün şehirlerde sadece bir yerde mi Cuma namazı kılınmalıdır?
    6413 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/01/14
    Her şehirde bir veya daha çok Cuma namazı kılınması konusunda ölçü, iki namaz namazın kılındığı yerler arasındaki belirlenmiş mesafedir. Müçtehitler, iki Cuma namazının kılındığı yerler arasındaki en az ...
  • İnsan ne yapacağını bilmediği ve endişe içinde olduğu zaman istihare edebilir mi?
    54306 Pratik Ahlak 2009/09/22
    İslam’a göre, karar alınacağı zaman, bu iş, birinci derecede insanın akıl ve düşüncesinin görevidir. Karar almak istendiğinde akıl yeterli olmazsa “meşveret” edilmesi gerekir ve meşveret gerçeği bulmaya ve sağlıklı düşünmeye yardımcı olur ve başkalarının bilgi ve tecrübelerinden yararlanma imkanını sağlar. İnsan ...
  • Kur’an’da geçen ölüm ve cehennem azapları nasıl ilahi nimetler olarak sayılabilirler?
    7121 Tefsir 2012/03/08
    Rahman suresinde ilahi nimetler sayılmaktadır. Her nimetten sonra ‘Artık Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?’ ayeti ile muhataplardan bu nimetler için ikrar almayı amaçlamaktadır. Bu surede çeşitli maddi ve manevi nimetler sayılmıştır. Bunların Allah’ın nimetleri olarak sayılmasının manası tümünün hayıra ve saadete neden olacağını göstermez. Onların nimet olup olmadığı ...
  • vahiy dışındaki işlerde Peygamber’in (s.a.a) masum oluşu hakkındaki Ehl-i Sünnet’in görüşü nedir?
    6996 Eski Kelam İlmi 2010/04/07
    Vahyi ulaştırma konusunda Peygamber’in (s.a.a) masum oluşu bütün İslam mezheplerinin ittifak ettiği bir konudur. Ancak Peygamber’in bütün ömrü boyunca masum olduğu konusu ihtilaf konusudur. Ehl-i sünnet’in muteber kaynaklarına baktığımızda sizin sorunuza kısaca şöyle cevap verebiliriz: Ehl-i sünnet’e göre Peygamber (s.a.a) vahyi almak ve iletmek konusu dışındaki işlerde masum değildi. ...
  • Hz. Ali (a.s) Ebubekr, Ömer ve Osman’a biat etti mi? Neden?
    20290 Eski Kelam İlmi 2010/08/14
    1-     İmam Ali (a.s) ve Peygamberin ashabından bazıları başlangıçta Ebubekr’e biat etmediler. Sonradan biat ettilerse de bunu İslamın korunması ve İslam devletinin hayırı için yaptılar.
  • Aristo ilahi peygamberlerden miydi?
    17531 تاريخ بزرگان 2010/06/02
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...

En Çok Okunanlar